Kadıköy'ün Yeni Cazibe Merkezinde 'Deli Deli'... Ekmeği Milano'dan, Ruhu Anadolu'dan
İstanbul’un hareketli gastronomi dünyasına son dönemde yeni bir mekân daha eklendi. Haziran ayında Söğütlüçeşme’nin yeni cazibe merkezi Terminal Kadıköy’de kapılarını açan Deli Deli, hem lezzetleriyle hem de atmosferiyle dikkat çekiyor.

Geçtiğimiz günlerde burayı ziyaret etme şansım oldu.
Mekânın enerjisi, sunulan tatlar ve özenli detaylar beni fazlasıyla etkiledi.
Terminal Kadıköy’ün canlı ruhuyla harmanlanan bu mekân, İstanbul’un gastronomi sahnesine güzel bir renk katıyor.
Deli Deli Terminal’e adım attığımda, gözüme ilk çarpan şey dekorasyon oldu.
Mekân ahşap ağırlıklı ama modern çizgilerin de hâkim olduğu tasarımıyla sıcak bir ambiyans sunuyor.
Tavandan sarkan bakır tencereler ve tavalar ortama rustik bir şıklık katmış.

Raflarda dizili kavanozlarda renk renk reçeller, turşular ve baharatlar, adeta bir mutfak müzesini andırıyor.
Mekânın önündeki geniş çimenlik alan adeta kendinizi evinizin bahçesinde hissettiriyor.
Deli Deli’nin arkasında Türk gastronomisinin önemli isimlerinden Adnan Şahin ve ülkemizin önde gelen şeflerinden eşi Deniz Şahin var.
Her ikisinin de Türk mutfağına olan tutkusu, bu mekânda kendini açıkça gösteriyor.
Sahip oldukları vizyon ve gastronomiye bakış açıları Deli Deli’yi sadece bir restoran olmaktan çıkarıp bir deneyim alanına dönüştürmüş.
Her ikisinin de bugüne kadar açtıkları işletmelerin Türk gastronomisine katkısı, özellikle yerel malzemeleri öne çıkararak modern bir bakış açısı getirmesiyle her türlü övgüyü hak ediyor.
Deli Deli’nin mutfağının başında ise araştırmacı kişiliği ve gastronomiye olan saygısı ile dikkat çeken Executive Chef Nizar Alazi var.
Yurt içi ve dışındaki başarıları ile öne çıkan Nizar Şef’in dokunuşlarıyla yaratılan menünün selektif yapısına rağmen sahip olduğu derinlik ve özen hemen fark ediliyor.

Özellikle sandviç ekmeklerine özel bir parantez açmak istiyorum.
Farklı bir ekmek kullanmak isteyen Adana ve Deniz Şahin bugün kullanılan ekmeği bulmak için neredeyse şehir şehir, fırın fırın gezmişler ve aradıklarını Milano’da bulmuşlar.
Deli Deli’nin birbirinde lezzetli sandviçlerinin lezzet sırrında bu ekmeğin büyük rolü var.
Her lokmada malzemenin kalitesi kendini belli ediyor.

Tahta sunumları ise adeta bir şöleni andırıyor.
Peynirler, kuru meyveler ve zeytinyağlı lezzetlerle dolu bu tahtalar, paylaşmak için ideal.
Menüdeki her detayın düşünülmüş olması, lezzetlerin yanında sunumun da önemsenmesi burayı ayrıcalıklı kılıyor.
Deli Deli’de yediğim her bir lokmada farklı bir hikâye yakaladım.

Değişen dünyamızda bulmakta zorlandığım lezzetleri damağımda hissetmek beni fazlasıyla mutlu etti.
Hatta çocukluğuma bile götürdü.
Mesela çocukluk yıllarımın damak hafızama kazınan tatlılardan bir olan “Peche Melba”yı yerken adeta kendimden geçtim ve kesinlikle son yıllarda yediğim en iyi örneklerden biriydi.
Nizar Şefin maharetli ellerinden çıkan poşe şeftalinin el yapımı vanilyalı dondurma ve ahududu ile uyumunun mükemmel olduğunu söyleyebilirim.
Kremsi dokusu ve sahip olduğu tüm notalarla damağımda hoş olduğu kadar unutulmaz da olan bir iz bıraktı.
Terminal Kadıköy giderek İstanbul’un en hareketli noktalarından birine dönüşüyor.
Deli Deli’nin de bu hareketliliğin merkezinde lezzetli bir mola vermek ve günün yorgunluğunu atmak için ideal bir durak olduğunu düşünüyorum.