Cumhurbaşkanı Erdoğan'a Üçlü Zirve Soruldu! 'Üç Kişi de Birbirini Yemeye Başladı'
Cumhurbaşkanı Erdoğan'a Asya turu dönüşü CHP lideri Özel, İBB Başkanı İmamoğlu ve ABB Başkanı Yavaş'ın bir araya geldiği üçlü zirve soruldu. "Bu üç kişi de birbirini yemeye başladı" diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Vatandaşım, bu kişilerin yönettiği belediyelerin durumuna bakarak Türkiye'yi yönetemeyecekleri kararını süratle verecektir" ifadesini kullandı.

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu ve Ankara Büyükşehir Belediye (ABB) Başkanı Mansur Yavaş 9 Şubat pazar günü üçlü zirvede bir araya geldi. Sıcak siyasetin odağındaki bu üç ismin kritik görüşmesinde neler konuşulduğu merak konusu olurken; ilk adım Mansur Yavaş'tan geldi.
Üçlü zirve sonrası Yavaş, cumhurbaşkanı adayının CHP'li parti üyelerinin oylarıyla belirleneceği önseçime katılmama kararı aldı. Yavaş'ın kararı beraberinde birçok iddiayı da getirdi. İddialardan biri Yavaş'ın bağımsız olarak cumhurbaşkanı adayı olacağı yönündeydi. Bu iddiaya net yanıt CHP lideri Özel'den geldi. Özel, "Mansur başkanımızın adaylık ve anketlerle ilgili ifadelerini duydum ama pazar akşamı değil, pazartesi sabahı bir Ankara temsilcisinin canlı yayındaki ifadelerinden duydum. Pazar akşamı konuşulanlarla ilgili benim söyleyeceğim, hem İmamoğlu'nun hem Yavaş'ın erken seçimin şart olduğu ve temel hedefin CHP'yi iktidar yapmak olduğu fikridir. İkisi de sorumluluksa sorumluluk görevse görev diye her türlü destek vereceğini söylemiştir" ifadelerini kullanmıştı.
İMAMOĞLU'NA 'SİYASİ YASAK TALEBİ' YORUMU
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Asya turu sonrası uçakta yaptığı açıklamada üçlü zirveye ilişkin konuştu. İBB Başkanı İmamoğlu hakkında istenen siyasi yasağa ilişkin konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Kime ne tür bir siyasi yasak gelir veya gelmez her şeyden önce bu benim derdim değil. Bu yargının konusudur, bunların takibini yargı yapar. Eğer birisi suç işlediyse, yargı bunun değerlendirmesini yapar, cezasını verir" dedi.
ÖZGÜR ÖZEL'E CEVAP
CHP lideri Özel'e de yanıt veren Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Kaldı ki Tayyip Erdoğan, zaten belediye başkanı iken bu konuda malum 10 ay bir cezaya çarptırılmış ve 4 ay 10 gün cezaevinde yatmış bir belediye başkanıdır. Sayın Genel Başkanın bunu örnek göstererek konuyu ifade etmesi doğru bir şey değil. Demek ki, bu işlerden hakikaten çırak çıkacak" ifadelerini kullandı.
ÜÇLÜ ZİRVEYE SERT ÇIKIŞ
Cumhurbaşkanı Erdoğan, üçlü zirveye ilişkin ise şunları söyledi:
"Şimdi de belediye başkanlarıyla kendi içlerinde üçlü masa kurdular. Bakalım onun sonucu ne olacak? Öyle anlaşılıyor ki masada bu üç kişi de birbirini yemeye başladı. Vatandaşım, bu kişilerin yönettiği belediyelerin durumuna bakarak Türkiye'yi yönetemeyecekleri kararını süratle verecektir. Daha kendi gündemlerine karar veremeyenlerin, dünya gündemini okuyarak Türkiye'nin çıkarlarını korumasını beklemek yanlış olur. Bizim seçim diye bir gündemimiz, derdimiz yok. Bunlar yatıyor, kalkıyorlar, 'seçim de seçim, seçim de seçim' diyorlar. Peki niye seçim? Türkiye'de böyle bir sıkıntı yok ki."
İşte Cumhurbaşkanı Erdoğan'a sorulan soru ve verdiği cevap:
SORU: CHP'de de Cumhurbaşkanı adayı belirlemek için oldukça hararetli bir süreç işliyor. Hafta sonu da CHP Genel Başkanı Özgür Özel, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu ve Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş'la bir araya geldiler, bir toplantı yaptılar ve sonrasında da bir birlik mesajı vermek üzere üç ismin içerisinde bulunduğu bir fotoğraf paylaştılar. Bu noktada Mansur Yavaş'la Ekrem İmamoğlu arasında adaylık yarışını, kıyasıya rekabeti siz nasıl değerlendiriyorsunuz? Bu durum CHP'de bir bölünmeyle mi sonuçlanır yoksa ana muhalefet tek lider adayı arkasında buluşur mu? Yine buna ek olarak, CHP lideri Özgür Özel’in bir açıklaması oldu. “Eğer Ekrem İmamoğlu’na siyasi yasak gelirse bu bir sonraki seçim Erdoğan için referandum haline gelir” dedi. Bunu nasıl değerlendirirsiniz?
CEVAP: Kime ne tür bir siyasi yasak gelir veya gelmez her şeyden önce bu benim derdim değil. Bu yargının konusudur, bunların takibini yargı yapar. Eğer birisi suç işlediyse, yargı bunun değerlendirmesini yapar, cezasını verir. Kaldı ki Tayyip Erdoğan, zaten belediye başkanı iken bu konuda malum 10 ay bir cezaya çarptırılmış ve 4 ay 10 gün cezaevinde yatmış bir belediye başkanıdır. Sayın Genel Başkanın bunu örnek göstererek konuyu ifade etmesi doğru bir şey değil.
Demek ki, bu işlerden hakikaten çırak çıkacak. CHP’li belediye başkanları ise, kendi aralarında şu anda savaşıyorlar. Ne benim, ne arkadaşlarım bu konuda herhangi bir meselesi yoktur. Biz şu anda işimize bakıyoruz. Biz yatırımlarımıza bakıyoruz. Bütün bunlarla beraber partimizin bünyesindeki o diri yapıyı aynı şekilde devam ettirmeye bakıyoruz. Şu anda da arkadaşlarımdan memnunum. Hepsi görevinin başındadır. Parlamentodaki birliklerini, beraberliklerini korumak suretiyle de yola devam ediyorlar. Hatırlayın, meşhur hançer olayının hemen öncesinde CHP içinde kaynayan kazanı anlattığımızda bunlar ne demişlerdi? Tamamen birlik içerisinde olduklarını asla aralarında bir ayrılığın olmadığını söylemişlerdi. Peki, sonra ne oldu? Gizli zoom zirvelerinde Sayın Kılıçdaroğlu’nun sırtına hançeri kim saplayacak, onun planlarını yaptılar.
Hatırlayın, ülkenin Cumhurbaşkanı olmasını istedikleri, karşımıza çıkarttıkları kişiyi, birkaç ay içinde yetersiz dahi ilan ettiler. Şimdi hançer kimin elinde ve kimin sırtına saplanacak doğrusu bunu da bilmiyoruz. Bu onların sorunu. Yeni zoom zirveleri yapılıyor mu, kulislerde hangi fısıltılar yankılanıyor ve bu konuda da kim, kimi nasıl vuracak, ben bunları bilemem. Böyle bir derdim de yok. Bunların dertleri hiçbir zaman millete hizmet olmadığı için, hep birbirlerinin kuyusunu kazmakla meşguller. Allah bu milleti inanın CHP'den korudu.
Ya bunlar yerel yönetimlerin bazılarında iş başına geldikleri gibi ülkenin başına gelseydiler halimiz nice olurdu? Ana muhalefetin masa kurmaya ne kadar meraklı olduğunu geçen seçimlerde gördük. Şimdi de belediye başkanlarıyla kendi içlerinde üçlü masa kurdular. Bakalım onun sonucu ne olacak? Öyle anlaşılıyor ki masada bu üç kişi de birbirini yemeye başladı. Vatandaşım, bu kişilerin yönettiği belediyelerin durumuna bakarak Türkiye'yi yönetemeyecekleri kararını süratle verecektir. Daha kendi gündemlerine karar veremeyenlerin, dünya gündemini okuyarak Türkiye'nin çıkarlarını korumasını beklemek yanlış olur. Bizim seçim diye bir gündemimiz, derdimiz yok.
Bunlar yatıyor, kalkıyorlar, “seçimde seçim, seçimde seçim” diyorlar. Peki niye seçim? Türkiye'de böyle bir sıkıntı yok ki. AK Parti Teşkilatı, Genel Başkanı ve adayı ile yarın seçim olacak gibi hazırlık yapıyor. Bunu gündemde bulundurmak, kaşımak kesinlikle bizim planımızda, programımızda yok. Ankara'da yollar çamurdan yürünmüyor. Sokaklar sahipsiz köpeklerden geçilmiyor. Aynı şey İstanbul için de geçerli. Orada da aynı durum söz konusu. Vatandaş hizmet beklerken, bunlar siyasi ikbal peşinde koşuyor.
Kaynak: Haber Merkezi