'Türkiye'de porno ve mastürbasyon bağımlılığı 10 yılda 10 kat arttı'

Suudi Arabistan'da porno bağımlılığını tedavi etmek için bir sitenin açılmasının ardından bu sorunun Türkiye'deki durumunu Cinsel Sağlık Enstitüsü Derneği Başkanı Psikoterapist Dr. Cem Keçe anlattı.

'Türkiye'de porno ve mastürbasyon bağımlılığı 10 yılda 10 kat arttı'

İnternet kullanımının artması ve bununla birlikte sosyal medyanın yaygınlaşması pek dışarı vurulmayan bir bağımlılık türünü daha fazla konuşulur hale getirdi.

Bu yeni sorunun adı porno bağımlılığı. Bundan muzdarip olan kişiler günlerinin önemli bir kısmını porno izlemeden geçiremiyorlar. Bu onların ilişkilerini, aile ve sosyal hayatlarını da olumsuz etkiliyor.

Geçen günlerde bu bağımlılıkla ilgili olarak Suudi Arabistan kaynaklı dikkat çekici bir haber yayımlandı.

Gulf News'in haberine göre Suudi Arabistan'da porno bağımlılığı tedavisi için internet sitesi açıldı.

Sitede çözüm için özel psikolojik modeller, dersler, 10 adımlı bir program ve kadınlar için tedavi var.

Pornografinin zararlı etkilerinin anlatıldığı sitede, İslami öğretilere dayalı iyileştirme çalışmaları sunuluyor.

Sitede 100 gün sürecek tedavi sürecinde başarıya ulaşarak porno bağımlılığının üstesinden gelmeyi başaranların hikayeleri de paylaşılacak.

Ayrıca ödüller dağıtılırken haftalık toplantı düzenlenecek. Programın direktörü Suud El Hassani, porno bağımlılığının dünya genelinde ciddi bir sorun olduğuna dikkat çekti.

Hassani'nin iddiasına göre internetteki içeriklerin üçte biri pornografik ve sadece 2019'da bir porno sitesi toplamda 42 milyar kez ziyaret edildi. Hassani'nin verdiği rakamlar da sorunun büyüklüğünü gösteriyor.

Türkiye de bu sorundan muaf değil. Cinsel Sağlık Enstitüsü Derneği (CİSED) Başkanı Psikoterapist Dr. Cem Keçe, Türkiye'deki porno bağımlılığının ne boyutlarda olduğunu Independent Türkçe'den Ali Kemal Erdem'e anlattı:

Pandemi süreci porno bağımlılığını artırdı mı?

Pandemi döneminde yasaklarla birlikte insanların birbirlerine temas etmesinin azalmasıyla birlikte ciddi anlamda sanal sekse ve porno sektörüne yöneliş oldu. Özellikle Instagram, Whatsapp üzerinden insanlar birbirlerini aldatmaya ve bir tür sanal seksler yapmaya başladılar. Tabii ki sanal seks beraberinde pornoyu da getirdi. Çiftler birbirinden uzaklaşırken mastürbasyonun kucağına düşmüş oldu.

Yani pandemide yasaklar nedeniyle evde kalan çiftler birbirlerinden daha mı uzaklaştı?

Aynı evin içerisine sıkışmış olmak, insanların arasındaki tutkuyu azalttı. Çünkü şehvet duygusu biraz mesafeye, biraz hasrete, biraz yeniliğe, biraz isteme, biraz yasak arzulara çok yakın bir duygudur. Pandemi süreci bu duyguların hepsinin aynı evin içerisinde yaşanmasını imkansız kıldı. Tabii ki sosyal medya insanların bir nevi özgür olduğu mecralara dönüştü. Böyle olunca da tabii ki porno, sanal seks ve beraberinde de mastürbasyonda bir artış oldu. Ama tabii ki pandeminin yumuşamasıyla bunlar tekrar bir azalma içerisine girdi.

İnternet kullanımının ve sosyal medyanın yaygınlaşmasının bu sorundaki etkisi nedir?

Türkiye'de uzun zamandır zaten internet kullanımının, sosyal medyanın yaygınlaşmasıyla ve bununla birlikte ciddi anlamda pornonun artmasıyla birlikte mastürbasyon önemli bir seçenek haline geldi. Eskiden bu kadar yaygın değildi pornoya ulaşım ama işte artık anında porno sitelere girilebiliyor, istediği kadar film indirebiliyor, seyredilebiliyor. Herhangi bir denetim de yok. VPN diye bir şey çıktı. Herkes her şeye ulaşabiliyor. Böyle olunca da tabii ki gerçek ilişkilerin yerini sanal ilişkiler ve porno, mastürbasyon alıyor.

Porno bağımlılığı ilişkilerde ne gibi sorunlara yol açıyor?

İlişkileri çok ciddi anlamda tehdit ediyor. Yakalanıyorlar ve kadınların pek çoğu bunu bir aldatma olarak görüyor, ciddi bir ilişki problemine dönüşüyor. Çünkü erkek en az çabayla en fazla hazzı almaya odaklandığında karısından da soğuyor. Kadın cinselliği arzulanmak üstüne kurulur. Yani kadın arzulanmadığında kendini değersiz hisseder, çirkin hisseder, öfkeli hisseder. Ama porno ve mastürbasyon bağımlılığı kadının arzulanmasını da ciddi anlamda azalttığı için bu bir ilişki problemi. Yani erkek bunu ben tek başıma yaşıyorum, bu benim problemim diyemez. Bu bir ilişki problemidir ve böyle olduğu için de artış var tabii ki son yıllarda.

Peki porno bağımlılığındaki artışa dair ortalama bir oran verilebilir mi?

Tabii ki verilebilir. Ben yeni hasta olarak günde 10 hasta görüyorum. 6 gün çalışıyorum bu haftada 60 hasta görüyorum demektir. Eskiden bu 60 hastada bir veya iki tane porno, mastürbasyon bağımlısı çıkarken şu anda bu 60 hastanın en az 10'u bu şekilde bir bağımlılıkla geliyor. Mesela 1990 ile 2000 yılları arasında bunlar çok daha düşüktü. 2000'li yıllardan sonra hızla bir artış var. Mesela ben bundan on yıl öncesine göre on kat arttığını rahat bir kelime olarak ifade edebilirim.

Porno bağımlıları eşleri ya da ailelerince yakalanmadığı sürece tedaviye gelmiyor mu?

Şöyle yakalanmadığı sürece gelmiyorlar. Ve bir de kadınlar burada farklı tepkiler veriyor. Mesela bazı kadınlar cinselliğe soğuk. Bunu normal görüp benden uzak dursun da ne olursa olsun derken bazısı aldatma gibi görüp büyük bir ilişki krizine dönüştürebiliyor.

Kadınlarda böyle bir bağımlılık var mı?

Kadınlarda olmaz. Yani bir kadının porno bağımlısı olma ihtimali teknik olarak mümkün değil. Çünkü kadın ötekinin varlığında varlığını hisseden bir canlıdır. Erkek ise kendi kendine yeten bir canlıdır. O nedenle erkek bu kendi kendine yeten olma hastalığı yüzünden bağımlı olur ama porno bağımlılığıyla kadın kelimesini yan yana kullanamayız.

Porno bağımlılığının tedavisi var mı?

Cinsel terapi alırlarsa kişi ve bu terapi sürecinde işte sosyal desteğini alırsa ve eğer gerekliliği görüldüğünde ilaç tedavisi kullanırsa üçü beraber yani cinsel terapi, ilaç tedavisi ve sosyal destek gibi aile desteği sağlamışsa tabii ki tedavisi mümkün.

Porno bağımlılığı her kesimden insanda var mı yoksa belli yaşlarda ve sosyal gruplarda daha mı yaygın?

Üniversite mezunundan ilkokul mezununa, kuzeyden güneye kadar her kesimde var. Yeni bir şey değil. Bu çok eski bir hikaye. O nedenle bunun kültürel bir eğitimle alakası yok. Her yaşta her inanç grubunda, her kültürde görülüyor. Öyle söyleyelim. Yani burada şu grupta daha fazla görülüyor diye bir durum yok.

Etiketler
Suudi Arabistan Türkiye