Fenerbahçe’nin Hak Edilmiş Zaferi ve ‘Kanserli Hücresi’
Fenerbahçe Beko, bir kez daha EuroLeague'i kazanarak muhteşem bir başarıya imza attı. Peki, kat kat daha fazla paralar harcanan futbol şubesi ne olacak?
Bir taraftar milyonlarca euro harcanarak gelmeyen başarı, bir tarafta ise daha cüzi bir miktara kurulan kadroyla Avrupa’nın zirvesine oturan takım. İkisi de sarı-lacivertli formaları giyiyor. Birinin başında geldiğinden beri, oturduğu koltuğu dahi yadırgadığını belirten açıklamalar, bir tarafta ise her şeyiyle aidiyet.
Fenerbahçe, futbolda teknik direktör Jose Mourinho’nun başa getirilmesiyle, uçacak kaçacak zannetti herkes. Ancak gelinen noktada ‘Special One’ lakaplı Portekizli beyefendi taraftarı illallah ettirdi.
Basketbolda ise Šarūnas Jasikevičius ile geçen sezon yarıda kalan hikaye, bu sezon tamamına erdirildi. EuroLeague’in 5’inci en büyük bütçesi olan Fenerbahçe Beko, Final Four görmese dahi kimse yadırgamazdı. Ancak takım olmanın ne olduğunu gördük bütün bir sezon.
Sakatlıklar, uyumsuzluklar derken, tüm sorunlar aşıldı. Sarı-lacivertli renklere aidiyet en üst noktada yer aldı ve tek bir başrolü olmayan takım Avrupa’nın zirvesine oturdu.
Nigel Hayes-Davis, Devon Hall, Nicolo Melli, Tarık Biberovic ve gelmesiyle büyük tepki çeken ama, tüm o lafları, büyük sözlerin sahiplerine yediren Errick McCollum… Harika bir aidiyetin, muhteşem bir zaferin sahipleri…
FUTBOL ŞUBE ŞÖYLE BİR KAPATILSA…
Fenerbahçe’nin kimliğinde, hani bahsedilen, gerçek spor kulübü olma titri gözler önünde serildi. Futbol takımı olmasa sanki daha mutlu olacak Fenerbahçeliler.
En yüksek paranın harcandığı ancak hiçbir zaman başarının gelmediği Fenerbahçe’nin futbol branşı adeta ‘kanserli hücre’ gibi. Ömürden yiyor…