Yargıtay'dan 14 Mayıs ayarlı karar: Dosya uyandırıldı, hedefte CHP'li siyasetçiler var

Halk TV yazarı İsmail Saymaz, CHP İstanbul Milletvekili Enis Berberoğlu ve Adalar Belediye Başkanı Erdem Gül'ün MİT TIR'larına ait görüntülerin yayınlanmasıyla ilgili yargılandığı davada yaşanan gelişmeyi paylaştı.

İki ismin 'üye olmamakla birlikte terör örgütüne yardımla' suçlandığı dava, 2019'da İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi'nde sonuçlandırılmıştı. Berberoğlu'nun ana yargılamada gizli kalması gereken bilgileri açıklamaktan mahkum olduğu, bu eylemin örgüte yardımı kapsadığı belirtilerek, hüküm verilmesine yer olmadığına karar verilmişti.

Gül'ün eyleminin soruşturmanın gizliliğini ihlal olarak vasıflandırıldığı belirtilerek, dava düşürülmüştü. İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 27. Ceza Dairesi 2020 yılında kararı onamıştı.

Dosyanın üç yıldır Yargıtay 3. Ceza Dairesi'nde olduğunu, kararın cumhurbaşkanlığı ve milletvekili seçimlerinin yapılacağı 14 Mayıs sonrasına bırakılmasının beklendiğini dile getiren Saymaz, "Ancak iki ay kala dosya uyandırıldı" dedi; ardından şu bilgileri verdi:

"Yargıtay 3. Ceza Dairesi FETÖ'ye yardım veya örgüt adına suç işleme bakımından hapis cezası verilmesi gerektiğini savunarak, hükmü bozdu. Avukat Yiğit Acar, karar tarihi olarak 20 Aralık 2022 gözükse de 23 Mart 2023'te elektronik imzaların atıldığını ve metnin 31 Mart'ta Ulusal Yargı Bilişim Ağı'na yüklendiğini kaydediyor.

Bu durumda, Acar'a göre karar geçen ay verilmiş olmalı.

'CHP'Yİ TERÖRLE BAĞLANTILI GÖSTERMEK'

Tuhaflık şurada ki…

Berberoğlu hakkındaki ana dava, dokunulmazlık kaldırılmadan yargılamaya devam edildiği için AYM'nin kararıyla durdurulmuşken, benzer bir hukuksuzluğa imza atılıyor. Yargıtay 3. Ceza Dairesi, durma kararı vermesi gerektiği halde bozmaya gitti.

Avukat Yiğit Acar, şöyle konuşuyor:

'Asıl suç dediğimiz devlet sırrını ifşa etmekten AYM kararıyla aklanan Berberoğlu için FETÖ'ye yardımdan ceza isteniyor. Oysa yargılaması durmuş ve beraat edeceği açıktır.'

Gül için de siparişle ceza istendiğini anlatan Acar, şöyle devam ediyor:

'Karar tarihi seçime 45 gün kala verildi. Bu meselenin CHP'yi terörle bağlantılı siyasi parti gösterme isteği olduğu görünüyor.'

Öyle görünüyor ki…

Cumhur İttifakı, 14 Mayıs'ı kazanabilmek için salt demokratik, yasal ve meşru araç ve yöntemleri kullanmayacak. İhtiyaç duyduğu anda demokrasinin kurallarını ihlal edebilir, yasallığı zorlayabilir ve meşruiyeti tartışmalı kararlar alabilir. Ve yargı, ikinci MİT Davası'nda da görüldüğü üzere, siyaseten hükümler verebilir. (...)"