Özgür Özel’den Cumhurbaşkanı Erdoğan’a Anıtkabir Cevabı! 'Atatürk’ün Sözünün Doğrusunu Hatırlatayım...'

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Anıtkabir Özel Defteri’ne yazdıklarına yanıt verdi. “Ata’nın huzurunda söylenmez” diyerek eleştirisini Meclis’te dile getiren Özel, “Atatürk’ün partisine kayyum atamaya çalışana, partisi üzerinde hesap yapanlara o cümlenin doğrusunu hatırlatayım: Atatürk, ‘Benim iki büyük eserim var; biri Cumhuriyet, diğeri Cumhuriyet Halk Partisi’ demiştir” dedi.

Özgür Özel’den Cumhurbaşkanı Erdoğan’a Anıtkabir Cevabı! 'Atatürk’ün Sözünün Doğrusunu Hatırlatayım...'
A+ Yazı Boyutunu Büyüt A- Yazı Boyutunu Küçült

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, partisinin Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde (TBMM) düzenlenen grup toplantısında açıklamalarda bulundu. Sözlerinin başında Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucu lideri Mustafa Kemal Atatürk'ün ölümünün yıl dönümünde devlet erkanıyla birlikte Anıtkabir'i ziyaret ettiklerini hatırlatan ana muhalefet lideri, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın buradaki ifadelerine yanıt verdi.

Hatırlanacağı üzere Cumhurbaşkanı Erdoğan, Anıtkabir Özel Defteri'ne bu sene şunları yazmıştı:

"Aziz Atatürk, vefatınızın 87'nci yıl dönümünde zatıaliniz, İstiklal Harbimizi birlikte yürüttüğünüz silah arkadaşlarınızı ve yüzlerce yıldır vatan topraklarını kanlarıyla sulayan kahraman şehitlerimizi rahmetle yad ediyoruz. 'En büyük eserim' dediğiniz Türkiye Cumhuriyeti'ne tutkuyla sahip çıkıyor, ülkemizin her karışını yeni eserlerle nakış nakış işlemeye devam ediyoruz. (...)"

Özel'se bu sözlere 'düzeltme' ekledi:

"Sayın Erdoğan yazdı, bize okudu. Tabii orada Ata'nın huzurunda söylenmez. 'En büyük eserim dediğin Cumhuriyet'e sahip çıkacağız' diyor. Çok güzel. Atatürk'ün partisine kayyum atamaya çalışana, partisi üzerinde hesaplar yapana o cümlenin doğrusunu söyleyeyim. 'Benim iki büyük eserim var, bunlardan biri Cumhuriyet'se diğeri Cumhuriyet Halk Partisidir"

Özel'in konuşmasından öne çıkanlar şöyle:

"Ölümünden 87 sonra böyle bir sevgi boşuna değil. Bunu yaşamının her alanına dönüp baktığınızda görebilirsiniz. Ben son zamanlarda okuduğum bir anekdottan etkilendim. Bir gün Meclis'te bir milletvekili, İstanbul veya Ankara illerinden birine Atatürk'ün adının verilmesini önermiş. Bunu duyuyor Paşa; 'Bir ismin dillerde kalması için şehrin temellerine sığınmasına gerek yoktur. Eğer ben bir şey yapabildiysem milletin kalbine yazılarak anılmak isterim.' İşte milletin kalbine yazıldığının en iyi göstergesi.

'O CÜMLENİN DOĞRUSUNU SÖYLEYEYİM'

Dün Sayın Erdoğan başkanlığındaki devlet erkanıyla Ata'nın huzurundaydık. Sonra hep birlikte Misak-ı Milli kulesine geçtik. Sayın Erdoğan yazdı, bize okudu. Tabii orada Ata'nın huzurunda söylenmez.

'En büyük eserim dediğin Cumhuriyet'e sahip çıkacağız' diyor. Çok güzel. Atatürk'ün partisine kayyum atamaya çalışana, partisi üzerinde hesaplar yapana o cümlenin doğrusunu söyleyeyim. 'Benim iki büyük eserim var, bunlardan biri cumhuriyetse diğeri Cumhuriyet Halk Partisi.'

'BU DÖRDÜ HARİÇ ENFLASYONDA ZİRVEDEYİZ'

Konuşmamın sonunda söyleyeceğim. Önümüzdeki dönemde sadece sorunları değil, çözümleri duyacağınız çok bambaşka bir sürecin de içine giriyoruz. Ama 2018'den bu yana kronik hale gelen bir ekonomik kriz yaşıyoruz. Sayın Erdoğan'ın şanla şerefle bitirdik dediği 23 yıla ilişkin geçen hafta madalyalarını takmıştık hatırlıyorsunuz. Beşi bir yerde. Kısaca hatırlayalım. Yoksullukta Avrupa birinciliği madalyası, işsizlikte Avrupa birinciliği madalyası, gelir adaletsizliğinde Avrupa birinciliği madalyası, yüksek faizde Avrupa birinciliği dünya ikinciliği madalyası, enflasyonda Avrupa birinciliği, dünya 5inciliği madalyası. Şimdi 6. madalyayı kazandılar.

'GIDA ENFLASYONU EN YÜKSEK 5. ÜLKE TÜRKİYE'

Onu da 5i bir yerdenin yanına 6. madalyayı takmak lazım. Gıda enflasyonunda Avrupa'da 1inci, dünyada 5inci. Dünyada 200'ün üzerinde ülke var. Kiminin adını bilmiyorsun. Bunların dördü hariç geri kalanının da gıda enflasyonu bizden düşük. Bizi gıda enflasyonunda geçen 4 ülke. İran, Güney Sudan, Nikaragua ve Haiti.

Haiti ve Nikaragua'dan sonra gıda enflasyonu en yüksek 5. ülke Türkiye. Bizden düşük 200'ün üzerinde ülke var. Ve maalesef maalesef bu fotoğrafları partimizin grubumuzun fotoğrafçıları ikisini dün bizzat çekti.

'DÖNEM DEFOLU GIDA DÖNEMİ'

Dönem defolu gıda dönemi. Bakın şurada yazıyor. Çıkma sebze meyve 60 lira. Normalde 60 lira ve 200 lira arası olan şu 4 kasa 20-30 liraya alıyor. Adı çıkma sebze meyve satılıyor Ankara'da. Normal yufka 120 lirayla 140 lira, yırtık yufka 60 lira. Yırtık yufka satılıyor memlekette. Dün biz çektik. Tavuk eti 200 ve 250 lira, taşlık satıyor 50 lira. Tavuk boyun satıyor 75 lira. Tavuk boyun. Tavuk kesilir, taşlığıyla boynu atılır. Atılan taşlığı çorba yapsın diye garibana satıyorlar. Normal ekmek 15 lira bayat ekmek 8 lira Ankara'da.

'TAVUK KESİLİR BOYNU TAŞLIĞI İLE ATILIR, ŞİMDİ SATIYORLAR'

Normal yumurta 8 lira, kırık yumurta 4 lira. Ve normalde dana eti 900 lira, çorbalık kemik satılıyor memlekette 150 lira. İşte AK Parti'nin kara düzeni budur. Bir tarafta bir eli yağda, bir eli balda oturanlar en pahalı restoranlarda en pahalı hesapları ödeyip keyif çatanlar bir tarafta çorbalık kemik alanlar tavuk taşlıktan tavuk suyuna çorba yapmaya çalışanlar.

'SON GENEL SEÇİMİN FATURASI'

AK Parti'nin kara düzeni budur. Eninde sonunda bu düzen sonunu bulur. Cumhuriyet Halk Partisi gelir, AK Parti'nin kara düzeni değişir. Bir de vatandaşın farkında olması lazım. Her seçimin bir maliyeti bir faturası var. Bakın bu da son genel seçimin faturası.

Enflasyon Erdoğan seçildiğinden beri 30. ayın içindeyiz. Geçen ayın açıklanan enflasyonuyla 29 ayda enflasyon yüzde 163 arttı. Diyordu ya verin yetkiyi görün etkiyi. Enflasyonun belini biz kıracağız. Dezenflasyon süreci başladı devam ettireceğiz.

'YOKSULLUK SINIRINA YÜZDE 174 ZAM'

Gördük etkiyi yüzde 163. Politika faizi geldiği gün 8.5 bugün 39.5 artış yüzde 365. Açlık sınırı yetkiyi son aldığında 10.362 lira bugün 28.412 lira artış yüzde 174. Yoksulluk sınırı 33.700'den 92.547'ye çıkmış. Artış yüzde 174. Bunları CHP hesaplamıyor. Bunları TÜİK rakamlarına göre Türk iş hesaplıyor. Türk iş.

Ve asgari ücrete yapılan zam yoksulluk sınırı yüzde 174 atmış. Faizler yüzde 365 artmış. Ödenemeyen kredi kartına yüzde 95 faiz gelmiş. Bizim arkadaşlar geldikleri günden bugüne asgari ücrete yüzde 93 zam yapmış. Yoksulluk sınırı yüzde 174 zam tam yarısı.

'ECEVİT'İN DÖNEMİ OLSAYDI EMEKLİ ŞU AN 88 BİN LİRA MAAŞ ALACAKTI'

Maaşın alım gücünün yarısını çalıp kaçmışlar. Emekli maaşına yapılan zam yüzde 125 ama açlık sınırı yüzde 174 artmış. Açlık sınırı 28.000 olmuş emekli maaşı 16.000 lirada kalmış. İşçi ve emeklilere enflasyona hiç ezdirmedik diyorlardı.

Geçen sene dediler ya gerçekleşen değil hedeflenen enflasyona göre. Yani hedefi düşük koyuyor beceremiyor yüksek çıkıyor. Gerçekleşen enflasyona göre zam vereceğine beklentiye göre veriyor. Sadece onu yapmasaydı Türkiye'nin hesapladığı enflasyonu verseydi bugün emekli aylığı 20.000 lira, asgari ücret 30.000 lira olacaktı.

'EMEKLİ İNSANCA YAŞAM İSTİYOR'

Bugün asgari ücretliği 22.000 lirayla emekliyi 16.000 lirayla eziyorlar. Şimdi yaşam istiyor emekli. Emeklilerimiz diyor ki insanca bir yaşam istiyoruz diye. Ben emeklilere her meydanda soruyorum. Tayyip Bey de sağ olsun kızıyor.

Çıkmış diyor sarraf sarraf geziyor altın hesabı yapıyor diye. Bu emekli insanca yaşam istiyor diyenlere şunu sorayım, hatırlatayım. Tayyip Erdoğan 23 yıl önce geldi en düşük emekli maaşı 8 çeyrek altın alıyordu. 8. Doğru mu? Doğru. Şimdi en düşük emekli maaşı 16.000 lira çeyrek altın 11.000 lira. Ben bölüyorum çıkıyor 1,5 çeyrek altın. Emeklilere soruyorum altın hesabı şaşar mı şaşmaz. Tayyip Bey'e soruyorum. Geldiğinde 8 çeyrek altın alan bu emekli.

Hani diyorsun ya Ecevit'e her lafı ediyorsun. Ecevit'in son verdiği emekli maaşı 8 çeyrek altındı. Bugünkü parayla bugünkü çeyrek altın fiyatıyla 88.000 lira. Ecevit'in 88.000 lira verdiği emekliye 16.000 lira maaş verip bir de Ecevit'in arkasından rahmetlinin senelerce attılar tuttular. Yazıklar olsun bu vicdansızlığa. Müjdeler olsun emeklinin gelecekteki güzel günlerine.

TOPLU İĞNE TARTIŞMASI

Geçen gün diyor ki... Gençlerde her iki seçmenden birisi CHP'ye oy veriyor. Bunun farkında. Siz bilmezdiniz bizden önce şöyleydi böyleydi derken; '25 yıl geriye doğru gidelim bakalım, bizim dönemimize kadar toplu iğne üretiliyor muydu?' diyor.

Prompterdan okuyor ya millet sanıyor ki doğrudur. Hemen gittim kontrol ettim. Tayyip Bey bunu diyemez. Özal, Demirel de diyemez.

Bu lafı 1952 yılında Adnan Menderes söylemiş. 1951 yılında İstanbul'da toplu iğne fabrikası açılmış. CHP'liler de Rahmetli Menderes'e cevap vermişler; 'O fabrikanın temelleri bizim iktidarımızda atıldı.' O gün orada siyasette bu konuşulmuş. Sayın Erdoğan'ın doğmasına dört yıl var arkadaşlar o sene.

Bunun üzerinden 74 sene sonra toplu iğne yoktu diyor. Sadece şunu söyleyeyim kulakları çınlasın. Bir bütçe görüşmesiydi, ben grup başkanvekiliyim. Ortahisar Belediye Başkanımız Ahmet Kaya var. 'Ya benim elimde rulo var, atabilir miyim' dedi.

Ahmet döndü AK Parti'ye rulo attı. 'Bakın bunlar CHP döneminde yapılanlar' dedi. 25 metre rulo. AK Partililer dedi 'Ya bu ne?' Sonra Ahmet 'Bu da sizin sattıklarınız' deyip başka bir rulo attı. Ahmet becerir o işleri...

Kaynak: Haber Merkezi

Etiketler
CHP Özgür Özel