Kılıçdaroğlu'ndan Erdoğan'a: Gelmeyen şerefsizdir

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu partisinin grup toplantısında konuştu.

Kılıçdaroğlu'ndan Erdoğan'a: Gelmeyen şerefsizdir

Türk Polis Teşkilatı'nın 173. yılını kutlayan Kılıçdaroğlu konuşmasını şöyle sürdürdü:

Yaklaşık 200 yıldır bir kurum varsa, bu kurumda liyakat olması lazım. Sağlıklı yönetilmesi lazım. Bu kurumda görev yapan tüm arkadaşların uygar bir teşkilatta görev yapıyorum, kimse yasadışı talimat vermiyor diyerek çalışması lazım. Şu soruyu soralım; polisler hayatımızın hangi aşamasında var. Kimimizin damadı, gelini, babasıdır. Her ailede yakın veya uzakta bir akrabalık vardır. Polis arkadaşlarımız zaten bizim hayatımızın bir parçasıdır. Polis verilen emirleri yerine getirirken şevkatli olmalıdır. diyor Gazi Mustafa Kemal Atatürk. Polis teşkilatında 200 yıldır liyakat sistemi oturdu mu? Bizce oturmadı.

FETÖ

Polis teşkilatını A'dan Z'ye kadar FETÖ'ye teslim eden kim? Bir numaralı adamı söyledim, Saray'da oturan zat. Siyasi ayak odur. Delilleri toplayan bütün polisler içeri atıldı. Yaklaşık 200 yıllık bir kurum, terör örgütü tarafından siyasi iktdar tarafından ele geçiriliyor. Polisin maaşını kim öder. Polis hükümetin değil, devletin polisidir. Hükümetten aldığı konusu suç olan emirleri yerine getirmez. Madde suçluları ortaya çıkaracaksın diyor. Vatandaş vergisini öder polis maaşını alır, polis hükümetin değil devletin polisidir. Polise sıkılan her kurşun millete sıkılmıştır. Polis hükümetin polisi olursa baskı aracı olur. Polis hükümetin değil halkın polisidir. Öyle bakmak lazım. Polisi hükümetin polisi olmak noktasında eğitirseniz halktan koparsınız.
Polisler zor koşullarda çalışıyor, 75 saat fazla mesai yapan polisler var. Evlerine gidemeyen polisler var.

Yine polis teşkilatının bir diğer sorunu, çalışırken aldığı ile emekliyken aldığı arasında yüzde yüz fark var. düne kadar 5 bin ile geçinirken hayat standartınız yarı yarıya düşüyor. Polis emeğinin karşılığını alsın. Güvenlik güçlerine teşekkür ediyoruz. Şehitlerimizi de rahmetle anıyoruz. Polisten bazı yetkilerin alındığını görüyoruz. Yetkileri göç idaresine verdik. Göç idaresi terörü ne bilecek ya. İkamet tezkerelerinin kime verildiğini polis dahil bilmiyor. Siz bazı terör örgütü militanlarını korumak mı istiyorsunuz? Yabancı göçlerle ilgili bilgiler polis teşkilatına verilmiyor. Biz dillendiriyoruz, ülkemizi seviyoruz. İnsanımızın huzur içinde yaşamasını istiyoruz. Polis teşkilatı üzerinde son zamanlarda oyunlar oynanıyor. neden, hala güvenilmiyor.

Polislere muhakkak 3600 ek gösterge verilmelidir.

ERDOĞAN'A: EN ÇOK BENDEN KORKUYOR

Polisten korkuyorsun, askerden korkuyorsun...En çok da laf aramızda benden korkuyor. Yer gök polis dolu, kardeşim bu polislerin dünya kadar işi var. Havada da helikopterle koruyorlar. Havadan biri ateş mi edecektir acaba

ROMANLARIN SORUNLARI

Roman kardeşlerime açık söylüyorum; kimliğiniz, inancınız ne olursa olsun, insan Allah'ın yarattığı varlıktır dedik, başımızın üstünde yeriniz var. Romanlar gününüz kutlu olsun. Bir çalışma oldu.
Sivil toplumlarla beraber Romanların 5 temel sorunları olduğunu tespit ettik; Eğitim, sağlık, çalışma, barınma ve sosyal yardımlara ulaşma.

Efendim 'kitapları bedava veriyoruz.' Defteri, kalemi, öğle yemeğini neden vermiyorsun? Vereceğiz!

Romanlara kucak açan, sorunlarını çözen tek parti CHP'dir. Çünkü CHP Atatürk'ün partisidir. Romanlar günlük yaşıyorlar diyorlar. Sen 5-6 bin lira verdin de Romanlar mı günlük yaşadı. Onlara aile sigortasını anlattım. Hiçbir Roman annesi dilenmeyecek. Aile sigortasına alacağız, herkesin parasını vereceğiz. İnsan gibi yaşayacak, evinde oturabilecek.

OHAL

OHAL insan hakları heykelinin etrafını çevirip korumaktır. İnsan hakları heykelinden bile intikam almak için eylem yapıyorsunuz. OHAL zam demektir, zulüm demektir. Milyonlarca insanı mağdur etmek demektir."

ŞEKER FABRİKALARI

Asla oraya bir parti bayrağı ile gitmeyeceğiz dedik. Şeker vatandır, vatan satılmaz dedik. Her vatandaş yılda 35 kilo şeker tüketiyor. Bir kişi hariç. Saraydaki zat bal ve badem ile besleniyor. Sen badem sütünü nerede kullanıyorsun diyorum, tık yok. Kılıçdaroğlu diyince dili kapı gibi maşallah. Bir yıl petrol kullanmazsanız ölmezsiniz, ama bir yıl şeker kullanmazsanız ölürsünüz.

Kardeşim şeker üret, Ortadoğu'ya sat. İngiliz, Fransız satana kadar sen sat. 15 yılda bir şeker fabrikası açmamış. Atatürk, İnönü, Menderes, Ecevit, Erbakan, Özal kurmuş ama bir kişi kurmamış. Onlar kurmuş ben satacağım diyor. İntikam alacağım diyor, kimden Demirel'den, Erbakan'dan, Ecevit'ten. Sana o fabrikaları kapattırmayacağız diyoruz. Binlerce kişi çalışıyor, hayvanlara posası kullanılıyor, hayvancılığı öldürdüler. Dünyanın en pahalı yemini veriyorsun. Artık yem de bulunmuyor, saman ithal ediyorsun.

Ormandan 3 kat daha fazla oksijen üretiyor şeker pancarları. Yok etmek için adeta yemin etmişsiniz. Tüm araçlarıyla üstümüze geliyorlar. TV, gazete, radyoyla üstümüze geliyorlar. Siz kimsiniz, biz kimiz. Biz Kuvayi Milliye'ciyiz. Biz kendi vatanımızı koruruz. Kendi kendine yeten 7 ülkeden biri olan Türkiye, 7 ülke arasından çıktı. Erzurumluya, Yozgatlıya sesleniyorum. Oy verdin, her sene nüfusun azalıyor. Herkes büyük şehirlere gidiyor ekmek bulabilir miyim diye. Yakayı tefeciye kaptırdılar. 150 milyar dolar faiz ödediler. Dilin kapı kadar uzun desene 150 milyar dolar faiz ödemedik diye. Hiç kimse günaha, harama ortak olmasın. Düne kadar bağırıyorlardı faizler çok yüksek, KHK ile düşmezmiş. Talimat ver o zaman. Zirat Bankası, Halk Bankası, Vakıflar Bankası emrinde. 700 milyon doları verecekler o TV'ler, gazeteler, CHP'ye kapalı olacak. 7/24 konuş, millet senden bıktı ya. Koltuk ittifakı kurdular, biz şeker ittifakı kurduk. Çorum'dan sordum beyefendiye, sevgili Erdoğan, Türkiye Sudan'da tarım arazisi kiraladı. TRT Haber yayınladı. Tık yok. Çiftçiye sesleniyorum, Sudan'daki vatandaşı destekliyor, seni köstekliyor. Sandıkta hesabını sormak senin namus borcun, namus.

"250 BİN DOLARI NEREYE BAĞIŞLADIN?"

Sevgili Erdoğan'a Libya Lideri Kaddafi'den aldığın 250 bin doları nereye bağışladın? O para sana cebine indir diye verilmedi.

Muhtarlar kongresine gidiyor, il, ilçe kongrelerine gidiyor. Sen namusun ve şerefin üstüne yemin ettin ya. Bir siyasetçi namusunu ayaklar altına alır mı ya. Bu ülkede milyonlarca kişi rahatsız diyorum. Bunları diyince siz doğruları söylemiyorsunuz diyorlar. KHK ile işçi sorunu çözülmez diyor. İbrahim Kaboğlu, Pelin Buzluk, Funda Cantek'i atıyorsun, KHK ile atıyorsun ama bir işçiyi aldıramıyorsun demek senin gücün yetmiyor arkadaş. KHK ile faiz inmezmiş, ben de biliyorum inmez. Üretim ile iner. Senin bunları anlama yeteneğin yoksa günah bende değil ki. Sağ olsun beni övmüş. Ömründe devletten aldığının dışında tek kuruş kazanamamış diyor. Evet devlette çalıştım. Bütün hayatımı incelediler. Bir kuruş yolsuzluk bulamadılar, bulamazsınız. Biz de kul hakkı yememiz söz konusu olamaz. Bizim Man Adası'nda şirketimiz yok. Bu ülkede vergi vermemek için Man Adası'nda şirket kuranların arkasında duruyorsun. Diyordu ki yırtık ayakkabı ile siyasete girdim, ben yırtık ayakkabı ile girmedim. Mal varlığımı siyasete girerken açıkladım. Sen mal varlığını internet sitesine bile koyamıyorsun. Bir eğri beni övdü. Devlet yönetmek için garip gurebanın hakkına dokunmamak gerekir.

"GELMEYEN ŞEREFSİZDİR"

Erdoğan'ın er meydanına gel sözlerine yanıt veren Kılıçdaroğlu, "Sevgili Erdoğan sen 'er meydanına gelmezsin' diyorsun. Nihayet söyledin. Şimdi sana söylüyorum. Er meydanını tespit et gelmeyen şerefsizdir" dedi.

KILIÇDAROĞLU'NUN AÇIKLAMALARININ 1. KISMI

KILIÇDAROĞLU'NUN AÇIKLAMALARININ 2. KISMI

KILIÇDAROĞLU'NUN AÇIKLAMALARININ 3. KISMI

KILIÇDAROĞLU'NUN AÇIKLAMALARININ 4. KISMI

KILIÇDAROĞLU'NUN AÇIKLAMALARININ 5. KISMI

KILIÇDAROĞLU'NUN AÇIKLAMALARININ 6. KISMI

KILIÇDAROĞLU'NUN AÇIKLAMALARININ 7. KISMI

KILIÇDAROĞLU'NUN AÇIKLAMALARININ 8. KISMI

Etiketler
Kemal Kılıçdaroğlu