Türkiye'de de ''Mani Pulite'' operasyonu şarttır…

Tam 30 yıl önce 1992 yılında Avrupa'nın ekonomisi en güçlü ülkelerinden olan İtalya'da ortaya atılan "yolsuzluk" iddiaları ayyuka çıkmıştı. Bugünlerde...

Tam 30 yıl önce 1992 yılında Avrupa'nın ekonomisi en güçlü ülkelerinden olan İtalya'da ortaya atılan "yolsuzluk" iddiaları ayyuka çıkmıştı.

Bugünlerde Türkiye'de medyada yer alan iddialar İtalya'da;

*İktidar partisini de,

*Siyasi partileri de,

*Başbakan ve bakanları da,

*Milletvekillerini de,

*İş insanlarını da,

*Dev şirketleri de,

*Dernek ve vakıfları da,

*Devlet bürokratlarını da,

*Ve elbette mafyayı da kapsıyordu…

Yolsuzluk ve rüşvet iddialarının ardı arkası kesilmiyordu.

İtalya'da bu büyük kirlilik yaşanırken kirlenmeyen, tertemiz kalan, siyasilere boyun eğmeyen 3 kahraman savcı ortaya çıktı.

*Pier Camillo Davigo,

*Gherardo Colombo ,

*Antonio Di Pietro…

Pietro önderliğinde 3 savcı medyada yer alan tüm iddialar hakkında şu ad verilen soruşturmaları başlattılar:

-Mani Pulite…

Türkçesi;

-Temiz Eller…

Bilirsiniz;

Dünyanın eli en kanlı mafya örgütleri İtalyan kökenlidir ve sadece İtalya'da değil Amerika'da dahi yasa dışı faaliyetleri ile tanınmaktadır.

Pietro, Davigo ve Colombo;

Mafya tarafından ölüm tehditleri aldılar,

Siyasi partilerin baskıları ile karşılaştılar,

İş insanları çok sert tepki gösterdiler,

Bürokratlar hop oturup hop kalktılar,

Rüşvet ve yolsuzluk iddialarını yalanlamaya başladılar.

Peki, medya ne yaptı?

-Temiz Eller operasyonuna özgür İtalyan medyası çok büyük destek verdi.

Allah'ı var İtalya medyası ise tüm özgürlüğü ile devreye girdi.

Siyasi baskılara kulak asmadı, 3 savcının soruşturmalarını destekledi.

Medyanın bu desteğine İtalyan halkı da çok büyük destek verdi, sokaklara döküldü, pankartlarla, sloganlarla 3 savcıyı yalnız bırakmadılar.

3 savcı; Pietro, Davigo ve Colombo İtalyan halkının gözünde birer kahraman ilan edildiler ve dünyada özellikle yolsuzluk ve rüşvet yaşanan ülkelere de örnek oldular.

Mani Pulite yani Temiz Eller;

-1992'de İtalya'da siyasi yolsuzluklarla ilgili ulusal çapta yapılan bir yargı soruşturması oldu.

Operasyon sonucunda;

İtalya'da "Birinci Cumhuriyet" denilen dönem sona erdi.

Birçok siyasi partinin ortadan kalkmasına neden oldu.

Bazı siyasetçiler ve iş insanları, suçları ortaya çıktıktan sonra intihar ettiler.

Banka hesapları olan 5,000 kişi soruşturmaya dahil edildi.

İtalyan Parlamentosundaki 600 milletvekilinin 400'ü hakkında iddianame düzenlendi.

Yolsuzluk suçlamalarından dolayı 400'den fazla şehir ve belediye meclisi feshedildi.

Büyük devlet sözleşmeleri için teklif veren İtalyan ve yabancı şirketler soruşturuldu.

Savcılar yıllık olarak ödenen inanılmaz rüşvet tutarını şöyle açıkladılar:

-4 milyar dolar

-Yani: 74 milyar Türk lirası…

1992 yılında Milano'nun yasaları tüm siyasi baskılara ve mafyanın ölüm tehditlerine rağmen korkusuz ve gözü pek 3 savcısı tarafından başlatılan Temiz Eller operasyonu tüm ülkeyi saran rüşvet ve yolsuzlukları tek tek ortaya çıkardı.

Dönemin Başbakanı Bettino Craxi ile bakanların kirli çamaşırları ortaya çıktı...

Toplam soruşturma sayısı 2 bin 563 oldu.

Bin 408 kişi hakkında mahkûmiyet kararı verildi.

İtalyan medyası bu yozlaşmış sistem için şu adı taktı:

-Tangentopoli-Telafi

Bu birleşik kelime şöyle oluştu:

-Tangente: Kamu işleri sözleşmeleri için verilen rüşvetler…

-Poli: Şehir…

Değerli okurlarım,

Temiz Eller savcıları ve aileleri dava sürecinde sürekli ölümle tehdit ediliyordu ancak;

Temiz Eller yargı operasyonu tamamlandı…

Bu kahraman 3 savcıdan; Pier Camillo Davigo istifa etti. Yargıtay'da pasif bir göreve getirildi.

Antonio Di Pietro'ya da çok büyük baskı vardı. O da savcılık görevini tamamladıktan sonra istifa etti.

Ancak Di Pietro kabuğuna çekilmedi.

"İtalya'nın Değerleri" adında bir parti kurdu.

Yüksek oy aldı, parlamentoya girdi ve bakan bile oldu…

Değerli okurlarım;

20 yıldır AKP döneminde yaşanan;

-4 bakanın rüşvet aldıkları iddiaları,

-Tapelere de geçen sıfırlamalar,

-17 Aralık soruşturmaları,

-Halkbank Genel Müdürü Süleyman Aslan'ın ayakkabı kutularında stokladığı dolarları, Euroları,

-Reza Zarrab skandalı,

-Sedat Peker iddiaları,

-Dr. Turhan Çömez'in açıkladığı bir bakanın rüşvet olayı,

-İhalesiz verilen devlet yatırımları,

-Kamu-Özel İş birliği (KÖİ) ile yapılan sözleşmelerdeki rantlar,

-Yandaş Medya patronları,

-Ruhsar Pekcan'ın görevi suistimal iddiaları,

-Dönemin AKP Genel Başkanı ve Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun açıkladığı şeffaflık paketine Erdoğan'ın, "Böyle giderse görev alacak il ve ilçe başkanı bulamazsınız" sözü…

-Gülen cemaatine AKP'liler tarafından toplanan ve bağışlanan paralar,

-FETO'culara parsel parsel dağıtılan rantlar,

-Tank-Palet skandalı,

-Cemaat ve tarikatlara devlet bütçesinden dağıtılan paralar,

-AKP'li belediyelerin ihaleleri,

-Saraylar için yapılan harcamalar,

-Araç ve bina kiralama ile satın almalardaki rantlar…

Hatırlayamadığım daha birçok konu hakkında adli soruşturmalar bağımsız ve tarafsız yargı tarafından yapılmalı…

Değerli okurlarım;

Yukarıdaki şu cümlem elbette dikkatinizi çekmiştir ama önemi nedeniyle tekrarlayayım:

-İtalya'da "Birinci Cumhuriyet" denilen dönem sona erdi.

Bugün AKP iktidarının yolsuzluk ve rüşvet iddiaları karşısında adım atılmamaktadır.

Cumhuriyet Savcılarının sessizliği de ortadadır.

Canım Türkiye'mde ne mutlu ki cumhuriyetimizin birinci 100 yılını 2023'te kutlayacağız.

13. Cumhurbaşkanına bugünden söylüyorum ki;

-Türkiye'de "Temiz Eller" operasyonu şarttır…

İnanıyorum, ki sizler de inanın Türkiye Cumhuriyeti Devleti;

-Cumhuriyetinin 2. Yüzyılına "tertemiz" girecektir…

Etiketler
Operasyon Türkiye