Kartalkaya Davası'nda 5. Gün... Duruşma Salonunda 'Katil' Sesleri
Bolu Kartalkaya’daki Grand Kartal Otel’deki yaşanan faciaya ilişkin davada ilk duruşmanın 5. celsesi bugün görüldü. Otel sahibi Halit Ergül, 'Benim sorumluluğum falan yok' diyerek suçlamaları reddetti. 32 sanığın savunmaları tamamlandı. Duruşmaya yarın sabah 10.30'a kadar ara verildi.

Bolu Kartalkaya’daki Grand Kartal Otel’de meydana gelen ve 78 vatandaşımızın hayatını kaybettiği yangın faciasına ilişkin 32 sanıklı davanın ilk duruşmasında 5’inci celse bugün görüldü.
Duruşma, 4. Celsede ‘kusurum falan yok’ diyen otel sahibi Halit Ergül’ün savunmasındaki gerginlik nedeniyle ertelenmişti.
Gazeteci Emrullah Erdinç, mahkeme salonunda yaşananları bildiriyor.
Grand Kartal Otel duruşmasında Bolu Belediye Başkan Yardımcısı tutuklu sanık Sedat Gülener savunma yaptı. Gülener savunmasında şunları söyledi:
“20 yıldır Bolu Belediyesi’nde çeşitli görevlerde çalıştım. Olaydan 6 ay önce tarafıma İtfaiye Müdürlüğü bağlandı. Grand Kartal Otel tarafından başvuru yapılmış. Halkla İlişkiler Müdürlüğü tarafına başvuru yapılmış ve sonrasında itfaiye denetim yapmış ve eksiklikler tespit etmiş. Bu rapordan haberim yok. Altta çalışan müdürlerimiz bunlara bakar ben dilekçelere bakmam. 70 metrekarelik kafe için aslında rapor istenilmiş. Mücavir alan dışında olduğu için turizm tesislerini denetleme yetkimiz yok talep üzerine yapıyoruz. Talep olduğu zaman bunu yapıyoruz. Benim bu denetimleri, formları görmem ve risk analizinde bulunma şansım yok. İptal edilme de firma tarafından yapılmıştır. Üzerime atılı suçlamaları reddediyorum. 6 ay önce itfaiye bana bağlandığı için ilk defa iptal dilekçesi geldi. Hiç böyle bir dilekçe imzalamamıştım” dedi.
Gazelle Otel Müdürü tutuklu sanık Ahmet Demir’in ifadesinde kendisini evrak işini hızlandırma amacıyla aradığını söylediği hatırlatılan Sedat Gülener, “Ahmet Demir bir evrakı olduğu için aradı. Ben de itfaiye müdürü ile görüşün o yardımcı olur dedim. İptal dilekçesini ekranımda gördüğümde fark ettim. Grand Kartal Otel'deki eksiklerin olduğu yönünde hazırlanan denetim formundan haberim yok. Benim sadece rapor haline geldiğinden haberim olur. Ben kimseyle dilekçenin iptali konusunda konuşmadım” dedi.
32 sanığın savunmaları tamamlandı. Duruşmaya yarın sabah 10.30'a kadar ara verildi.
Bolu Belediyesi İtfaiye Müdürü Kenan Coşkun'un ifadesinin alınmasıyla devam etti. Ömrünü yangınla mücadeleye adadığını ifade eden Coşkun, "Sorumluluğum olup olmadığı ile ilgili savunma yapmayı zul görüyorum, 20 saat ekibimle mücadele ettik çok da kolay değildi. Hem yangın söndürme hem kurtarma çalışması yapıldı. 50'ye yakın kişi kurtarıldı. Personelimiz yanan binaya girerek 4-5 kişi daha kurtardı. Yangında omzumdan da yaralandım. 6 ay geçmesine rağmen yangına müdahalemiz ile ilgili tek bir noksanlık bile yoktur. İthamların ve iddiaların hiç birini kabul etmiyorum. Tırnaklarıyla kazıya kazıya bu göreve gelmiş biriyim, 10 yıldır Bolu İtfaiyesi'nde görev yapmaktayım. Otel belediye mücavir alan dışındadır denetim görevi bile bizde değildir. Bu bile yeterliyken 2 bin yılla yargılanıyorum." dedi.
Savunmasında 20 saat boyunca yangınla mücadele ettiklerini ifade eden Coşkun, şunları söyledi:
"Ben ve ekip arkadaşlarım, 20 saat süren operasyon gerçekleştirdi. Dünyanın 6'ncı büyük otel yangını olarak geçen yangın olayını yönetmek kolay değil. Hem yangın söndürme hem de kurtarma yapılmıştır. Pencerelere ulaşabilen 50'den fazla kişi kurtarıldı. Atlama yatağı ile diğer cephede kurtarma yapıldı. Tarafımdan risk alınarak, personelimiz ile yanan binaya girilmesi talebi verilmiş, pencereye ulaşamayan 4-5 kişi kurtarılmıştır. Yangından kopan parçalar, omzuma düştü, kendim de yaralanarak, yangına müdahaleye devam ettik. Suçlamanın bir tanesi 'paylaşılabilir' ifadesini kapsamaktadır. Paylaşılabilir ifadesi, hakkımda verilen soruşturma izni ve iddianamenin temelini oluşturmaktadır. Bizim İl Özel İdareyle kullandığımız ortak paylaşım sistemi bulunmamaktadır. Raporun oluşmaması, paylaşılabilirliğin bir sorumluluk olmaması, ortak elektronik ortamının olmaması, bilirkişi raporlarına subjektif yorumlar eklenerek 'paylaşılabilir' kelimesi cımbızla çekilerek; bildirmesi gerekirken bildirmemesi yönüne dönüşmüştür. Kabul edilebilir olmadığı gibi de vicdani değildir."
'BAŞVURUYU KADİR ÖZDEMİR İPTAL ETTİ'
Savunmasında yangın denetim raporu ile ilgili de ifade veren Coşkun, "Soruşturma zamanında öğrendiğim kadarıyla, Kadir Özdemir isimli şahıs, Grand Kartal Otel için yangın denetimi için başvurmuş. İrfan Acar tarafından denetim yapılmış ve form sahibine teslim edilmiştir. Bu denetim formu yangından sonra görülmüştür. Sisteme de denetim formu yüklenmez. Bu form işleme girmeden, yine Kadir Özdemir'in başvurusuyla iptal edildi. İrfan Acar süreci açıkça anlatmış ve işleyiş budur. Başvurular yazı işlerine yapılır. Sistem üzerinden itfaiye gelir. İrfan Acar, görüşünü müsfette kağıda yazdığını belirtmiştir. 15 gün süre vermiş ve yapı sahibine formu tebliğ ettiğini beyan etmiştir. Bu işlemler şahsımın hiçbir alakası yoktur. Rapor için yasal süre beklenir. 15 gün süre dolmadan yanlış başvuru gerekçesiyle süreç sonlandırılmıştır. 23 Aralık 2024 tarihinde anneanem vefat etti. Cenaze işlemleri tarafımdan yapılmaktadır. Yıllık izinde olduğumdan bu işlere İrfan Acar baktı. Dilekçenin iptal edilmesi bu tarihlerde olduğundan iptal işlemlerini tesis etmem mümkün değildir. İptal dilekçesini onaylayan İrfan Acar'dır." diye konuştu.
'KAFE İLE İLGİLİ DE RAPOR TALEP EDİLDİ'
Otelin arka girişinde bulunan 70 metrekarelik kafe için de yangın denetimi talep edildiğini söyleyen Coşkun, "White Fox kafeyle ilgili, yangın denetimi uygunluk raporu talep edilmiş ve İrfan Acar tarafından denetim raporu hazırlanmıştır. Yine benim izinli olduğum dönemde belediyeye sunulmuş. Göreve başladıktan sonra da rapor üst yazı görülerek imzalanmıştır. Savcılık suçlasa da bilirkişi raporunda belirlendiği gibi kafeteryanın ruhsatı bulunmaz. İl Özel İdaresi ruhsat düzenlememiştir. Ruhsatsız yer için sorumlu tutulamam" dedi.
Tutuklu sanık Halit Ergül, müşteki avukatının denetimlerde tutanak tutulup tutulmadığı ve duman dedektörünün olup olmadığına ilişkin sorulan soruya, "Evet uygun dendiği için kendimizi güvende hissettik, duman dedektörü var" derken Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın denetimlerinde denetçilerin otelde ücretsiz ağırlanmasına ilişkin sorulan soruya ise "Hayır öyle bir şey yapmadım, fatura kesilip kesilmediğini bilmiyorum. Ücret almazsak kusurlarımızı yok mu gösterecekler?" dedi.
Müşteki avukatının, 'Denetimlerde denetçilerin Grand Kartal Otel'de kalmayı istememe sebeplerin otelin güvenli olmadığını bilmeleri miydi?' sorusuna tutuklu sanık Ergül, "Güvenli olmadığını bilselerdi bizi mühürlerlerdi" diye konuştu.
Aygaz firmasıyla ile ilgili sorulara cevap veren tutuklu sanık Ergül, "Bilir kişi raporunda LPG ile ilgili tam olsaydı yangın kendi kendini söndürebilirdi. Biz böyle bir eksiğin olduğunu bilmiyorduk. Aygaz'la sözleşme vardı yılda iki kez denetlerler der. Yangınla ilgili bir sorun olursa gazı keser bizde tam zannettik. Aygaz'ın 2022 yılından beri denetime gelmediğini burada öğrendim denetimlerden tam geçmemiz bizim pasif kalmamıza sebep oldu. Aygaz'la sözleşmemiş devam ediyordu" şeklinde konuştu.
Duruşmada sanık kürsüsüne Bolu Belediyesi İtfaiyesi’nden sanık İrfan Acar getirildi. Acar, savunmasını yaptığı sırada fenalaşarak bayıldı.
İlk yardım ekiplerinin hızla müdahale ettiği bildirildi. Bu olayın ardından duruşmaya ara verildi.
Mağdur avukatı “Otelin 11 ve 12’nci katlarında izinsiz yapı mı yapıldı?” diye sorarken, Ergül’ün o kattaki asansörlerin ruhsatlı olduğunu söylemesi üzerine avukat, soruya net cevap vermesini talep etti. Ergül’ün, avukatın sözünü keserek yüksek sesle konuşması salonda gerginlik yarattı. Mağdur yakınları, sesini yükselten Ergül’e arka sıralardan “Katil!” diye bağırdı.
Müşteki Avukatı: İtfaiye personeli İrfan Acar 9 eksiklikten 8’inin otelinizde bulunduğunu tespit etti. Bu tutanağı geçersiz mi sandınız?
Sanık Halit Ergül: Yanlış müracaat sandım.
Müşteki Avukatı: Gazelle’de saatlik eğitmen çağırıp eğitim verdiniz, Grand Kartal’da niye yapmadınız?
Sanık Halit Ergül: Gazelle 12 ay açık. Personel kaydırması oluyor.
Müşteki Avukatı: Eğitim yapılması gerektiğini biliyorsunuz.
Sanık Halit Ergül: Bu eğitim zorunlu değildi, biz ekstra getirdik.
Müşteki Avukatı: Yangından sonra banka hesaplarınızda 1 TL bile bulunamadı. Neden?
Sanık Halit Ergül: Otel kapandı, personel ödemeleri ve tazminatlar yapıldı.
Müşteki Avukatı: Siz de otelinizi kaybettiniz. Hiç kimseyi suçladınız mı?
Sanık Halit Ergül: Denetim yapmayanları suçluyorum.
Müşteki Avukatı: Baş aşçı Emir Bey, “grill plate ömrünü tüketti” demiş. Türkiye’nin en pahalı otellerinden birindesiniz. Neden değiştirmediniz?
Sanık Halit Ergül: Baş aşçının grill plate siparişi yok
. Müşteki Avukatı: Katlar dumanla doldu. 11 ve 12. katlar sonradan mı düzenlendi?
Sanık Halit Ergül: 2007’de ruhsat alındığında o haldeydi. Turizm işletme belgesinde de mevcut.
Müşteki Avukatı: Turizm Bakanlığı 11 ve 12. katın düzenlenmesini görüp onayladı mı?
Sanık Halit Ergül: Evet.
Müşteki Avukatı: Koridorlarda duman kesici yoktu.
Sanık Halit Ergül: Olması gerektiğini bilmiyordum.
Müşteki Avukatı: Kim bilmeliydi?
Sanık Halit Ergül: Personelimiz içinde bilen yok.
Müşteki Avukatı: Mutfakta yangına dayanıklı kapı yoktu. Söküldüğü tespit edilmiş. Ne diyorsunuz?
Sanık Halit Ergül: Mutfakta yangına dayanıklı kapı hiç olmadı.
Müşteki Avukatı: Acil durum anons sistemi?
Sanık Halit Ergül: Yoktu.
Müşteki Avukatı: Neden yaptırmadınız?
Sanık Halit Ergül: Denetimlerde söylenmedi, kimse yaptırın demedi.
Müşteki Avukatı: O zaman siz acil durum olmayacağını mı düşündünüz?
Sanık Halit Ergül: Evet.
Müşteki Avukatı: Kaçak akım rölesi yoktu. Neden yaptırmadınız?
Sanık Halit Ergül: Olması gerektiğini bilmiyordum.
Müşteki Avukatı: Emir Aras’a siz “2007’de aldığımız belgeyle tekrar ruhsata gerek yok” demişsiniz. Onu siz mi ikna ettiniz?
Sanık Halit Ergül: (Yanıt vermedi.)
Müşteki Avukatı: FQC yangın denetimi yapmadığını söylüyor, siz denetlediğini söylediniz. Ne diyorsunuz?
Sanık Halit Ergül: Can güvenliği açısından denetlediklerini biliyorum, yangını da kapsıyor sandım.
Söz alan müşteki avukatı “Turizm Bakanlığı denetçilerinin 22 Ocak 2025 tarihli belgeye göre turizm tesislerinin nitelik yönetmeliklerine göre yapılan denetimde tesisin uygun olduğu belirtilmiş. Ancak 30 Nisan 2024 tarihinden önce ‘yangına uygunluk belgesi’ almamışsınız. Bu yüzden otelin bu tarihte kapatılması gerekiyordu. Turizm Bakanlığı bir şekilde 2021 tarihinden itibaren sizin tesisinizi kollamış” dedi. Sanık Ergül ise “Yangına uygunluk belgesi istenmedi. Alınıp alınmadığını bilmiyorum. Eğer bir sorun olsaydı Bakanlık kapatırdı. Kültür ve Turizm Bakanlığı oteli kapatmamışsa da gidin ona sorun” dedi.
Sorgusuna geçilen Halit Ergül, otele düzenli şekilde denetimlerin yapıldığını ifade ederek, "Uzun yıllardır turizm sektöründeyim. İki tane otelimiz var. Turizm Geliştirme Ajansı'nda yönetim kurulu üyesiydim. Denetime gelen Kültür ve Turizm Bakanlığı ekipleri denetimde tutanak tutmuştur. Denetim ekibi ‘uygun’ dediği için biz de kendimizi güvende hissettik. Denetimde can ve mal güvenliği için eksiklikler olduğunu belirlemiş olsalardı kapatırlardı. Kültür ve Turizm Bakanlığı denetçilerinin Gazelle Otel'de kaldıklarında fatura kesilip kesilmediğini bilmiyorum. Para almazsak bizim kusurlarımızı görmezden mi gelecekler?" dedi.
Mağdur avukatının “Yangın sonrası banka hesaplarında bir kuruş bulamadık” sözü üzerine Ergül, “Otel kapandı, personel tazminatları vardı” dedi. Avukatın, “Sizin de otelinizde yangın çıktı. Siz birinizden şikayetçi olacak mısınız?” sorusuna ise Ergül, “Denetim yapmayanlar sorumlu” yanıtını verdi.
Dünkü duruşmada yaşanan arbedenin ardından, otel sahibi Halit Ergül’ün çapraz sorgusuna devam ediyor.
Mahkeme Başkanı duruşmanın öncesinde salonda bulunanlara sert bir uyarıda bulundu. Mahkeme Başkanı, “Dün sanık yakınlarından birinin duruşma düzenini bozduğu görüldü. Duruşma düzenini bozanı doğrudan tutuklarım, kanunları uygularım. Disiplin tutuklaması yaparım. Bu salonda hakaret edilmeden savunma yapılacak, söz verilmeden konuşulmayacak!” dedi.
NE OLMUŞTU?
Bolu Kartalkaya Kayak Merkezi'ndeki Grand Kartal Otel'de 21 Ocak'ta çıkan yangında 78 kişi hayatını kaybetmiş, 133 kişi yaralanmıştı.
Bolu Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan ve 1. Ağır Ceza Mahkemesince kabul edilen 98 sayfalık iddianamede, otel sahipleri, şirket yönetim kurulu üyeleri ve yöneticileri Halit Ergül, Emine Mürtezaoğlu Ergül, Ceyda Hacıbekiroğlu, Elif Aras, Emir Aras, Zeki Yılmaz, Ahmet Demir, Kadir Özdemir, Cemal Özer, Mehmet Salun ile Bolu Belediyesi Başkan Yardımcısı Sedat Gülener, İtfaiye Müdür Vekili Kenan Coşkun ve itfaiye eri İrfan Acar hakkında 78 kez "olası kastla öldürme" ile "olası kastla kasten yaralama" suçlarından toplam 1998'er yıla kadar hapis cezası isteniyor.
Otelin teknik görevlileri Tahsin Pekcan, Hüseyin Özer ve Bayram Ütkü, mutfak personeli Reşat Bölük, Enver Öztürk ve Faysal Yaver, iş güvenliği uzmanları Kübra Demir ile Ece Kayacan, resepsiyon görevlisi Yiğithan Burak Çetin, Mudurnu Enerji Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi yetkilileri İbrahim Polat ile İsmail Karagöz, FQC Global Sertifikasyon Anonim Şirketi yetkilisi Ali Ağaoğlu ile çalışanı Aleyna Beşinci, LPG tesisatı bakım görevlileri Doğan Aydın ve Muharrem Şen, İl Özel İdaresi Genel Sekreteri Sırrı Köstereli, İl Özel İdaresi Genel Sekreter Yardımcısı Bünyamin Bal, İl Özel İdaresi Ruhsat ve Denetim Müdürü Yeliz Erdoğan ile eski İl Özel İdaresi Ruhsat ve Denetim Müdürü Mehmet Özel'in de "bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölümüne ve yaralanmasına neden olma" suçundan 22 yıl 6'şar aya kadar hapsi talep ediliyor.
Kaynak: Haber Merkezi