Eski MKE Başkanı İsmet Sayhan Tutuklandı: Emniyetteki İfadesinde Flaş Detaylar

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen ve Selahattin Yılmaz’ın liderliğini yaptığı öne sürülen suç örgütüne yönelik soruşturma çerçevesinde gözaltına alınan eski Makine ve Kimya Endüstrisi Kurumu (MKE) Yönetim Kurulu Başkanı İsmet Sayhan, tutuklandı. Sayhan'ın emniyetteki ifadesi ise ortaya çıktı.

Eski MKE Başkanı İsmet Sayhan Tutuklandı: Emniyetteki İfadesinde Flaş Detaylar
A+ Yazı Boyutunu Büyüt A- Yazı Boyutunu Küçült

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen ve Selahattin Yılmaz’ın liderliğini yaptığı öne sürülen suç örgütüne yönelik soruşturma çerçevesinde gözaltına alınan eski Makine ve Kimya Endüstrisi Kurumu (MKE) Yönetim Kurulu Başkanı İsmet Sayhan, sabah saatlerinde adliyeye getirildi.

Soruşturma kapsamında suç örgütüyle bağlantısı olduğu belirlenen İsmet Sayhan, 24 Ağustos tarihinde Ankara’da gözaltına alındı. İstanbul Emniyet Müdürlüğü'ndeki işlemleri tamamlanan Sayhan, sağlık kontrolünden geçirildikten sonra Çağlayan’daki İstanbul Adliyesi'ne sevk edildi.

TUTUKLANDI

Savcılık sorgusunun ardından, “Devletin güvenliğine ilişkin belgeleri amacı dışında kullanmak, hile ile elde etmek ve tahrip etmek” suçlamasıyla hâkim karşısına çıkarılan Sayhan, tutuklama kararıyla cezaevine konuldu.

Habetürk'ten Ceylan Sever'in haberine göre, Sayhan, emniyette alınan ifadesinde avukat ve öğretim görevlisi olduğunu belirterek aylık gelirinin 500-600 bin TL civarında olduğunu söyledi..

Herhangi bir takma adı olup olmadığı sorusuna “Ben meslek dışı okuma kitabı olarak yazdığım kitaplarda mahlas olarak Cem Sefa ismini kullanırım.” şeklinde yanıt verdi.

SELAHATTİN YILMAZ'LA NEREDEN TANIŞIYOR?

Selahattin Yılmaz suç örgütü soruşturması kapsamında şüpheli sıfatı bulunan isimleri tanıyıp tanımadığı sorulan İsmet Sayhan, şunları söyledi: “Selahattin Yılmaz isimli şahsı 2019 yılından itibaren tanırım. Kendisinin Trabzon 2. Ağır Ceza Mahkemesinde 6136 SKM kapsamında dosyasında avukatlığını yapmıştım. Yaklaşık 1 yıl önce dosyası sonuçlanınca avukatlığını bıraktım. Bu vesile ile kendisini tanırım. Numarası rehberimde ‘Selahattin Yılmaz’ olarak kayıtlıdır. Kendisi ile en son yaklaşık 2 hafta önce telefonla görüştüm. Kendisi bana beraber oturduğumuz esnada çekilen bir fotoğrafımızın medyada çıktığına dair bana mesaj attı, bu vesile ile görüştüm. Daha sonra telefonla görüştüğümüzde Selahattin Yılmaz bana kendisinin Samsun’a bir düğüne gittiğini, yolda olduğunu, Ankara’ya döndüğünde görüşeceğimizi söyledi. Bir gün sonra kendisi tekrar beni aradı akşam Ankara’ya Sheraton Oteli’nin sahibinin geleceğini onunla beni tanıştırmak istediğini ya da hatırladığım kadarıyla kendisinin benimle tanışmak istediğini söyledi. Ben ticaret hukuku ve turizm hukuku alanında başka otellerin proje ve farklı konularına baktığımı bildiği için Sheraton otelin sahibi ismini Onur olarak hatırladığım kişi ile Selahattin Yılmaz ait Wolf Kafe isimli işyerinde görüştüm. Görüşme esnasında Selahattin Yılmaz vardı fakat biz genellikle Onur Bey ile ticaret hukuku üzerine ve yaptığı işler ile ilgili konuştuk. Vaktin geç olması sebebiyle ben onun numarasını o da benim numaramı rehberine kaydetti. Bu görüşmeden başka tam hatırlamamakla birlikte 5-6 ay kadar önce Selahattin Yılmaz beni arayarak eski Jandarma Genel Komutanı Arif Çetin Paşa ile beraber yemek yiyeceklerini söyledi, o dönem işlerim yoğun olmasına rağmen Arif Çetin Paşa’ya ayıp olmamasına adına yemeğe katıldım. Üçümüz beraber yemek yedik. Son görüşmelerimiz bu şekilde diye hatırlıyorum. Selahattin Yılmaz ile aramda herhangi bir ticari ilişki, alacak verecek söz konusu değildir. Ben Selahattin Yılmaz’a ait sadece kafesini bilirim. Bunun haricinde herhangi bir işletmesini veya ofisini bilmem. Selahattin Yılmaz ile onun yaptığı işlerle alakalı konuşmuşluğumuz bile yoktur. Aramızda herhangi bir husumette bulunmamaktadır. Aramızda düzeyli ve ölçülü bir ilişki vardır.” .

'AZİZ İHSAN AKTAŞ’IN SUİKAST İDDİASININ BENİMLE ALAKASI YOK'

Aziz İhsan Aktaş’ı tanıyıp tanımadığı sorulan Seyhan, kendisini İBB ve sonrasında haberlere yansıyan Selahattin Yılmaz dosyalarından dolayı duyduğunu onun dışında bir tanışıklığının olmadığını aktardı.

Aziz İhsan Aktaş’ın suikast iddialarına ise, “Bahse konu ifade içeriğinde belirtilen hususlar ile ilgili benim kesinlikle alakam yoktur. Ben yaşam tarzı olarakta genellikle bulunduğum sohbetlerde seviyeli ve entelektüel şekilde sohbetler ederim. Bu tarz insanlarla muhattap olurum. Bu tarz birisinin tehdit edilmesi ya da zarar verilmesi konuları benim yaşam alanıma terstir. Oldu ki tesadüfi olarak böyle bir şey duysam dahi ciddiyetini anladığım takdirde yetkili merciilere şifai olarakta olsa bilgi veririm. Aynı şekilde ilerleyen zamanlarda böyle bir şeyi duysam yine bilgi veririm. Bahse konu Aziz İhsan Aktaş isimli müşteki şahsın ifadesinde belirttiği hususların benimle alakası yoktur. Selahattin Yılmaz isimli şahısla böyle bir olayla alakalı da görüşmedim, herhangi bir sohbetimiz olmamıştır” sözleriyle cevap verdi.

'TEKNİK KONULARI BİLMEM MÜMKÜN DEĞİL'

İsmet Sayhan’a Makine Kimya Endüstrisi Hukuk Direktörlüğü ve Yönetim Kurulu Başkanlığı yaptığı dönemde edindiği bilgileri öğrenmek için kimsenin kendisiyle iletişime geçip geçmediği soruldu.

Sayhan bu soruya şu şekilde yanıt verdi: “Benimle hiç kimse görev yaptığım dönemde herhangi bir bilgi için irtibata geçmedi zaten Eylül-Aralık arasında 3 ay kadar kısa bir dönem görev yaptım. Bu dönem büyük çoğunlukla şirketin organlarının yapılanması yönetim kurulu komitelerinin oluşturulması iç yönerge değiştirilmesi gibi uzmanlık alanım olan şirketler hukuku ile ilgili çalışmalar ile geçti. Aynı dönem içerisinde Saha İstanbul Fuarı vardı. 15-20 günlük kısmı bu fuar ile ilgili geçti. Dolayısıyla bu kısa dönemde de benimle herhangi bir irtibat, ilişki kurmak isteyen şirket kişi ya da kurum olmadı. Şirket ile ilgili özellikle teknik konularda bir vukufiyetimde olmadı. Ben teknik konular içeren mesela bir mühimmatın nasıl yapıldığını bilmem. Buna vakıf olmam da bu süre zarfında hem de teknik olarak mümkün değildir. Ağustos ayının başından itibaren hakkımda başını FETÖ’cü Terörist Cevheri Güven’in çektiği bir karalama ve iftira kampanyası oluştu. Bunun bir kumpas olduğunu düşünüyorum.”

'ENDÜSTRİYEL CASUSLUK İBARESİ HUKUKİ BİR KAVRAM DEĞİL'

MKE yöneticisi olduğu dönemde kamu kurumlarından özel sektöre geçişlerle ilgili bilgisi olup olmadığı sorulan Sayhan, “Öncelikle belirtmek isterim ki Makine Kimya Endüstrisi Kurumu’nda Ağustos 2024 tarihinde yönetim boşluğu oluşması sebebiyle geçici süreyle bakanımızın isteğiyle yeni bir yönetim oluşana kadar 3 aylık kısa bir Yönetim Kurulu Başkanlığı yaptım. Savunma Sanayi Sektörüyle daha öncesinde herhangi bir özel bilgi ve hâkimiyetim bulunmamaktadır. Soru ile ilgili olarak ise gerek görev yaptığım dönemde gerek öncesinde ve sonrasında kamu kurumlarından özel sektöre geçişlerle ilgili çok genel herkesin bilebileceği personel geçişleri olduğunu bilirim. Bundan başka özel bir bilgim ve vukufiyetim yoktur.” dedi.

Kadro transferi ile birlikte gizli bilgi ve ticari sırlarında transfer edildiği ve bazı firmaların bu bilgileri kullanarak haksız rekabette bulunduğu buna bağlı olarak “endüstriyel casusluk” yapıldığı iddialarına ise, “MKE’de gerek hukuk direktörü gerekse Yönetim Kurulu Başkanı olarak görev yaptığım toplam 9 aylık dönemde, genel olarak Savunma Sanayinde sınai hakların ihlal edilebildiğini, hatta tersine mühendislik diye ifade edilen şekilde sistem taklitlerinin yapılabildiğini müşaade ettim. Bu konuda MKE’nin sınai haklarının ihlal edildiği önemli davalar devam etmekteydi. Böyle bir durumu gördüğüm için şirketler hukuku uzmanlığım sebebiyle Yönetim Kurulu altında sınai hakların tespiti ve tescili sağlama amacıyla bir komite oluşturduk. Soruyla ilgili olarak sınai hak ihlalleri esas olarak sınai hakların korunması ile ilgili mevzuat kapsamında korunur. Haksız rekabet oluşturan durumlar söz konusu olabilir ancak endüstriyel casusluk ibaresi hukuki bir kavram değildir. Ticari sırlar konusu ise sınai haklardan farklı ve kanunen ticari sır olarak kabul edilmiş hususlarla ilgilidir. Her bir husus ilgili kanunda korunmuş ve yaptırımları belirlenmiştir" ifadelerini kullandı.

Kaynak: DHA

Etiketler
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı