IŞİD'in kilit ismi anlattı, seyyar sütçü 'kurye' çıktı

Santa Maria Kilise’sine yönelik saldırıyı üstlenen terör örgütü IŞİD’in 18 mensubuna yönelik hazırlanan iddianameye, kritik görevler üstlenen itirafçının ifadeleri damga vurdu. İtirafçının, IŞİD’in kanlı bir saldırı planını da ihbar ettiği anlaşıldı.

Sarıyer’deki kiliseye Pazar ayini esnasında silahlı saldırıda bulunan iki kişi, Tuncer Murat Cihan’ı (52) öldürdü. Saldırıdan 12 saat sonra, iki katil zanlısı ile birlikte 47 kişi gözaltına alındı. İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, saldırıyı terör örgütü IŞİD’in yaptığını değerlendirdiklerini duyurdu.

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nca hazırlanan 87 sayfalık bir iddianame ise IŞİD mensuplarının; İsveç’te geçen yıl Kur’an yakılması sonrası, İstanbul’daki kilise ve sinagoglara yönelik saldırı hazırlığı içine girdiklerini ve keşif çalışmaları yaptıklarını ortaya koydu. İlk kez Artı Gerçek muhabiri Hale Gönültaş’ın gündeme getirdiği iddianameye, itirafçı olan bir IŞİD üyesinin anlatımları damga vurdu.

SAHTE PASAPORTLA İSTANBUL’A DÖNDÜ

Halk TV’den Dinçer Gökçe’nin haberine göre; Tacikistan asıllı 46 yaşındaki Abdulmusair Gulboev, 1992-98 yılları arasındaki Tacikistan iç savaşında yer almış bir isim. İstanbul’a ilk kez 2006’da gelen Gulboev, 2016’da Esenyurt’ta IŞİD mensubu olduğu gerekçesi ile yakalandı. Sınır dışı edilen Gulboev, kaçak yollarla Van üzerinden yeniden Türkiye’ye geldi. 2017’de bir kez daha yakalanan Gulboev, bu kez Mısır’a sınır dışı edildi. Mısır’dan Ukrayna’ya giden Gulboev, bu ülkeden de Kırgızistan’a geçti ve sahte pasaportla İstanbul’a geldi.

IŞİD’İN KURYESİ SEYYAR SÜT SATIYOR

IŞİD’lilerin Afganistan’a gönderilmesinde etkin bir rol alan Gulboev, silah ve patlayıcı bulmak için de görev aldığını anlattı. İfadesinde, Azeri asıllı 30-32 yaşlarındaki Anas adındaki bir kişiye ilişkin de bilgi veren Gulboev “Anas seyyar süt satıyor. Kapalı bir aracı var. Pendik Kavakpınar’da oturuyor. Anas, benden 4-6 kişilik Türklerin olduğu bir grubun geçiş belgelerini hazırlamamı istedi” dedi.

Bu kişinin, kaçakçılara verilmek üzere 2000 dolar verdiğini anlatan Gulboev, “Türk şahısların resimlerini bana attı. Ancak bu şahısların isimlerini söylemedi. Ben bu şahısların evraklarını hazırladım ve zamanı bilmediğim bir vakitte şahıslar sınırı geçtiler. Ancak İran sınırında çatışmalar olduğunu görünce geri döndüler ve Türkiye sınırında Türk askerlerine yakalandılar” diye konuştu.

REİNA SALDIRGANININ DA HOCASI

Emniyet sorgusunda, Gulboev’e bir dizi kişi de soruldu. Bunlar arasında Tacikistanlı Abdülkerim Abdullah da yer aldı. İddianameye göre bu kişi Amerikalılar tarafından Afganistan’da yakalanıyor. 1 yıl tutuklu kalan Abdullah’ın Tacik olduğu ispatlanamayınca, Afgan olarak serbest bırakılıyor. Gulboev, 2017’de Reina’da 39 kişiyi katleden Abdulkadir Masharipov ile Abdulkerim Abdullah’ın, Afganistan’daki hocasının aynı kişi olduğunu ikilinin aynı isimden eğitim aldıklarını açıkladı.

IŞİD’Lİ, SİLAHINI KAYAŞEHİR’DE TOPRAĞA GÖMDÜ

Gulboev, 1996’dan beri tanıdığı Tacik asıllı Dilbarsho Rustamov’un yakalanmadan önce, aldığı silahı İstanbul Kayaşehir'de ormanlık bir alana gömdüğünü ifade etti. Gulboev, geçen ocak ayında Kırgızistan’ın İstanbul Başkonsolosluğu görevlilerine, IŞİD’in yapacağı eyleme ilişkin bilgi verdiğini kaydederek “Görüşmede 3 Kafkas ve 1 Özbek’in eylem yapacağını, Tacik Bilal (Abdülkerim Abdullah) isimli şahsın 4 AK-47, 40 şarjör ve el bombası temin edeceğini söyledim” dedi. İddianameye göre, Gulboev’in verdiği bilgiler Türkiye’nin güvenlik birimleri ile de paylaşıldı.