Yüzlerce İhbar, Susmayan Telefonlar... Vasi Skandalında 3. Perde: Kimler Kimlerle Nereden Tanışıyor?

Gerçek Gündem Genel Yayın Yönetmeni Seyhan Avşar’ın kaleme aldığı yazı Türkiye gündemine oturdu. İşte vasiler üzerinden dönen milyonluk çarkta üçüncü perde...

A+ Yazı Boyutunu Büyüt A- Yazı Boyutunu Küçült

Biz gazetecilerin telefonu hiç susmaz.

Çoğu zaman yapacağımız haberlere ilişkin bilgi toplarız.

Bazen siyasi bir gelişmenin arka planını konuşuruz.

Zaman zaman ise sadece dert dinleriz.

İnanır mısınız bilmem iki gündür sadece dert dinliyorum.

Evet dertlilerin ortak bir konusu var. İki gündür yazdığım vasiler…

Her arayan milyon dolarların havada nasıl uçuştuğunu, verilen hukuksuz kararları anlattıkça anlatıyor.

Ne yapsın vatandaş çareyi gazetecilerde arıyor.
Sosyal medyadan üzerime ihbarlar yağıyor.
Üzülüyorum, yardımcı olmaya çalışıyorum, “Adalet Bakanı soruşturma başlattı. Resmi makamlara başvurunuzu yapın.” diyorum.

Elimden gelen tek bir şey var: Haber yapmak, mağduriyeti duyurmak, dönen çarkı sekteye uğratmak.

Tüm bu süreç devam ederken, iki yeni bilgi ile bugün karşınızdayım.

Aslında pek çoğunuz okurken şaşırmayacak ama ben her şeye rağmen duyduğumda çok şaşırdım.

Dün İnan Kıraç dosyasına atanan avukata 128 milyon avans vekalet ücreti verilmesi yönünde karar veren Anadolu 2. Sulh Hukuk Mahkemesi hakimine ulaşmaya çalışıyordum. Ulaşamadım ama o hakime çok yakın bir isim ile konuştum.

Hakim Bey bir hayli üzgünmüş. Yakın dostlarına şu sözlerle sitem ediyormuş:

“Benim bir suçum yok. Ben bu adliyeye gelmeden önce taşınmazlar ile ilgili hukuksuzluklar vardı. ‘Bu böyle olmaz.’ diyerek engel oldum. Seyhan Hanım’ın vasilik konusunda yazdığı şeyler doğru. Keşke vasilik listesiyle ilgili Bakanlık bir liste yayınlasaydı, biz de o listelerden atama yapsaydık. Her hakim güvendiği kişileri vasi olarak atıyor.

İnan Kıraç’ın vasisi Atakan Yılmaz benim yanımda staj yapmıştı. Güvenilir, aklı başında bir gençtir. Onu stajyerliğinden beri tanıyorum. Deniliyor ki ‘Neden genç avukatlara dosyalar veriliyor?’ Gençlerin para kazanmaya ihtiyacı var. Herkes İnan Kıraç’ın vasilerinin aldığı maaşa takılmış. Evet bu vasiler 1 milyon 600 bin TL maaş alıyordu. Ama ben birkaç ay sonra bu maaşı düşürdüm. Adliyede neler dönüyor neler. Ama bana haksızlık yapılıyor.”

Hakimin söyledikleri sitem mi itiraf mı ben emin olamadım. Adliyede dönenlere yönelik iması, Türkiye’nin en zengin iş adamlarından biri olan İnan Kıraç’a atadığı vasinin kendi yanında staj yapmış olması…

Bu kulaklar daha neler duyacak, bu gözler daha neler görecek kim bilir?

Yazımı bitirmeden dün gözümün gördüğü bir detayı da aktarayım. Vasi haberimin hemen ardından İnan Kıraç’ın davalık olduğu kızı İpek Kıraç kolları sıvamış.

İpek Kıraç’ın avukatları dün mahkemeye 128 milyonluk avans vekalet ücreti için ihtiyati tedbir talepli dilekçe sunmuş. Bu ücretin ödendiyse geri alınması, ödenmediyse tedbir konulması istenen dilekçeyi okudum. Dilekçede dikkat çeken bir detay vardı. İzninizle yazımı dilekçedeki o cümlelerle bitireyim:

“Bir avukat sadece bir duruşmaya girerek, dosyaya bir dilekçe sunarak 128 milyon TL’lik bir vekalet ücretine nasıl hak kazanabilir?”

Bu sorunun yanıtını inanın ben de çok merak ediyorum.