Mayıs Ayında Gezilebilecek 5 Şehir

Sıcakların tam bastırmadığı mayıs ayı ertelenmiş keşifler için doğru zaman olabilir. Doğayı dinlemek, huzur bulmak ve biraz da kültürel bir deneyim yaşamak için bu ay oldukça idealdir. Seyahat planı yapanlar için etraf kalabalıklaşmadan şimdi yola çıkma zamanı…

İlkbaharın en dengeli ve seyahat için en elverişli dönemi olan mayıs ayı, Türkiye’nin farklı bölgelerini keşfetmek isteyenler için önemli bir fırsat sunar. Sıcakların henüz artmadığı ve doğanın en canlı halinde olduğu mayıs ayında; kültürel, doğal ve tarihi değerleriyle öne çıkan pek çok şehir hem konforlu bir gezi hem de derinlemesine bir keşif imkânı sağlar.

İşte mayıs ayında gezebileceğiniz 5 destinasyon…

email [#52C1F5] Created with Sketch. Her gün aynı saatte, en önemli gelişmeler e-posta kutunda! Şimdi ücretsiz üye ol, gündemi kaçırma!

Amasra

Bartın’a bağlı küçük bir ilçe olan Amasra, tarihi yapısı, doğal koyları ve özgün mimarisiyle öne çıkıyor. Mayıs ayında bölgenin nem oranı düşük ve deniz kıyısında yapılacak yürüyüşler oldukça keyifli. Roma, Bizans ve Osmanlı izlerini taşıyan kaleleri, balıkçı tekneleriyle dolu limanı ve yöresel mutfağıyla Amasra, sakin ve kültürel derinliği olan bir rota arayanlar için ideal bir tercih.

Edirne

Osmanlı’ya başkentlik yapmış olan Edirne, özellikle mimari yapıları ve tarihi dokusuyla dikkat çekiyor. Selimiye Camii’nin görkemi, kervansarayları ve taş köprüleri ile kent, adım adım tarihin izlerini sürmek isteyen gezginler için harika bir kültürel birikim sunar. Mayıs ayı, bölgenin yaz sıcağına geçmeden önce gezilmesi için en uygun dönemlerden biri.

Şanlıurfa

Göbeklitepe gibi insanlık tarihini yeniden yorumlamamıza neden olan arkeolojik alanlara ev sahipliği yapan Şanlıurfa, derinlikli bir gezi rotası sunuyor. Balıklıgöl, Hz. İbrahim Mağarası gibi inanç turizmi açısından önemli mekânların yanı sıra yerel mutfağı da oldukça zengin. Yaz aylarında hava sıcaklıkları oldukça yüksek olduğundan, bu kadim şehri keşfetmek için mayıs ayı oldukça ideal.

Isparta

Isparta, mayıs ayı itibarıyla gül hasadının başladığı ve bu nedenle yerel kültürün canlandığı bir döneme girer. Lavanta tarlalarının hazırlığı ve gül bahçelerinde yapılan sabah hasatları bölgeye özgü deneyimler sunar. Aynı zamanda Eğirdir Gölü ve tarihi kasabalarıyla doğa ve tarih dengesini bir arada yaşamak mümkün.

Gaziantep

UNESCO tarafından "Yaratıcı Şehirler Ağı"na dahil edilen Gaziantep, özellikle mutfağıyla öne çıkıyor. Ancak şehir sadece yemekle sınırlı değil. Kentte mozaik müzeleri, tarihi hanlar ve çarşılar, yazın kavurucu sıcakları başlamadan önce gezmek için harika bir seçenek.