'MHP, Vatan Partisi ile aynı gemide olmak istemiyor'

Hükümete yakın Akit gazetesinin eski gazetesi Vakit yazarı Lütfü Oflaz, Independent Türkçe’de, "Çin mikrobu, Çin virüsü ve Çinci hoca Doğu PEKİNçek!" başlıklı bir yazı kaleme aldı.

'MHP, Vatan Partisi ile aynı gemide olmak istemiyor'

"Tayyip Erdoğan’ın sağ kolunda MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, sol kolunda Vatan Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek bulunuyor" diyen Lütfü Oflaz, dikkat çeken bir iddia ortaya atarak, "Ne var ki MHP, Tayyip Erdoğan liderliğindeki iktidar ittifakında Vatan Partisi’nin olmasından rahatsızlık duyuyor" dedi.

Oflaz, "MHP, Vatan Partisi ile aynı gemide olmak istemiyor" derken, "Çünkü bu partinin genel başkanı Doğu Perinçek’i Türkiyeci değil Çinci buluyor" dedi.

"Kısacası, MHP ile Vatan Partisi birçok konuda aralarında derin anlaşmazlıklar olan iki parti" diye belirten Oflaz, "İşte Tayyip Erdoğan, bu iki partiyi kendisini destekleme konusunda birleştirmek gibi bir siyaset ustalığı sergiledi" dedi.

Lütfü Oflaz'ın yazısı şu şekilde:

"Birkaç gün önce MHP Genel Sekreteri İsmet Büyükataman, Vatan Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek’i ilginç ifadelerle suçladı.


Mesela “Çin’den Türkiye’ye yayılan ve aşısı bir türlü bulunamayan Doğu Perinçek mikrobu” şeklinde bir ifade kullandı.

Mesela “23 Nisan’da iki dakikalığına Cumhurbaşkanlığı koltuğuna oturtsanız, ülkemizi Çin’in eyaleti yapmaya kalkacak olan gayri milli zat” şeklinde bir başka ifade daha kullandı.

Eh bu ifadelere bakan bana da Çinci hoca Doğu Pekinçek esprisini yapmak kaldı!

İşin esprisi bir yana, Tayyip Erdoğan liderliğindeki iktidar ittifakı ilginç bir hal aldı.

Tayyip Erdoğan’ın sağ kolunda MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, sol kolunda Vatan Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek bulunuyor.

Ne var ki MHP, Tayyip Erdoğan liderliğindeki iktidar ittifakında Vatan Partisi’nin olmasından rahatsızlık duyuyor.

MHP, Vatan Partisi ile aynı gemide olmak istemiyor.

Çünkü bu partinin genel başkanı Doğu Perinçek’i Türkiyeci değil Çinci buluyor.

Çin’in Doğu Türkistan’a, Uygur Türklerine yönelik uygulamalarına MHP “korkunç zulümler” derken, Doğu Perinçek Çin’in bu uygulamalarını var gücüyle destekliyor.

MHP’de Doğu Perinçek hakkındaki Çinci kanaati öylesine güçlü ki, Türkiye ile Çin arasında bir savaş çıksa, Doğu Perinçek’in Çin’in yanında yer alacağı bile ifade ediliyor.

Çin konusunda olduğu gibi Rusya konunda da MHP ile Vatan Partisi arasında derin görüş ayrılıkları bulunuyor.

Nitekim MHP Genel Sekreteri İsmet Büyükataman, “Doğu Perinçek denen virüs, Kırım’ın Rusya tarafından işgalinin resmileşmesi ve bu durumun Türkiye tarafından tanınması için mücadele edecek kadar vatan ve millet sevgisinden mahrumdur” diyor.

Doğu Perinçek’in Uygur Türkleri gibi Kırım Türklerinin de düşmanı olduğunu vurguluyor.

Buna karşılık Vatan Partisi de MHP’yi ABD’nin yörüngesinde olmakla suçluyor.

MHP ile Vatan Partisi, Türkiye’nin Suriye politikası konusunda da birbirlerinin zıddı pozisyonda bulunuyor.

MHP “Şam’a girelim” diyerek Şam yönetimine karşı şahinleşmeyi savunuyor.

Vatan Partisi “Şam’la anlaşalım” diyerek Şam yönetimine karşı güvercinleşmeyi savunuyor.

Kısacası, MHP ile Vatan Partisi birçok konuda aralarında derin anlaşmazlıklar olan iki parti.

İşte Tayyip Erdoğan, bu iki partiyi kendisini destekleme konusunda birleştirmek gibi bir siyaset ustalığı sergiledi.

Zaten Tayyip Erdoğan, dün azılı muhalifi olan, kendisini hakaret ölçüsünde ağır ifadelerle suçlayan kimi siyasetçileri liderliği altında birleştirmedi mi?

Örneğin onlardan biri olan Demokrat Parti’nin Genel Başkanı Süleyman Soylu, sonunda Tayyip Erdoğan’ın liderliğini kabullendi.

Örneğin Saadet Partisi ile Has Parti’nin Genel Başkanı Numan Kurtulmuş da sonunda Tayyip Erdoğan’ın liderliğini kabullendi.

Kendi ifadeleriyle, Tayyip Erdoğan artık onların ezeli ve ebedi lideri.

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli de, geçmişte azılı bir Tayyip Erdoğan muhalifiydi.

Devlet Bahçeli’nin Tayyip Erdoğan’a yönelik ağır suçlamaları yenilir yutulur cinsten değildi.

Vatan Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek de, geçmişte azılı bir Tayyip Erdoğan muhalifiydi.

Tayyip Erdoğan’ı çok ağır ifadelerle suçlardı.

Tayyip Erdoğan’ı, “ABD’nin adamı” olmakla suçlardı.

Tayyip Erdoğan’ı, “Vatanın her şeyini yabancılara peşkeş çeken vatan satıcısı” olmakla suçlardı.

Tayyip Erdoğan’ı, “Sıcak para komisyonları, borsa vurgunlarıyla kendi saltanatını kuran zat” olmakla suçlardı.

Tayyip Erdoğan’ı, “İsviçre bankalarında gizli hesap sahibi” olmakla suçlardı.

Tayyip Erdoğan’ı, “CIA Şeyhi Gülbettin Hikmetyar’ın dizinin dibinden kalkıp, Amerikan tertipleriyle Cumhuriyet iktidarını gasp eden kişi” olmakla suçlardı.

Tayyip Erdoğan’ı bunlar ve benzeri daha pek çok şeyle suçlardı.

Ve de Tayyip Erdoğan’ı, “Bu millet seni deliğe süpürecek; seni ABD bile kurtaramayacak” diye tehdit ederdi.

Tayyip Erdoğan siyaset ustası olmasa, dün kendisinin böylesine azılı muhaliflerini, bugün kendisinin baş destekçileri haline getirebilir miydi?"

Etiketler
Akit gazetesi Vatan Partisi