Her insan sevdiği şeyi yok eder

En sevdiği beste olan Gustav Mahler'in 8.senfonisi olmak üzere Schubert'ten Pink Floyd'a uzanan şarkılarla uğurlanırken, Almanya o günden bugüne ne zaman gözlerini kapasa , uykusunda bir Fassbinder filmi görecektir.

"Aklı başında her yönetmenin yalnızca bir konusu vardır; çektiği film,daima aynı filmdir aslında.
Benim için söz konusu olan,duyguların sömürülebilirliğidir ; sömüren kim olursa olsun. Bu sömürü asla sona ermez.

Sürüp giden bir konudur bu.

İster vatan aşkını sömüren bir devlet, ister bir insanın diğerini harap ettiği bir ikili ilişki: Bunu daima yeni çeşitlemeleriyle anlatabilirsin" der Fassbinder.

Konusu ona ait olmayan ve en azından ilk senaryo taslağını kendisinin yazmadığı filmlerde bile şaşırtıcı şekilde kendisine sadık kalmayı başarır.

Her insan sevdiği şeyi yok eder - Resim : 1

Edebiyat uyarlaramalarında dahi , daima onun kişisel duygularının, korkularının , özlemlerinin ve tabii, leitmotiflerin ve stil öğelerinin damgasını taşıyan apaçık Fassbinder filmleri ortaya çıkar hep.
1945 te Almanya'da üç önemli olay yaşanır : Almanya savaşı kaybeder.

Naziler "buharlaşır" ve yaşamı boyunca "Deliliğin ülkesindeki özgürce heyecanları mümkün kılacak o güzel anarşinin " peşine düşecek olan Rainer Werner Fassbinder, Almanya'nın teslim olmasından sadece günler sonra Bavyera'da hayata gözlerini açar.

Münich'in genelev bölgesi olan Sendlinger Strasse'de baba Hellmuth Fassbinder tarafından muayenehane ve ameliyathane olarak da kullanılan evde doğan Rainer ,hayatının ilk 6 yılını her iki ebeveyniyle geçirirken ; onlara ,babasının önceki evliliğinden olan iki ağabeyi, bacakları kesik olduğu için bütün gün yerinden kımıldamayan büyükbabası, koyu katolik büyükannesi, tıbbi kontrol için sürekli gelip giden fahişeler , bombardımanda evleri yıkıldığı için Fassbinderlerin yanına sığınan konu komşu ve anne Lisolette'in Ruslar tarafından işgal edilen Danzig'den kaçan akrabaları eşlik eder.

Küçük Rainer, kendisine kimsenin doğru düzgün ebeveynlik yapmadığı ,kimin kim olduğuna dair pek de bir anlayış geliştiremediği bu kalabalık ortamda kendi deyimiyle küçük bir çiçek gibi kendi başına büyür.
Adını babasının en sevdiği şair olan Rainer Maria Rilke 'dan alan Fassbinder, baba tarafının şiire olan büyük tutkusundan nefret eden ve oğlunu şair değil futbolcu olması için teşvik eden annesinin olaya el koymasıyla resmen "Rainer Werner " adını alır. Ancak eşcinselliğini hayatı boyunca açıkça yaşayan yönetmen özel hayatında sıklıkla "Maria" takma adını kullanacaktır.

6 yaşında anne babasının boşanması üzerine annesiyle yaşamaya başlayan Rainer için değişmeyen şey annesinin kendisine karşı ilgisizliği olur. Çevirmenlik yapan annesi, kendi deyimiyle "huzur içinde çalışabilmek için" sık sık sinemaya gönderir onu.7 yaşından itibaren sinemada günde ortalama iki üç film izleyen Rainer eğitimini tabiri caizse filmlerden alır.

Daha ilkokul yıllarında uyumsuz bir çocuk olduğunu belli edince, sıradan bir ilkokul yerine sanatsal yaratıcılığı özendirmeye yönelik eğitim veren bir ilkokula yollanır.11 yaşına geldiğine matematik hocası "Bu çocuk ya dahi ya deli, ya en düşük not olan 1 ya da en yüksek not olan 6 alıyor sınavdan" diyecektir.
Nihayetinde ortaöğrenimine başladığı 1955 yılından,liseyi diplomasını almadan terkettiği 1964 yılına dek tam altı okul değiştirir.

Eğitime karşı olumsuz bir bakış açısı geliştiren Fassbinder , kendisini işçi sınıfından gelen ya da suça bulaşmış karakterlerle özdeşleştirecek ve isyanının sembolü olarak tanımladığı deri ceketini uzun süre sırtından çıkarmayacaktır.

Eğitimi, sistemin çalışan sınıflar üzerindeki bir baskı aracı olarak gören Fassbinder'in filmlerindeki en olumlu karakterler, göçmenler ve okuma yazma bilmeyen alt tabakadan insanlardır.
15 yaşında , özgürlüğün tadını çıkarmak için ,yokluğunda idealize ettiği, kavuştuğunda ise ilgisizliği nedeniyle düş kırıklığına uğradığı babasının yanına Köln şehrine gider. Alman ekonomik mucizesinin başladığı yıllarda ilk büyük göç dalgası yaşanmış ve babası da durumdan istifade ederek bir kısmını küçücük odalara böldüğü muayenehanesini göçmen işçilere kiralamıştır.

Kiraları toplama görevini üstlenen genç Reiner, filmografisinde ve hayatında önemli yer işgal edecek olan bu hor görülen insanlarla yakınlık kurma fırsatını bulur.

Aynı zamanda daha küçük bir çocukken tanış olduğu fuhuş dünyası sayesinde aşkın alınıp satılabilen bir meta olduğunu keşfeden Rainer ,daha ilk ergenliğinde farkına varıp ,zamanı için alışılmadık bir cesaretle açıkça dile getirdiği eşcinselliğini ,oldukça düşük paralar karşılığında göçmen işçilerle yaşamaya başlar.
Bedeni konusunda çocukluktan beri yaşadığı ciddi memnuniyetsizliği göçmen erkeklerin kendisine olan ilgisi sayesinde atlatan Rainer ,kendisini satmaktan kazandığı paradan fazlasını, gay barlarda beraber kadın kıyafetleri giydiği, sonradan önemli bir oyuncu olacak yakışıklı arkadaşı Udo Kier'i erkeklere pazarlayarak kazanır.

Fassbinder'in kendi vakitsiz ama öngörülebilir ölümü de bir tür uzun süren intihardır. 23 yaşında zorunlu bir muayene için gittiği doktor ona " Böyle devam edemezsiniz. Bu kadar çok içemezsiniz; daha fazla uyumak ve spor yapmak zorundasınız. Kalbiniz zayıf; tüm bedeniniz,daha şimdiden,her bakımdan çökmeye başlamış" demesine rağmen gülüp geçen Fassbinder 37. doğumgününü kutladıktan sadece 10 gün sonra yatağında ölü bulunduğunda dudaklarının arasında hala yarım bir sigara durmaktadır.
Düzenli olarak aşırı çalışma, aşırı yeme, sigara içme , aşırı alkol tüketimi ,uyuşturucu kullanımı, uyku hapları ve uyarıcılar yoluyla kendi bedenine saldıran genç adamın bu erken gelen ölümü, onu benzerlerinde olduğu gibi efsane statüsüne taşır.

Kendimize ait bile olmayan değer yargılarının zorbalığı altında çekmek durumunda bırakıldığımız acıları bizim yerimize çeken ve yarattığı karakterleriyle birlikte seven, kanayan, ızdırap yaşayan ve ölen bu adamın bedeni henüz otopsi masasında yattığı için boş defnedilen tabutu, başta en sevdiği beste olan Gustav Mahler'in 8.senfonisi olmak üzere Schubert'ten Pink Floyd'a uzanan şarkılarla uğurlanırken, Almanya o günden bugüne ne zaman gözlerini kapasa , uykusunda bir Fassbinder filmi görecektir.