'3 aşamalı seçim güvenliği çalışması yürütüyoruz'

'Roket teknolojisi de üretsek, sandık başında kadrolar yoksa bir şey yapamayız'

'3 aşamalı seçim güvenliği çalışması yürütüyoruz'

CHP dün Ankara Arena Spor Salonu’nda düzenlediği tanıtımla adaylarını ve seçim bildirgesini kamuoyuyla paylaştı. Onlar da şimdi seçim bölgelerinde yapacakları mitingler, esnaf ziyaretleri ile seçmeninden oy isteyecek. Sonuçlar ise sandıkta belli olacak. Peki bu sonuçlara ne kadar güveneceğiz, CHP oyları nasıl koruyacak, 24 Haziran’da yaptığı yanlış neydi? CHP’nin Bilgi ve İletişim Teknolojilerinden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Onursal Adıgüzel 16punto'dan Esra Koçak'ın bu minvaldeki sorularını yanıtladı.

İşte o röportaj:

24 Haziran’da sürecin iyi yönetilemediğini söyleyen Adıgüzel, “bu sene tüm sandıkları kontrol edeceğiz” dedi.

CHP bu seçimlere nasıl hazırlanıyor? Yaşanacak sandık hilelerine karşı neler yapacak?

31 Mart seçim telaşı çok hızlı bir biçimde başladı. Şu an herkes aday belirlemeye odaklanmış durumda. Bu arada seçmen listeleri belirleniyor. Biz de bu listelerin analizini yaptık YSK’ya gerekli itirazlarımızı yaptık. Özellikle yerel seçimlerin doğası gereği şöyle bir sorunla da karşılaşıyoruz; seçmenler kaydırılarak o bölgede yaşayan vatandaşların iradesine müdahale edilmeye çalışılıyor. Yığma seçmenle Tuzla’da yaşayan birini Kartal’a taşıyarak Kartal’ın seçim sonucunu değiştirmeye çalışan bir anlayış var. Buna karşı biz Türkiye’nin dört bir yanında itirazlarımızı ve analizlerimizi yaptık.Örneğin bir dairede 50-60 insanın yaşadığını gördük ve buna itiraz ettik. Burada bir kriter olmadığı için ve YSK işini doğru yapmadığı için birçok itirazımız da engellere takıldı. Buradan tüm vatandaşlarımıza sesleniyoruz yerel seçimlerde herkes kendi evinin, kapsının önünü süpürmeli. Üsküdar’ın kaderini orada yaşayan vatandaşımız belirleyecek.

Seçim güvenliği için de aynı şey geçerli. Türkiye’de 57 milyon seçmen için toplam 194 bin 672 sandık kurulacak.

Bizim uzun zamandan bu yana kullandığımız karşılıklı YSK sistemini kontrol eden denetleyen bir sistemimiz var. Eğer sandık başındaki gönüllülerimiz bütün tutanakları toplarlarsa bunları en hızlı bir biçimde okul sorumlularına iletirlerse, onlar da hem mobil ortamda bu sonuçları bizle paylaşıyorlar hem de o tutanaklar ilçelerimize gidiyor. O ıslak imzalı tutanağa sahip değilseniz çünkü itiraz edemiyorsunuz bu nedenle önemlidir. Bunları elimizde tutarsak geri daha kolay. Örneğin İstanbul’un en kalabalık ilçesinde 3 bine yakın sandık oluyor, 1000-1500 sandık oluyor küçük ilçelerde en fazla. Zaten seçime giren parti sayısı da azaldı biliyorsunuz bunları birleştirdiğinizde 5-6 parametreli bir seçim sonucunu birleştirerek takip ederek çok hızlı bir biçimde seçim sonucunu yakalayacağız.

31 MART SEÇİMLERİNDE CHP YALNIZCA KENDİ KONTROL SİSTEMİNİ KULLANACAK

Bunun için 24 Haziran’da kullandığınız yazılımı mı kullanacaksınız yoksa başka bir çalışmanız var mı? Zira bu yazlım hata vermiş ve verileri kamuoyuyla paylaşmada sorun yaratmıştı.

24 Haziran’da da bizim iki aşamalı bir kontrol sistemimiz vardı. Bir sorunsuz çalışan bir sitemimiz bir de halka açık bir sitemimiz vardı. Bu kez de sorunsuz çalışan kendi iç sistemimizi kullanmaya devam edeceğiz. Halka açık bir sistem kullanıp kullanmama konusunda bileşenler çalışmalarını sürdürüyor. Ama CHP kendi özel görevlilerine verdiği şifrelerle kendi iç sistemini kullanacak.

24 HAZİRAN SÜRECİ DOĞRU YÖNETİLEMEDİ

Ben 24 Haziran seçimlerinde Partinizin Çevre Sokak’ta bulunan parti okulundaydım. Burada bütün bir gece orada bulunan tüm gazeteciler olarak beyaz boş bir perdeye baktık. Oysa ki tüm verilerin anlık olarak bizimle paylaşılacağı ve bu perdeye yansıtılacağı vaat edilmişti. Ne yazık ki bu olamadı. Bu seçimlere 24 Haziran’dan ne gibi dersler çıkararak giriyorsunuz?

Oradaki bizim en büyük hatamız Anadolu Ajansı ile aynı anda açıklayacağımızı söylemekti. Çünkü, böyle bir hıza kavuşmanın alt yapısı, yatırımı, insan kaynağı çok farklı. Partimizin önde gelenleri böyle bir söz verdiler, sorumluluk da biraz bize kaldı o noktada. O süreç çok iyi yönetilemedi. Birçok şehir efsanesi çıktı, ‘o kaçırıldı, bu yakalandı’ diye. Tüm bunlar abartılarak yürüdü. Tabi seçmenin de hayal kırıklıkları CHP’ye odaklanıyor. Biz bütün yöneticilerimizi uyardık ‘AA ile aynı anda sonuçları paylaşacağız demeyin’ diye. Bir yöneticimiz “Millet Ajansı” kuracağız demişti. Bunun için bir kaynağımızın olmadığını yeterli bir çalışmamızın olmadığını söyleyerek uyardık kendisini.

Artık geriye çok bakmamak gerekiyor. Bugün hedefi ben koyuyorum. Bütün sandıkları kontrol edeceğiz. Biz YSK ile bütün sandıkları bütün tutanakları kontrol eden bir çalışma yapacağız.

Nasıl bir çalışma olacak bu?

Islak imzalı tutanaklar hızlı bir biçimde bize geliyor zaten. Bir karşılaştırma sistematiğimiz de var. Okul sorumlularımız ve ilçe sorumlularımızın bize ulaştırdığı bu veriler merkezde bir tabloya yansıyor, burada YSK’nın sonuçları da oluyor. Bu programda her iki sonuç otomatik olarak karşılaştırılıyor ve eğer bir hata görülürse oradaki kolon kırmızı yanıyor. Biz de bu sonuç doğrultusunda hızlı bir biçimde itirazımızı yapıyoruz. Bir diğer hedefimiz de bütün tutanakların ilçe başkanlıklarımızda hızlıca toplanması. Sadece sonuçları elektronik ortamda almak, erken açıklamak değil, kontrol edip bütün sonuçları kamuoyuyla paylaşmak. 24 Haziran’da İstanbul’daki 28 bin 825 tutanağın hepsini internet sitemizde paylaştık. Yine aynı şekilde şeffaf bir süreç olsun, kimsenin bir oyu başka bir partiye kaymasın istiyoruz. Bu sistemi yakın zamanda basına da tanıtacağız.

Tüm il ve ilçelerimizde hummalı bir çalışma yürüyor ama özellikle hedeflediğimiz büyükşehirler var. İstanbul, Ankara, İzmir, Adana, Mersin, Antalya, Bursa gibi yerlerde daha yoğun çalışmalar sürdürüyoruz. Bizde olan belediyeleri kaybetmemek ve belediye sayımızı arttırmak noktasında ciddi çalışmalar yürütüyoruz. Amaç İstanbul’da, Ankara’da iktidar olmak.

3 AŞAMALI SEÇİM GÜVENLİĞİ ÇALIŞMASI YÜRÜTÜYORUZ

Seçim güvenliği nereden başlıyor ve nerede bitiyor?Biz nerede endişelenmeli, nerede daha dikkatli olmalıyız?

Seçim güvenliği meselesine 3 aşamalı olarak bakmak gerekiyor. Birinci aşaması seçmen listelerinin kontrolüydü. Burada ciddi çalışmalara ve itirazlar yapıldı. İkinci aşaması seçim günü olacak olan sonuç takip kısmı, ıslak imzalı tutanakların ilçe sorumlularına teslim edilmesi ve veri tabanına hızlıca girilmesi gerekli itirazların da hızlıca yapılması. Üçüncü aşama ise bu itiraz ve sonuçların kesinleşmesi noktasında. Bu üç aşamada da ciddi deneyimi var CHP’nin. Bu deneyimi de en iyi şekilde sahaya yansıtacak. Tabi vatandaşlarımızın çok ciddi kırgınlıkları var. Süreci tam olarak aydınlatamamaktan, o dönemin kaosundan da kaynaklanan sorunlar bunlar. Ama vatandaşlarımız bu defa sonuç hemen açıklanmıyor, bunun arkasında bir kontrol mekanizması yok diye düşünmesinler. Biz arka planını çok iyi bir ekiple takip ediyor olacağız.

Burada vatandaşlarımıza da büyük iş düşüyor. Kendi illerindeki ilçelerinde sandıklarına sahip çıkmalı. Yoksa biz CHP olarak roket teknolojisi de üretsek, eğer sahada, sandık başında bize bunları ulaştıracak kadrolar yoksa bir şey yapamayız. Tekrar söylüyorum Pendik’te yaşayan vatandaşımız oranın sonucunu öğrenince bitiyor iş. Yani ne yurt dışı oyunu bekleyecek ne Mersin’den, Kars’tan gelecek oyu bekleyecek.

24 Haziran’da kurulan Adil Seçim Platformu ile devam ediyor musunuz yoksa CHP kendi seçim güvenliğini mi sağlayacak?

Onlar kendi çalışmalarına devam ediyorlar. Biz daha çok CHP’nin organizasyonuna odaklanmış durumdayız. Ama dayanışma noktasında kapılarımız sonuna kadar açık bütün partilere ve sivil toplum örgütlerine.

YSK 100 BİN SEÇMENİ DONDURDU

Bu yığma seçmen ve hayali seçmen konusunda siz neler yaptınız, itirazlarınızın kaçında sonuç aldınız?

Öncelikli olarak bu yığma seçmen ile hayali sahte seçmeni ayırmak gerekiyor. Bizim bu konuda biz alt yapımız var. 2009 yılından beri seçmenimizin nerede oy kullandığını görebiliyoruz. Daha önce seçmen değilse uyarı veriyor ya da başka bir yere taşınmışsa gösteriyor. Bu taşınan seçmenlere itirazlarımız oldu. Total bir rakam vermek şimdi zor ama YSK 100 binden fazla seçmeni dondurdu mesela. İstanbul’da on binlerce seçmene itiraz ettik. Örneğin Üsküdar’da 7 bin 42 sahte seçmen için itirazda bulunduk. Bunun da 1500’den fazlası kabul edildi.

Bir de hayali seçmen konusu var. Bunların sayısı söylenildiği gibi milyonlarla ifade edilemez. Şöyle açıklamak gerekiyor, Ümraniye’den Üsküdar’a 2 bin insan taşınmış bunu görebiliyoruz ya da Kadıköy’den Üsküdar’a 700 kişi taşınabilir. Bu taşıma seçmendir ve bunun adı hülledir. Oradaki seçmenin iradesine müdahale ediliyor. Üsküdarlıların kaderini kendilerinin belirlemesine izin verilmiyor.

Bizim tespit ettiğimiz ve vatandaşlık sitemindeki açıklardan da kaynaklı olarak şekillenen yaşı büyük olan seçmen var. 165 seçmeni biz gönderdik YSK’ya. YSK Başkanı da “158’i bunun gerçekten ölü seçmenmiş” diye açıklama yaptı. Mükerrer kayıtlar var yine tespit ettiğimiz. Tüm bunlara itirazlarımızı yaptık.

“PARMAK BOYASI DEĞİL, YSK İLKELDİR”

Bu sahte seçmen, mükerrer oy gibi durumlar için Saadet Partisi Lideri Karamollaoğlu parmak boyasının tekrar yapılmasını önerdi. Sizce de bu bir önlem olabilir mi?

Parmak boyasını ilkellik olarak görüyor iktidar ama çok kolay bir çözüm aslında. Çünkü ciddiyetsiz iş yapıyorlar. Bir yandan parmak boyasını bir ilkellik olarak gören YSK yönetimi işin diğer boyutunda ise seçmen listelerini kontrol etmeyerek, mükerrer ve ölü seçmenleri bulmayarak işini o kadar amatörce yapıyor ki. Asıl ilkel olan sizsiniz. Bir veri analizi yapıp Türkiye’deki seçmen listesini en doğru hale getirmek sizin göreviniz. Kaldı ki böyle mükerrer seçmenin olması Türkiye’nin geleceği için de sorundur, vatandaşlık sistemi için, emeklilik sistemi için, bankacılık sistemi için. Tüm bunlara karşı da önlem alınmış olur doğru veri analizi yapılması halinde.

Parmak boyası olması turnike biçiminde oy kullanan güvenlik görevlilerinin önüne geçebilirdi, vatandaşların birbirlerinin yerine oy kullanmasını engellerdi.

“SEÇİM GÜVENLİĞİ KONUSUNDA İKTİDARIN EZBERİNİ BOZACAĞIZ”

Bu seçimlerde kaç kişilik bir ekiple sahada olacak CHP?

24 Haziran seçimlerinde Adil Seçim Platformu ile 600 binden fazla sandık görevlisi vardı bunun 300 bine yakını CHP’liydi. Bu seçimde sadece İstanbul’da 30 bin küsur sandıkta 60 bine yakın görevlimiz olacak. Bir de bunlara çağrı merkezinde çalışan arkadaşları ve lojistik alt yapıyı sağlayan ekibi de eklemek gerekiyor. Yani yüz binleri bulacağız. Önümüzdeki günlerde iktidarın ezberini bozacak çözümlemelerimiz de olacak.

Adaylarınızı dün tanıttınız Ankara Arena Spor Salonu’nda. Adaylar açıklandıktan sonra bir anket yaptınız mı, durum nedir?

Biz CHP’ye olan ilgiyi sokakta görüyoruz . 25 yıldır aynı zihniyet yönetiyor İstanbul’u ve vatandaşımız sıkılmış durumda bu yönetim anlayışından. Merak ediyorlar İstanbul’u başka bir anlayış yönetse nasıl olur diye. Biz de toplumcu belediyecilik anlayışımızı anlatarak tüm bu meraklara yanıt vermeye çalışıyoruz. Bizim bakış açımız insan odaklı sosyal demokrat belediyecilik. Bunu özlemiş vatandaşlarımız, bunu görüyoruz. Belediyecilik yalnızca çöp toplamak değil, sadece yol yapmak mega projeler yapmak değil. Yaptığı projeyi en doğru şekilde finanse etmek gerekiyor. Vatandaşın sırtına yük olan değil , vatandaşın hayatını kolaylaştıran yaşam kalitesini yükselten projeler yapmak gerekiyor.

Buradan hareketle birçok yerde iddialı olduğumuzu tekrar söylemek isterim. Bizde olan 6 büyükşehrin yanı sıra İstanbul, Ankara, Adana, Mersin, Antalya, Bursa da sürpriz sonuçlar çıkaracak CHP.

ÇINARLAR BÖYLE RÜZGARLARLA KOPAN DALLARLA YIKILMAZLAR

CHP’den aday gösterilmeyen bir çok başkan ve başkan adayı DSP’den aday oldu. Seçim sonuçlarını nasıl etkileyecek?

Üzülerek izliyorum ne yazık ki bu süreci. CHP çok büyük bir parti. Birçok insana belediye başkanı olma ve bir yerlere gelebilme fırsatı sunmuş çok köklü bir parti. Ana bir omurgası var bu çınarın ve bir de kolları, dalları var. Çınarlar böyle rüzgarlarla kopan dallarla yıkılmazlar.

Etiketler
Kadro Seçim Teknoloji