"Kan Dökülecek"

İnsan kaderi tam olarak kontrol edemez, her iyi hikayede olduğu gibi bu hikayede de çatışmasızlık söz konusu olamaz.

There Will Be Blood
Paul Thomas Anderson, 2007
Açılış Sekansı ..Daniel'ın Şafağı !

"Kan Dökülecek" - Resim : 1


Karanlıktan aydınlanıyoruz.
Eski Ahit ..Yaradılış
“Ve Tanrı dedi ki ışık olsun" ve ışık oldu.

Filmdeki tanrı da Daniel.
Işığa da karanlığa da o hükmedecek.
Yaklaşık 14 dakika diyalog yok.
Bu bir karanlıktan doğum, karanlıktan doğan sahnesi.
Sessiz açılış, bir karakterin,bir canavarın yerin derinliklerinden yüzeye çıkışını anlatıyor.
Daniel Plainview karakteri ve filmin atmosferi tek bir sözcük edilmeden veriliyor.
Sessizlik burada adeta bir narrator/anlatıcı.
Kahramanımızın yüzünün ve gövdesinin neredeyse tamamı karanlıkta.
Temel olarak kötücül biri.
Hafif aydınlık ihtimalleri olsa da içindeki iyiliği ortaya çıkartacak biri gibi durmuyor.
Karanlık bir ruh !

Bu bir doğum sahnesidir şüphesiz.
Madenci arama ipi de onu dünyaya bağlayan göbek bağı.
Silahı yanında .
Her an her türlü kavgaya hazır.
Doğuştan savaşçı .

"Kan Dökülecek" - Resim : 2


Ve onu çömelmiş oturan vahşi bir primat olarak görüyoruz.

2001 Uzay Macerası göndermesi

2001 de uzun bir sessiz açılış sekansıyla başlar..

Kıyafetinin ,şapkalarının ve saç sakalının "ehlileşmesini" ,medenileşmesini izleyeceğiz.

İzlediğimiz açılış sekansı bize Amerikan mitini vadeder.

Kaba, yırtıcı sanayici.

Çalışkanlık ve bireysel başarı yoluyla zengin olan Amerikan arketipi.

Çelik baronu Andrew Carnegie gibi...

Petrol baronu Rockefeller gibi..

Tek başına mücadele eden,kendi kaderini tayin eden adam miti .

Ayn Rand'ın kahraman sanayicisi.

Nietzsche’nin übermensch / üst insanı

"Kan Dökülecek" - Resim : 3

Zekası, çalışkanlığı ve kararlılığıyla varoluşunun konvansiyonel sınırlarını kabul etmeyen ,memur kafasında çalışmayan biri

Ancak filmin kendini tekrar eden teması ..

İnsan kaderi tam olarak kontrol edemez,her iyi hikayede olduğu gibi bu hikayede de çatışmasızlık söz konusu olamaz.

Kazalar olur, şanssızlıklar olur, ama kahraman Amerikalı azimle hedefine yürür.
Filmin geri kalanı bu Amerikan idealinin sorduracağı felsefi/etik sorular üzerinden olacaktır.