İmamoğlu kazanıyor da...

İmamoğlu'nun siyasi stratejisini güçlü şekilde hayata geçirmesi için kazanması yetmiyor. Daha çok ilçe belediyesinin CHP'ye geçmesi, CHP'nin daha çok meclis üyesi çıkararak Büyükşehir Belediye Meclisinde çoğunluğu İmamoğlu'na vermesi gerekiyor.

İstanbul'da öyle anlaşılıyor ki 31 Mart'ta İmamoğlu yarışı önde bitirecek ve ikinci dönemi de alacak. Bunu sadece son anketlerin ortalamasına bakarak not etmiyorum; şimdi İzmir'de yaşasam da 57 yıl yaşadığım ve kılcal düzeyde ilişkilerimin sürdüğü İstanbul'dan aldığım izlenimlerden yola çıkarak ileri sürüyorum.

Peki neden? Önceki gün MKHABERTV'de Gizem Fidan'ın modere ettiği Yakın Plan'da belirttiğim konuya ilişkin gerekçelerimi burada daha da açarak şöyle ortaya koyabilirim:

CHP İSTANBUL'DA NASIL VE NEDEN KAZANACAK?

1)Ekrem İmamoğlu, mevcut başkan olmanın ve 5 yılda İstanbul'da kurduğu ilişkilerin, bir yerde "İstanbul İttifakı"nın avantajıyla seçime giriyor.

2)Murat Kurum, Cumhur İttifakı partilerinin yanında arkasında Cumhurbaşkanı ve bakanların aktif desteğiyle seçime giriyor. İmamoğlu ise tek başına. Bu da İmamoğlu için dezavantaj olmak bir yana, ayrı bir avantaj. Çünkü bilhassa ortadaki ve kararsız oyları İmamoğlu'na doğru yönlendiren toplumsal ve siyasi psikolojik bir etken.

3)2019'da AK Parti Genel Başkanı Erdoğan çok büyük bir hata yaparak İmamoğlu'nun karşısına Yıldırım'ı çıkararak Karadenizli seçmenin İmamoğlu etrafında konsolide olmasına neden olmuştu. Erdoğan bu hatayı tekrarlıyor! Yine İmamoğlu'nun karşısına Karadenizli güçlü bir aday çıkarmayarak Karadeniz kökenlilere alternatif sunmuyor. Muhtemelen Erdoğan Karadenizli bir aday aramış, ancak bulamamış da olabilir. AK Parti artık yeni yüzler çıkarmada sıkıntı çekiyor. İstanbul'da Kastamonu, Giresun, Ordu, Samsun, Sinop, Trabzon kökenli seçmene Batı Karadeniz de eklenince toplam seçmende önemli bir sayı oluştuyor. En düşük Rize kökenliler ama onlar da topluca Erdoğan etrafında toplanacak değil.

4)İstanbul, 16 milyon nüfusuyla en büyük metropol. Erdoğan'ın başında olduğu hükümetin izlediği sosyo-ekonomik politikaların yıkıcı etkisinin en çok hissedildiği Büyükşehir. Enflasyonun yıkıcı etkileri, had safhaya çıkan barınma sorunu, emekli ve öğrencilerin dayanılmaz yaşam koşulları, tırmanan kent yoksulluğu, kontrolsüz aşırı dış göç İstanbullunun asabını oldukça bozdu ve tepkileri sandıkta Kurum'a yönelecek.

5)İstanbul seçmeni Kurum'un uzun süre TOKİ Başkanlığı ile İklim Değişikliği Çevre ve Şehircilik Bakanlığı yaptığını unutmadı. TOKİ'yi sosyal konut üreterek konut açığını kapatmak için çaba harcamadığını, uzun görevi sırasında kentsel dönüşüm ve depreme hazırlık konusunda kulağının üzerine yattığını da.

6)Öteyandan, seçmen, 25 yıllık CHP öncesi dönemde KİPTAŞ'ın da Erdoğan ve diğer belediye başkanlarının sosyal konut üretme konusunda sınıfta kaldığını biliyor.

7)Erdoğan, 10 ay önce seçimleri kazanarak iktidarı yeniden aldı ancak 10 ay boyunca işler iyi gitmek bir yana daha da kötüye gitti. Bu yüzden seçmen iktidara karşı bir denge arayışına gidecek ve İmamoğlu'na destek verecektir.

KAZANMAK AMA NASIL KAZANMAK

Evet, yukarıda izah ettiğim gerekçelerle İmamoğlu'nun nasıl ve neden kazanacağını ortaya koymaya çalıştım. Şimdi gelelim yazının başlığındaki "da"ya.

İmamoğlu'nun siyasi stratejisini güçlü şekilde hayata geçirmesi için kazanması yetmiyor. Daha çok ilçe belediyesinin CHP'ye geçmesi, CHP'nin daha çok meclis üyesi çıkararak Büyükşehir Belediye Meclisinde çoğunluğu İmamoğlu'na vermesi gerekiyor. 2019'daki tekrar seçim sadece Büyükşehir için değil, ilçe belediyeleri ve meclis üyeleri için de yapılmış olsaydı İmamoğlu mecliste çoğunlukla çalışacaktı. İmamoğlu'nun güçlü duruşu ve Erdoğan ve bakanlarıyla tek başına İstanbul İttifakı ile mücadelesi bu kez sonuç verebilir 31 Mart'ta. Ancak 23 Haziran'daki ülke düzeyinde İmamoğlu'na verilen fiziki desteğin bu defa 31 Mart 2024 için uzaktan da olsa telefon ve sosyal medya yoluyla verilmesi büyük önem taşıyor.

31 MART'TA NASIL BİR TABLO ORTAYA ÇIKACAK?

Sonuç olarak İmamoğlu'nun İstanbul'u meclis çoğunluğunu da alarak kazanması önemli. CHP'nin bu sonucu alması 2028 hedefi açısından büyük önem taşıyor.

Şunu da not edeyim; CHP’nin İstanbul gibi Ankara ve İzmir'i de kesin olarak kazanacağı belli. Ankara'da da meclis çoğunluğunu Yavaş'ın bu defa alması merak edilen bir husus. İzmir'de Tugay meclis çoğunluğunu alarak seçilecek.

CHP'nin 2019'da İYİ Parti ittifakı ve aday çıkarmayan HDP desteği ile 11 Büyükşehiri kazandığının altını çizeyim. "Türkiye İttifakı" yaklaşımı ile bu defa tek başına yerel seçime katılması dezavantaj değil, avantaj da olabilir. CHP'nin önündeki ev ödevi 11 Büyükşehiri korurken üzerine bir iki Büyükşehir daha koyabilmek. Zaten Özgür Özel de bunu iddia olarak ortaya koyuyor; Bursa, Balıkesir, Denizli ve Manisa için umutlu cümleler kuruyor.

31 Mart yerel seçimlerine ilişkin seçim öncesi son yazıya noktayı koyalım. Bakalım 31 Mart'ta nasıl bir tablo ortaya çıkacak ve o geceyi 1 Nisan'a bağlayan pazartesi günü ne yazacağım?..