Enflasyon Zamanlarında Yaşam Kılavuzu
İktisat, matematik ile ilgili zannedilse de aslında insan ile ilgilidir. İnsan davranışları ekonomiyi belirler. Ekonomi insan davranışlarını. Yani kuyruğunu yiyen yılan figürü gibi. İşte sizlere Türkiye’nin son 70 yılındaki tüm enflasyon ataklarını yaşamış birinden hayat pratikleri
Öncelikle, eğer geliriniz enflasyon oranında artıyor ise enflasyon sizi ilgilendiren bir durum değildir. Ancak sabit kalıyor ise sıkıntı. Bu yüzden sabit ücretliler bunalır.
Gelirini enflasyon oranında artırmak isteyen esnaf maliyetlerin yükselmesinin de etkisiyle fiyatlara yüklenir. Fiyatlar yükseldikçe alışveriş azalır.
Faiz arttığında yapılmak istenen, aslında parası olanların harcama yapmak yerine parasından para kazanmasının yolunu göstermektir. Parası olan harcamalarını kısıtlar, olmayan ise daha da kısıtlar. Gıda maddesi konusunda ise yapacak bir şey yoktur. Kısıtlanacak bir taraf da yoktur.
Buradaki önemli olan parası faiz alarak bollaşan insanların ne yapacağıdır. Çünkü ev ve araba alırlarsa fiyatlar yine yükselir.
Böyle durumlarda parası olup faize yatıranlara bir sözüm yok. Ancak farklı gerekçelerle borsaya girenleri uyarmak isterim. Faiz ve borsa birbirinin düşmanıdır. Faiz yükseldiğinde borsanın 3 saatlik yükselişe geçmesi, sonra da tepetaklak düşmesi sadece size gel gel yapmak içindir. Maalesef hep kazık yersiniz. Bir kez de kazık yediniz mi, bir daha kurtulamazsınız.
Enflasyon bittiğinde ise sizi bir başka sürpriz bekler. Mesela ev fiyatlarını aşırı artmış bulursunuz. Faizden gelen gelir fiyat artışını karşılayamaz. Bildiğin açıkta kalırsınız.
İyisi mi Türk halkının inanılmaz yeteneği ve süper gücünü harekete geçirin. Yani uyumlanın. Duruma uyum sağlayın. Kendinizi biraz rahat bırakın. Binlerce yıldır oluşan ulus-akraba kimliğinin ortaya çıkmasını bekleyin. Biz neler görmedik ki?