MEB'e çağrımdır: LGS derhal kaldırılmalıdır

"Çocuklarımızın takibi ve yönlendirilmesi gelişim özelliklerine göre yapılmalıdır. Bunlar acil olarak yapılması gerekenler. Aksi halde sosyalleşemeyen, içine kapanık, cesareti olmayan nice nesiller ortaya çıkacaktır."

6 Şubat 2023 tarihinde 11 ilimizi etkileyen deprem felaketinden 12 bin 746 okul, 3 milyon 920 bin 363 öğrenci ve 197 bin 838 öğretmen etkilendi. Barınma ve beslenme ihtiyaçlarını bile karşılayamayan çocuklarımızı bir de sınav stresi sardı. Bu şartlarda özellikle LGS’nin yapılmasını doğru bulmuyorum. 20 yıllık AKP iktidarında sınav sistemleri o kadar çok değişti ki, alfabemizde neredeyse harf kalmadı. LGS, OKS, SBS, çoklu SBS, TEOG, LGS…

SÜREKLİ DEĞİŞEN SINAVLAR

2000’li yıllardan günümüze sınav sürecimize bir göz atalım…

➢ Sekiz yıllık eğitime geçilmesinden sonra Liselere Giriş Sınavı (LGS) getirildi. (1999-2004)

➢ 2004 yılından itibaren Ortaöğretim Kurumları Seçme ve Yerleştirme Sınavı (OKS) uygulamaya sokuldu. (2004-2008)

➢ 2008 yılından itibaren 6, 7 ve 8.sınıflara Seviye Belirleme Sınavı (SBS) uygulanmaya başlandı.

➢ 2009’dan sonra SBS sadece 8.sınıflara uygulandı.

➢ 2012-2013 te SBS tamamen kaldırıldı.

➢ 2014 yılında Temel Eğitimden Ortaöğretime Geçiş (TEOG) uygulanmaya başlandı.

➢ 15 Eylül 2017 tarihinde AKP Genel Başkanı bir televizyon programında “Başbakana söylerim TEOG kalkar” dedi. Sonrasında “Çocuklarımız bu TEOG denilen, sıkan, sıkıştıran, paraların aktığı akıtıldığı bu süreçten çocuklarımızı kurtarmış oluruz.” dedi. Tüm kamuoyu ve MEB yetkilileri bu televizyon programında TEOG’un kalkacağını öğrendi. 17 Eylül 2017 tarihinde Cumhurbaşkanı, “Başbakan ile görüştüm ……….… her okul MEB kontrolünde kendi sınavını yapar….bir fen lisesine mi gidecek, düz liseden Anadolu lisesine mi gidecek, bu liseler kendi imtihanları kendi yapar.” dedi.

Bu açıklamanın üzerinden 87 saat geçtikten sonra planlama, bilimsel çalışma ve stratejik plan yapılmadan Milli Eğitim Bakanı taksi durağında, sınavın kaldırıldığını açıkladı. AKP genel başkanının bu çıkışının üzerinden 51 gün geçtikten sonra Milli Eğitim Bakanı TEOG yerine gelecek modeli açıkladı (5 Kasım 2017). TEOG yerine gelecek yeni modelin açıklanmasının ardından 22 gün geçtikten sonra sınavın içeriği ile ilgili yapılan yeni değişikliği TRT Haberde Milli Eğitim Bakanı açıkladı. (27/11/2017)

Ayrıca, MEB Müsteşarı TEOG modeli ile merkezi bir sınav modelinden vazgeçildiğini 12.6.2016 tarihinde Milli Eğitim, Kültür, Gençlik ve Spor Komisyonunda da özetle “…Aklınıza iki tane çözüm gelebilir: Bunlardan bir tanesi, ilkokul ve ortaokullarda olduğu gibi adrese dayalı nüfus kayıt sistemiyle çocukları liseye gönderebilirsiniz. Yani evinizin yanındaki lise hangisiyse ona gönderebilirsiniz. Evinizin yanında sizin adresinize en uygun lise bir imam-hatip lisesiyse, bir meslek lisesiyse çocuğunuzu oraya gönderirsiniz. Bunu doğru bulmadık. Bu doğru değil. Neye göre yapabilirsiniz? İkinci alternatifimiz şu Türkiye’nin koşullarını da göz önünde bulundurarak: Çocuklarımızın ortaokuldaki okul performanslarını göz önüne alarak bir yerleştirme yapabiliriz dedik. Yani çocuklarımızın ortaokuldaki not ortalamalarına bakarak not ortalaması itibarıyla çocuklarımız başvurularını yaparlar, başvuruları sıralanır ve okullarımızın öğrencileri belli olur. Bizim şu anda yaptığımız şey budur. Yani “TEOG” diye sizin tanımladığınız şey bu.” şeklinde ifade etti.

Son Müsteşar Yusuf Tekin 2016’da söylediklerinin tam tersini 08.01.2018 tarihinde; “…TEOG bir sınav değildi zaten olması gereken derslerin sınavıydı. Ama kamuoyu şöyle yaptı. Okullar, kurslar TEOG sınavına yönelik hazırlıklar yaptı. TEOG birincisi diye kavramlar ortaya çıkmaya başladı. TEOG diye bir sınav yok ki birincisi olsun. Gazetede 17 bin tane birinci var diyorlar tamamen algı problemi. Matematik yazılısının ikinci dönemki ikinci yazılısında Türkiye genelinde şimdi de aynı yazılı da 20 sorunun 20’sini yapan 7 bin çocuk çıkar.” şeklinde ifade etti.

Harika Çocuk Yasası olarak bilinen İdil Biret ve Suna Kan’ın Yabancı Memleketlere Müzik Tahsiline Gönderilmesine Dair Kanundan sonra Cumhuriyet tarihinde kişiye özel ikinci Kanun çıkarılan MEB’in harika çocuğu Yusuf Tekin’e sormak istiyorum; sınav nedir?

➢ Bu maceralardan sonra günümüzde uygulanan Liselere Geçiş Sistemi (LGS) uygulanmaya başladı.

Ayrıca önceki Milli Eğitim Bakanlarının her sınav sistemi değiştiğinde neler söylediğine bir göz atalım…

OKS kaldırılıp SBS’ye geçerken (6-7 ve 8.sınıflara SBS)Milli Eğitim Bakanı Hüseyin ÇELİK;

“Yeni modelin yeni müfredatı pekiştirici özellikte olduğunu, "OKS bir sonuç değerlendirmesiydi. Anlık başarı değerlendiriliyordu. Şimdi sonucu değil süreci değerlendiren yeni bir model getiriyoruz" dedi. Ayrıca Çelik, yeni modelin, öğrenciyi dershaneye değil okula bağladığını” söyledi.

6 ve 7.sınıflara uygulanan SBS kaldırılırken Milli Eğitim Bakanı Nimet ÇUBUKÇU;

“Bakan Çubukçu, SBS ‘nin 6. ve 7. sınıflarda kaldırılacağını, ayrıca düz liselerin de Anadolu ve meslek liselerine dönüşeceğini açıkladı. ''Seviye Belirleme Sınavını 6. ve 7. sınıflarda kademeli olarak kaldırıyoruz. Böylelikle öğrencilerimizi sınavdan değil ama sınav odaklı bir sistemden, aşırı stres ve kaygıdan uzaklaştırmış olacağımızı ümit ediyorum. Velilerimizin sırtındaki büyük ekonomik yükü kaldırmayı da hedefliyoruz. Bu karar sadece SBS ile ilgili düzenlemeyi değil aynı zamanda Bakanlığımızın eğitim politikaları doğrultusunda ortaöğretimin yeniden yapılandırılması çalışmalarını destekleyici yönde olmuştur.” dedi.

TEOG’a geçişte tanıtım toplantısında Milli Eğitim Bakanı Nabi AVCI;

“Öğrencilere ’Sevgili çocuklar’ diye seslenen Bakan Avcı, "2013-2014 eğitim-öğretim yılından itibaren uygulanacak yerleştirme mantığı sayesinde okullara alternatif olarak ortaya çıkan kurumlara artık ihtiyaç duymayacaksınız" diyerek "sosyal, sanatsal, sportif etkinliklere inşallah daha fazla vakit ayıracaksınız. Ailelerinizle, arkadaşlarınızla daha çok vakit geçireceksiniz. ’Ya sınava giremezsem ya hasta olursam ya başıma bir iş gelirse’ endişelerini ve streslerini yaşamayacağınız bir yerleştirme süreci oluşturuyoruz. Bu uygulama, ilgili bütün tarafların katılımıyla birlikte oluşturuldu. 16 ilde çalıştaylar düzenlendi. Bu uygulama bütün paydaşların katkısıyla şekillendi" ifadelerini kullandı. Çocukların dershaneye ihtiyaç duymayacak şekilde eğitim sistemini ayarlamak.” ifadelerini kullandı.

LGS’ye geçişte Milli Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz;

"Eğitim Bölgesi ve Sınavsız Mahalli Yerleştirme Sistemi'ni getirdik. Bu sistemde veli ve öğrencimiz adresine en yakın okula yerleştirilecek. Nitelikli okullar diyoruz. Nedir bu? Fen Lisesi. Ülkemiz genelinde 17 bin 749 ortaokulumuz var, 11 bin 57 lisemiz var. 8'nci sınıfta 1 milyon 200 bine yakın öğrencimiz var. Yüzde 90'ının üstündekini yerleştirdik, farklı illerdeki sınırlı sayıdaki okulumuza isteyen 8'nci sınıf öğrencilerimizin girebileceği sınavlar hazırladık. 600 gibi bir rakam. Proje liseleri bunların içine giriyor, bu liselerin ismini ve sayısını açıklayacağız." dedi. Bakan Yılmaz bu açıklaması ile tarihe geçti. Dünyada ilk kez bir eğitim bakanı okulları nitelikli-niteliksiz şeklinde ayrıştırdı.

Liselere geçiş sistemi ülkemizin kanayan yarasıdır. Çocuklarımızın stres kaynağının ana sebebidir. Liselere giriş sınavları nedeniyle çocuklarımız test tekniği dışında değerlendirmeye alınmıyorlar. Bu nedenle de okuma yazma öğrenen çocuklarımızın tamamının önüne test kitapları koyuluyor. Kendini ifade eden, okuduğunu anlayan-anlatan, bir işi-olayı özetleyip ana fikrini ortaya koyan, tartışan, fikirlerini özgürce ifade eden bireyler yetiştirme yerine test çözen öğrenciler yetiştirmeye çalışıyoruz. Artık Milli Eğitim Bakanlığı’nın ve yöneticilerinin bu sorunu görmeleri gerekiyor. Çocuklarımızı sıralamaktan başka işe yaramayan bu sınavı kaldırmaları gerektiğinin farkına varmaları gerekiyor. Milli Eğitim Bakanı Mahmut ÖZER TBMM’de Plan Bütçe Komisyonunda LGS ve YKS’nin akademik gelişime katkısı olmadığını, sadece öğrencilerimizi sıralamaya yaradığını belirtmişti. İşte sorun tam da bu. Madem bu sınavlar çocuklarımızı sıralamaktan öte işe yaramıyor, bu ısrarın sebebi nedir?

MEB’e çağrımdır…

Öncelikle LGS kaldırılmalıdır.

İlkokullar 5 yıla çıkarılmalıdır.

Altıncı sınıfa kadar not sistemi kaldırılmalı ve test tekniği yasaklanmalıdır.

Tüm okullar nitelik ve nicelik açısından eşit şartlara getirilmelidir.

Sınav sadece Fen Liseleri, Sosyal Bilimler, Mesleki ve Teknik, Güzel Sanatlar-Spor ve sınırlı sayıda Anadolu Liselerine isteğe bağlı olarak sınav yapılmalıdır.

Çocuklarımızın takibi ve yönlendirilmesi gelişim özelliklerine göre yapılmalıdır. Bunlar acil olarak yapılması gerekenler. Aksi halde sosyalleşemeyen, içine kapanık, cesareti olmayan nice nesiller ortaya çıkacaktır.

Etiketler
Deprem Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) Öğretmen LGS