'İklim Yasası Şirketlerin Egemenliğini Sağlıyor'

Büyük Menderes İnisiyatifi, ‘süper izin yasası’ olarak bilinen ve ormanlık alanları tehdit eden iklim yasasına ilişkin basın açıklaması gerçekleştirdi. İklim kanununun sermaye çıkarına hazırlandığını belirtilen açıklamada “Kanunun hiç bir maddesi kabul edilemez. Kendimiz için ve hatta yasayı savunanlara rağmen onlar için ve çocuklarımızın geleceği için geçit vermeyeceğiz” dendi.

A⁺ Yazı Boyutunu Büyüt A^- Yazı Boyutunu Küçült

Ormanlık alanları, zeytinlikleri ve doğal zenginlikleri maden alanına çevirecek olan ‘süper izin’ olarak da bilinen iklim yasasına karşı Büyük Menderes İnisiyatifi basın açıklaması gerçekleştirdi. Açıklamada iklim yasasının sermaye sınıfının çıkarlarına yönelik hazırlandığı vurgulanırken iklim kanunu şöyle tarif edildi: “Karbon emisyonunun zararı ve yol açtığı tahribat ile ilgili sorunları çözme adı altında ama asla halkın yararına olmayan şirketlerin egemenliğini sağlıyor.”

Torba yasanın anayasaya aykırı olduğu aktarılan açıklamada “Yaşam alanlarımıza, tarım alanlarımıza, doğal varlıklarımızın tamamına, suyumuza, toprağımıza, zeytinliklerimize ve en önemlisi küçük üreticilerin bağımsızlığına karşı planlanmış bir toprak gaspı yasasıdır” ifadeleri kullanıldı.

‘KASITLI YANGINLAR GÖZARDI EDİLEMEZ’

Orman yangınlarına da değinilen açıklamada şu ifadeler yer aldı: “Son 1 haftada İzmir'de, Sakarya'da, Hatay'da, Bilecik'te, Manisa'da, İstanbul'da ve Bursa'da olmak üzere Türkiye genelinde toplan 624 adet yangın meydana geldi. Binlerce ağaç çığlık çığlığa yok oldu, binlerce kuş karınca böcek kaplumbağa hayatını kaybetti, Hem de kendilerine ait olmayan bir savaşta sadece orda var oldukları için. Birilerinin rantı için yok oldular. Elektrik dağıtım ağı ve şirketlerin özelleştirilmesi bu yangınlarda ana sebeplerden birisidir. Aynı şekilde toprakları ranta açmak için kasıtlı yapılan yangınlar göz ardı edilemez. Buna karşılık müdahalelerin tam bir keşmekeşlik ve atalet içerisinde olduğunu hep birlikte televizyonlardan izledik ve gördük.”

‘BU DÜNYA HEPİMİZİN’

Açıklamada son olarak “Yangında depremde ölmenin kader olmadığını biliyoruz. Onca yangından sonra uçaklarımız olsa da idi o canlıların kurtulacağını bildiğimiz gibi. Başka bir dünya yok. Bize emanet edilen bu yaşamda hem kendimiz hem de bizden sonrakiler için iyi bir dünya bırakmak zorundayız. Buradan sesleniyoruz. Yaşam hakkımızdan elinizi çekin. Bu dünya hepimizin” ifadelerine yer verildi.