Sosyal medyadaki 'izolasyonlu sedye' görüntülerine ilişkin açıklama geldi

Sosyal medyada "İstanbul'da koronavirüs vakası görüldü" notuyla paylaşılan "izolasyonlu sedye" görüntüleri hakkıdna açıklama yapıldı.

Sosyal medyadaki 'izolasyonlu sedye' görüntülerine ilişkin açıklama geldi

Sosyal medyada "İstanbul'da koronavirüs vakası görüldü" notuyla paylaşılan "izolasyonlu sedye" görüntüleri hakkıdna açıklama yapıldı.

Görüntülerdeki kişinin umre dönüşü şüphe üzerine hastaneye götürüldüğü ve testlerinin negatif çıkınca taburcu edildiği belirtildi. Öte yandan yetkililer, bu kişinin izolasyonlu sedyeyle taşınmasının sadece önlem amaçlı olduğunu vurguladı.

Sakarya'da geçtiğimiz gün umre dönüşü şüphe üzerine tedavi altına alınan kişinin "izolasyonlu sedyeödeki görüntüleri İstanbul'da çekilmiş gibi "İstanbul'da koronavirüs vakası görüldü" notuyla sosyal medyada paylaşılıyor.

Sağlık Bakanlığı asılsız söylentilere karşı dikkatli olunması gerektiğini bildirdi. Bakanlık tarafından verilen bilgide, Umre dönüşü rahatsızlanan bir kişinin koronavirüs şüphesi nedeniyle "önlem amaçlı olarak" bu sedye ile Sakarya Üniversitesi Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne götürüldüğü ve yapılan testler sonrası hastada koronavirüs'e rastlanmadığı, hastanın taburcu edildiği vurgulandı. Sağlık Bakanlığı Türkiye'de henüz test sonucu pozitif çıkan bir koronavirüs vakasına rastlanmadığının altını çizdi.

"ENDİŞEYE KAPILMAYIN"

İstanbul Avrupa Bölgesi İl Ambulans Komuta Kontrol Merkezi Başhekimi Dr. Fatih Türkmen ise hastaların bu sedye ile taşınmasından dolayı vatandaşların endişe duymasına gerek olmadığını söyleyerek "Vatandaşlarımız şunu bilsin, vakaların bu sedye ile transfer edilmesi, kesin tanı aldığı anlamına gelmiyor. Gerçekten ciddi şüphe olan, teşhisi henüz netlik kazanmamış, bazı seçilmiş vaka gruplarında, sadece şu an gündemde olan hastalıklar da değil, başka bulaşıcı hastalıklar açısından da bu sedyeler ve izole giyinmiş ekiplerimiz kullanılabilir. Bu önlemler, vatandaşta kesin bir hastalık bulunduğu anlamına gelmiyor. Sadece vakaların transferi sırasında dış ortamdakileri olası bir riskten korumak için uygulanan bir prosedür. Çok tehlikeli bir durum, bir salgın, herhangi ölümcül bir hastalık var gibi endişelere kapılmasınlar" dedi.

'ŞÜPHELİ DURUMLARDA ÖNLEMLERİ EN ÜST DÜZEYDE TUTUYORUZ'

Sadece koronavirüs şüphesinde değil, herhangi bir bulaşıcı hastalık şüphesinde de bu ekipmanların kullanılabileceğine işaret eden Dr. Türkmen, "Bu imkanlarımızın olması vatandaşlarımız açısından gerçekten iyi bir şey. 112 olarak son dönemde bize de ihbarlar gelebiliyor. Örneğin yurt dışına gidip dönmüş bir vatandaşımız, bize ulaşıp şüpheli durumunu bildirebiliyor. Aynı şekilde başka benzer solunum yolunu ilgilendiren rahatsızlıklarıyla ilgili de vatandaşlarımız bizi arayabiliyor. Ekibimiz, bu bildirimlerin yönetimini profesyonel bir şekilde gerçekleştiriyor. Gerekli bilgileri alıyorlar ve şüpheli durumlarda ona göre bir organizasyon gerçekleştirip sürecin en doğru şekilde ilerlemesini sağlıyorlar. Hangi ekipmanın hangi durumlarda kullanılacağına da profesyonel ekiplerimiz hakim durumda" diye konuştu.

'VAKANIN NAKLİ BİTENE KADAR FERMUAR AÇILMAZ'

İlk kez dünyada Ebola salgını gündem olduğu sıralarda, ardından da MERS ve SARS salgınları sırasında kullanılmasıyla dikkat çeken 'negatif basınçlı izolasyon sedyesi'nin teknik özellikleri hakkında da bilgi veren Başhekim Dr. Türkmen, "Negatif basınçlı enfekte kontaminasyon hasta sedyesi adını verdiğimiz bu sistem, dış ortamdan izole edilmesi gereken vakalarda kullanılmak üzere tasarlanmıştır. Bu sedye kabaca üç parçadan oluşur. Her ambulansın sedyesiyle uyumlu bir şekilde kullanılabilir. İçerisine bir vaka yerleştirdiğimiz zaman, hastanın teneffüs ettiği hava, ekipmanın hepa-filtre sistemi çalıştırılarak süzülüyor ve akım cihazı yardımıyla dış ortama atılıyor. Böylece içeride bulunan hastada eğer bulaşıcı bir hastalık varsa hava yoluyla bunun dışarıya bulaşının önüne geçiliyor. Sedyenin çadır kısmı fermuarı sayesinde komple açılabiliyor. Vaka ve vaka için kullanılacak tüm ekipman ve malzeme tek seferde içeriye yerleştiriliyor. Fermuar kapatılıyor. Bu aşamadan sonra vaka ilgili merkeze ulaştırılana kadar katiyen fermuar açılmıyor. Sedye içerisindeyken hastaya bir müdahale yapılması gerekirse, değiştirilebilir eldiven aparatlı bölmelerinden ekibimiz müdahaleyi gerçekleştirebiliyor" dedi.

'SAĞLIK EKİBİ DE KORUYUCU EKİPMANLAR KULLANMAK ZORUNDA'

Bu özel sedye ile vaka taşınırken sağlık ekibinin de belli özellikleri bulunan ekipmanları kullanması gerektiğine değinen Türkmen, şu bilgileri verdi: "Sağlık personelimiz D tipi dediğimiz koruyucu tulum, koruyucu gözlük, N95 tipi maskeler ve eldivenleri kullanmak zorundalar. Bunlar tek kullanımlık malzemeler. Bir vaka taşındıktan sonra bu malzemeler tıbbi atık kutusuna atılıp imha ediliyor. Hastayı taşıdığımız ambulansımız da dezenfeksiyon usullerine göre dezenfekte edilerek daha sonraki normal hizmetlerini vermeye devam edebiliyor. Negatif basınçlı sedyenin bataryası 12 saat süreyle dış ortamda rahatlıkla çalışabiliyor. Ambulansın içerisinde de ambulans çalıştığı sürece enerji sıkıntısı yaşanmıyor Bu nedenle çok uzun soluklu seyahatlerde dahi kullanılabilen bir sistem bu."