Gazeteci Çağdaş Erdoğan hakkında flaş karar

“MİT sosyal tesislerinin fotoğraflarını çektiği” iddiasıyla 6 aydır tutuklu olan fotoğrafçı Çağdaş Erdoğan yargılandığı davanın ilk duruşmasında tahliye edildi.

Gazeteci Çağdaş Erdoğan hakkında flaş karar

Kadıköy’de “MİT sosyal tesislerinin fotoğraflarını çektiği” iddiasıyla gözaltına alınan ve 13 Eylül’de tutuklanan gazeteci ve fotoğrafçı Çağdaş Erdoğan’ın yargılandığı davanın ilk duruşması İstanbul 33. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü.

“Örgüt üyeliği” ve “örgüt propagandası” iddiasıyla 6 aydır tutuklu olan Erdoğan’ın tahliyesine karar verilirken, bir sonraki duruşma 1 Haziran’a ertelendi.

“Çıplak aramaya maruz kaldım, ajanlık dayatıldı”

Gazete Karınca’da yer alan habere göre savunmasında gözaltında yaşadığı hak ihlallerine değinen Erdoğan şunları söyledi:

Moda sahili, Kalamış Parkı civarında MİT’e ait olduğu söylenen ‘görünmez’ binanın fotoğrafını çektiğim için gözaltına alındım. Kadıköy Rıhtım Karakolu’nda 4 polisin fiziki zorlaması ile çırılçıplak soyulup arandım. Ardından götürüldüğüm Vatan Emniyet Müdürlüğü’nde 12 gün boyunca zorla IŞİD sanıkları ile birlikte tutuldum. Gözaltı sürecimin ikinci günü MİT görevlisi olduğunu söyleyen 2 kişi tarafından haber kaynaklarıma ilişkin ajanlık dayatmasına maruz kaldım.

Anayasal hakkı olan “haber kaynağını koruma hakkını” kullandığı için tutuklu olduğunu belirten Erdoğan, AP, AFP, Getty Images gibi birçok uluslararası ajans için çektiği fotoğrafların dosyaya delil olarak girdiğini söyledi.

İddianamede kendisinin “keşif için fotoğraf çektiği” ifadesinin kullanıldığını hatırlatan Erdoğan, bu iddiaya “Çağdışı bir iddia. 21. yüzyılda yaşıyoruz. İnternetten istediğiniz bölgenin uzay haritasını bulmak mümkün” diyerek tepki gösterdi.

“İddianame gazetecilik mesleğini sorguluyor”

İddianamenin gazetecilik mesleğini sorgulamaya çalıştığını belirten Erdoğan, savunmasında devamla şu ifadeleri kullandı:

İddianame profesyonel amaçla kullandığım web sitem ve sosyal medya hesaplarımda bulunan çalışmalarımı delil olarak gösteriyor. ‘Örgüt propagandası’ olarak gösterilen paylaşımlarım New York Times, Guardian ve BBC’de yayımlanan fotoğraflarıma ait paylaşımlar. Fotoğraflar haber linki tıklanıp açıklaması okunmadan ‘örgüt propagandası’ olarak fezlekeye koyulmuş.

“Kültür Bakanlığı’nın açtığı sergi iddianameye suç olarak konulmuş”

CONTROL isimli belgesel projesinin fotoğraflarının da dosyaya delil olarak sunulduğunu ve bu fotoğrafların Başbakanlık Tanıtım Fonu ile çıkarılan ve “Yılın Basın Fotoğrafları-2016” seçkisinden oluşan albümde de yer aldığına dikkat çeken Erdoğan, şöyle devam etti:

Kültür Bakanlığı’nın açtığı sergi iddianameye suç olarak konulmuş. Kültür Bakanlığı ayrı, Adalet Bakanlığı ayrı devletlere mi ait? Kaldı ki bu fotoğraflarda suç olan ne? Bir sanat bülteninin iddianamede yer almasının mantığı nedir? Bu bile fezlekeyi hazırlayanların niyetini ortaya koyuyor. Burada sorgulanması gereken bir gazeteciyi çalıştığı konular üzerinden kimliklendirmenin yanlışlığıdır. İddianamenin mantığıyla 15 Temmuz demokrasi nöbetlerini fotoğrafladığım için AKP üyesi, 1 Mayıs’ı fotoğrafladığım için ise sol örgüt üyesi olmam gerekir. John Berger “suçların belgelenmesinden yalnızca suçlular rahatsız olurlar” der. Fotoğraflarımın rahatsızlık vermesi bundan mıdır?

Erdoğan savunmasının sonunda tahliyesini talep etti.

Tahliye kararı

Erdoğan’ın savunmasının ardından avukatların beyanlarına geçildi.

Mahkeme başkanı sık sık avukatların savunmalarına müdahale etti. Bunun üzerine avukat Cahit Kırkazak mahkeme başkanına, “Sayın hakim burası sınıf değil, siz de öğretmen değilsiniz. Bu şekilde azarlayamazsınız” dedi. Mahkeme başkanı ise müdahalesini, “Ben mahkeme başkanıyım, mahkeme düzenini sağlamak zorundayım” diye savundu.

Savcı, somut delillerin varlığına dayanarak Erdoğan’ın tutukluluk halinin devamını talep etti.

Ara kararını açıklayan Mahkeme ise Erdoğan’ın tahliyesine karar vererek bir sonraki duruşmayı 1 Haziran’a erteledi.

Etiketler
Tahliye