İnsanların Tahrip Ettiği Eğrigöl Yaylası'nda Bu Yıl Çiçek Açmadı

Antalya'nın Gündoğmuş ilçesinde yer alan 2 bin 350 rakımlı Eğrigöl Yaylası, bu bahar, insan baskısı ve iklim değişikliği nedeniyle beklenen çiçeklenmeyi gerçekleştiremedi. Normalde rengarenk çiçeklerle bezeli bu bölge, bu yıl mangal atıkları, driftçilerin lastik izleri, çöp ve boş mermi kovanlarıyla dolmuş durumda. Eğrigöl, hem görsel güzellikleri hem de biyolojik çeşitliliği ile dikkat çeken bir alanken, son yıllarda yaşanan tahribatlar bölgenin doğal dengesini ciddi şekilde tehdit ediyor.

Toros Dağları’nın zirve köylerinden olan Eğrigöl, her yıl karla kapalı yolları nedeniyle sadece doğa yürüyüşçülerinin erişebildiği bir yerdi. Ancak bu yıl, karın olmaması ve çiçeklerin açmaması bölgedeki ekosistem için üzücü bir durum yaratmış durumda. Doğa gezgini Hasan Hüseyin Kahrıman, bu yıl çiçeklerin açmadığını ve göldeki kar seviyesinin yok denecek kadar az olduğunu belirterek, "Eğrigöl'de normalde bu dönemde karla kapalı olan yollar açılmaz, sadece fotoğrafçılar ve doğaseverler buraya ulaşabilirdi. Ancak bu sene hem kar yok hem de çiçekler maalesef açmamış." dedi.

Eğrigöl'ün eski hali

'ACİLEN MİLLİ PARK OLMALI'

Kahrıman, Eğrigöl’ün acilen korunması gerektiğini vurguladı. Eğrigöl'deki doğal dengenin bozulduğunu ve bu bölgenin bir milli park olmasının şart olduğunu ifade eden Kahrıman, şunları söyledi:

"Eğrigöl acil olarak milli park olmalı. Eğrigöl, tarihinin en kötü günlerini görüyor. Çiçeklerin göz kamaştırdığı göl kenarındaki alanlarda ateş yakılıyor, yakılan yerde bir daha uzun zaman hiçbir bitki bitmeyecek, çiçekler olmayacak. Göl kenarında silahlar atılıyor, gürültüden gölde yaşayan kuşlar tedirgin oluyor, yuvalarına giremiyor. Önceki yıllarda çayırlarda yapılan driftlerin arazideki yarası kapanmadan birkaç misliyle daha fazla araçla drift atılıyor. Göl kenarında lastik yakılmış. Piknikçilerin bazıları çöplerini olduğu gibi bırakıyor. 3 yıl öncesine kadar baharın çiçeklenme döneminde yolların kardan kapalı olması nedeniyle sadece doğaseverlerin yürüyerek gidip fotoğraf çektiği önemli yerdi. Buradaki çiçeklenmenin en önemli unsuru, koyun ve keçilerdi.

Drift ve mangal yapanlar, silah atanlar yüzünden bu hayvanlar da göle otlanmaya ve su içmeye yanaşamıyor. Dışkıları nedeniyle yıllardır gerçekleşen gübre etkisi, hayvanların bu alanı kullanamıyor olması nedeniyle yok edilmiş durumda. Yazın keçi, koyun göl kenarında olmazsa, çiçekler de olmayacaktır. Çiçeklerin oluşumu keçi, koyunun dışkıları sayesinde oluyor."

Yaban hayatı uzmanı Gökçe Coşkun, Eğrigöl’ün yalnızca görsel açıdan değil, aynı zamanda zengin ekosistemiyle de önemli olduğunu belirtti. Coşkun, bölgenin endemik Toros yer sincapları gibi nadir hayvan türlerine ev sahipliği yaptığını ve bu türlerin yuva yaptığı yerlerin korunması gerektiğini söyledi. Ayrıca, bölgedeki doğal dengeyi tehdit eden bilinçsiz ziyaretçilerin, Eğrigöl'ün ekosistemine büyük zarar verdiğini ve bu tür tahribatlara karşı caydırıcı önlemler alınması gerektiğini vurguladı.

Kaynak: DHA