Kansere yakalanan Fulya Soybaş: Canlı yayının ortasında saçım elimde kaldı, o günün akşamı saçımı kazıttım

Meme kanserine yakalanan Hürriyet yazarı Fulya Soybaş, yaşadığı süreci anlattı.

Kansere yakalanan Fulya Soybaş: Canlı yayının ortasında saçım elimde kaldı, o günün akşamı saçımı kazıttım

Kansere yakalanan Fulya Soybaş, Hürriyet'teki bugünkü köşesinde yaşadığı süreci anlattı.

Soybaş, "Kemoterapinin yüzlerce yan etkisi var ve bir nevi ‘zehir’ ama faydalı zehir demek yanlış olmaz." ifadelerini kullandı.

Saçlarının dökülmesinin kendisini olumsuz etkilediğini söyleyen Soybaş, şunları yazdı:

Hele de yeni geliştirilen ilaçlar adeta mucize çünkü direkt tümör odaklı çalışıyor ve inanılmaz fayda sağlıyorlar. Ama birkaç şartla! Kemoterapi size inanılmaz bir yorgunluk veriyor. Bir hafta kafamı yastıktan kaldıramıyorum. Hijyene de ekstra dikkat gerekiyor. Bir de saçlarınız inanılmaz bir hızla dökülüyor, kelleşiyorsunuz. Kel halimi sevmiyor değilim ama bana başlarda daha az kadın hissettirdiği için ve bir de oğlum şok olmasın diye folligraft saç kullanmaya başladım. Bazı fotoğraflarda uzun saçlı halimi görmeniz bundan. Ne menem bir şey bu saç meselesi? Gelin anlatayım.

SAÇIMLA BÜYÜK VEDALAŞMA

Gerçekle ilk yüzleştiğimde, gazetecilik deneyimim sebebiyle de başıma az çok ne geleceğini pekâlâ biliyordum. Saçlarım bir noktada illa dökülecekti. Bu ne zaman olacaktı? Belli değildi. Neredeyse belime gelen saçlarımı, bir anda dökülmeye başlarlarsa, ‘şok’ olmayayım diye önceden gidip kısacık kestirdim. Bir nevi kendimi duruma alıştırma süreci yani.

Kansere yakalanan Fulya Soybaş: Canlı yayının ortasında saçım elimde kaldı, o günün akşamı saçımı kazıttım - Resim : 1

CANLI YAYINDA ELİMDE KALDI

SÜRECİ yaşayan bazı tanıdıklarım, kemoterapi sırasında saçlı deriye uygulanarak kafa derisini soğutan, ‘buz şapkası’ önerdi. Şapka damarların soğuğun etkisi ile kasılmasını sağlıyor, kemoterapi ilaçlarının saç foliküllerine ulaşmasını göreceli azaltıyor ve saçınız daha az, daha yavaş dökülüyor. Bir şeyin yavaş yavaş başıma gelmesi fikri beni ürküttü. Zaten dökülecekse ertelemenin ne anlamı vardı ki? O nedenle de istemedim ve tam da tahmin edildiği gibi ilk kemoterapiden yaklaşık 15 gün sonra saçım dökülmeye başladı. Hem ne dökülmek? Tararken elde kalan bir avuç saçtan bahsetmiyorum. Öbek öbek-parça parça düşmeye başladılar. Kalben şarkısında ‘Her yerde saç var’ diyor ya, o hesap işte! Hatta Hürriyet için moderatörlük yaptığım bir yayının tam ortasında kocaman bir parça, hem de hiç kafama dokunmamışken, pat diye masaya düşmüştü. O günün akşamı kazıttım saçımı.

Etiketler
Hürriyet Kanser