CHP Sözcüsü Faik Öztrak'tan Süleyman Soylu'ya çok sert sözler

CHP Sözcüsü Faik Öztrak, CHP Genel Merkezi'nde düzenlediği basın toplantısında İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'ya yüklendi.

CHP Sözcüsü Faik Öztrak'tan Süleyman Soylu'ya çok sert sözler

CHP Sözcüsü Faik Öztrak, CHP Genel Merkezi'nde basın açıklaması düzenliyor.

Faik Öztrak'ın açıklamalarından satır başları:

Büyükçekmece'de bizim geçersiz oyları tam olarak ortaya çıkarmaya vaktimiz olmadı diyor. Bu ne demek anlayamadım. Büyükçekmece'de bir adli olay var. Oradaki geçici görevli işçinin yapmış olduğu birtakım usulsüzlükler nedeniyle tutuklanması söz konusu. Ne zaman? 18 Ocak.

Seçmen listeleri ne zaman kesinleşti 31 Ocak. Seçim ne zaman yapıldı 31 Mart.

Zaman yetmedi ne demek? Anlaşılan Sayın Soylu hayali terörist listeleri peşinde koşarken sağı solu belediye meclis üyelerini, belediye başkanlarını teröristlikle suçlarken bu soruşturmayı yapmayı unutmuş. Nesine geç kaldınız? Biz geç kalmadık.

Biz buluyoruz da devlet bulamıyor mu? Siz neredeydiniz. Bizi cehaletle suçlayan Sayın Soylu, kendini bir bakıyorum konuşurken, İçişleri Bakanı değil de sanki mahkeme. O suçlu bu suçlu. Kimin suçlu olduğuna mahkemeler karar verir. www.gercekgundem.com 'un aktardığı toplantıda Faik Öztrak konuşmasını şöyle sürdürdü: Siz sadece zanlı yakalarsınız, onun suçlu olup olmadığına karar verecek olan mahkemelerdir. Sayın soylu'nun kullanmış olduğu dile bakıyorum. Gerçekten devlet falan bunların hiçbirini bilmiyor.

Yok burada taşıma seçmen var, yığma seçmen var. biz bunu tespit edemedik, bu saatten sonra bakacağız deyip... İnsanlar korkuyor ne olursa olsun. Bu lafım polislere değil. Polislerimiz güvenliği sağlamak için canla başla çalışıyor.

Ama başlarında bir Bakan var. Atanmış bir bakan. Polisleri resmen siyasete alet ediyor.

Bugün, seçim daha sonuçlanmamış birçok yerde sayım yapılıyor. Büyükçekmece'de soruyorsunuz, "Siz burada mısınız, burada mı yaşıyorsunuz?" diye. Bu ne ya?

SEÇİM AKŞAMI NE KONUŞTUNUZ?

Seçim akşamı Dolmabahçe'de AKP Genel Başkanı olan Cumhurbaşkanı'nın başkanlığında AKP'nin İBB Başkan adayıyla ne konuştunuz? "E biz konuşuruz" "E biz konuşuruz abimiz" Devlette böyle bir üslup yok.

SOYLU'YA: SEN DEVLET MEMURUSUNUZ!

Efendim ben İçişleri Bakanıyım, Adın İçişleri Bakanı ama o 24 Haziran'da kurulan tek kişi parti devletinde sen devlet memurusun. Demirel'in bir lafı var; "Dünün güneşiyle bugünün çamaşırını kurutamazsınız." Diyor ki İçişleri Bakanıyla, Adalet bakanı görevlerini layıkıyla yapamıyorsa istifa etmelidir. Evet etmelidir.

Oylar sayılırken Adalet Bakanlığı'nın araştırma başlatması, polislerin seçim kurullarında gezinmeye başlaması, yine İçişleri Bakanlığı müfettişlerinin Büyükçekmece'de görülmesi. Polislerin ev ev dolaşmaya başlaması. Bunların hepsi hem İçişleri Bakanı'nın hem Adalet Bakanı'nın usulsüz olarak ellerini çuvala soktuklarının göstergesidir. İstifa etmelidir. Böyle seçim olmaz, böyle seçim güvenliği olmaz.

Seçimin güvenliğinden sorumlu olan devlet memurları, seçim sonuçlarını değiştiriyor, baskı yapıyor izlenimi veriyorlar. Bu Türkiye'ye yakışmayan bir görüntüdür. Vakt-i zamanında Üsküdar'da Çatalca'da partimiz taşıma seçmen tespit etti. İtirazlarda bulunduk, il seçim kurulları reddetti. Yani bunlar oluyor.

Şimdi buradan seçimleri iptal ettirmeye dönük bir organizasyon, organize suç çıkarmaya çalışacaksınız. kusura bakmayın bu olmaz. Kazandığımız seçimleri çaldırmayacağız.

Son olarak Sayın Soylu, bilmem hangi engin tecrübesiyle ama, sayın genel başkanımıza ve bana devleti, siyaseti öğretmeye kalkıyor. Hasbelkader biz siyasette bulunmuşuz. Sayın Soylu, biz devletin içinde en şerefli kariyerlerden geliyoruz. Bizler, genel başkanımız hesap uzmanlığı yapmış, genel müdürlük, müsteşarlık yapmış. Ben de aynı kariyerlerden geçtim. Bugün de siyaset yapıyorum. Ama ben siyaseti bugün yapmıyorum Sayın Soylu. Siz diyorsunuz ya "Ben babamın elinden tutup seçim sandıklarına gitmiştim." Sizinle belki yarışamam ama ben doğduğumda benim babam 1954 yılında seçim meydanlarındaydı. Benim doğumuma yetişememişti. O gün bugündür benim evimde siyaset konuşulur.

Açık söyleyeyim, sizinki elleri iş üzerinde yakalanmış suçluların telaşıdır. Bizler öyle bir kültürden geliyoruz ki, bizim için milletimizin çıkarları, devletimizin bekası, siyasi çıkarlarımızın önünde gelir. Sayın Soylu bu arada beka ne oldu? Hangi cami avlusunda unuttunuz? Nerede bu beka meselesi?

Benim yine ilk hatırladığım seçim de 1961 yılında babamın girdiği seçimdir. Ben daha öncesini de hatırlarım Sayın Soylu. Babamın seçim gezilerine gidip de eve dönmediği, gözaltına alınmış dediği günleri hatırlarım. Biz böyle günlerden geldik.

EKREM İMAMOĞLU 14 BİN 347 OYLA ÖNDE

Sayın Ekrem İmamoğlu'nun 14 bin 347 oyla önde olduğunu belirtmek isterim. Herkese de şunu söylemek isterim. İmamoğlu 1 Nisan'da seçimi kaznamıştı, bugünde İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı'dır. Bunu hazmedeceksiniz.

Bugün Sayın Soylu'nun yapmış olduğu konuşmayı bir İçişleri bakanına yakıştıramadım. Siysette tek bir sorumlu vardır o da AKP Genel başkanı olan cumhurbaşkanıdır.

Kendisi atanmış bir memurdur. Kendisi çıkıp diyor ki "benim siyasi bir kariyerim var." Yani üzülerek ifade ediyorum, kendisi siyasi kimliğini reddetmiş, kaybetmiş bir insan. Tavsiye ediyorum bir dönsün hatırlasın. Bugün kendisini içişleri bakanı yapan kişiye bu partiye geçmeden önce neler söylemiş? İbretlik bir durum.

Etiketler
Faik Öztrak Süleyman Soylu