Yılmaz Özdil: AKP'li üyelerin 'hayır' demesi korkunç bir olay

Sözcü Gazetesi yazarı Yılmaz Özdil, İBB Meclisi'nde CHP'nin "Uyuşturucu ile Mücadele Komisyonu ve Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Komisyonu" kurulması teklifinin AKP'li üyelerin oyuyla reddedilmesine tepki gösterdi.

Yılmaz Özdil: AKP'li üyelerin 'hayır' demesi korkunç bir olay

Sözcü Gazetesi yazarı Yılmaz Özdil, İBB Meclisi'nde CHP'nin "Uyuşturucu ile Mücadele Komisyonu ve Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Komisyonu" kurulması teklifinin AKP'li üyelerin oyuyla reddedilmesine tepki gösterdi.

Yılmaz Özdil'in İmam hatip okuyup uyuşturucu kullananlara örnek verdiği "Şekerli, minik pembe ayıcıklık" başlıklı köşe yazısı şöyle:

– Nazilli imam hatip lisesinin iki öğrencisi, öbür liselerin kapısında esrar satarken, alıcı kılığındaki polislere suçüstü yakalandı.
– İstanbul Eyüp imam hatip lisesi öğrencilerine esrar satıldığı yolunda ihbar alan polis, okulun yanındaki büfeyi bastı, 71 tabaka ele geçirdi.
– Sivas imam hatip lisesindeki altı öğrenci esrar kullandıkları gerekçesiyle farklı ilçelerdeki imam hatiplere dağıtıldı.
– Bodrum'da kokain satan imam yakalandı, Diyarbakır'da camide görevli olduğu anlaşıldı, “senelik izindeyim” dedi.
– İstanbul'a getirilecek olan 50 kilo eroini teslim almaya hazırlanan imam, Ankara Esenboğa Havalimanı'nda kelepçelendi.
– Antalya'da otomobilinde 38 kilo esrarla yakalanan imam, “satıcı değilim, kullanıcıyım” dedi.
– Kocaeli'de arkadaşlarıyla birlikte bonzai kullanan imam hayatını kaybetti.

Asrın liderimiz “zorunlu din dersini kaldırırsanız, uyuşturucu gelir, din dersinin yerini uyuşturucu doldurur, dindar nesil yetiştirmeyelim de tinerci nesil mi yetiştirelim” demişti… Ama vaziyet böyle.

Hayır, amacım asrın liderimizi madara etmek veya din adamlarımızı rencide etmek değil… Tam tersine, kendisini dindar diye tanımlayanların, özellikle dikkatini çekmek için yazıyorum.

2004'ten bu yana, yani Akp döneminde, uyuşturucuya bağlı ölümlerin oranı yüzde 500 arttı, bu konuda Avrupa birincisiyiz.
Uyuşturucudan hapse girenlerin oranı yüzde 400 arttı.

Sıkı durun…
Türkiye'de 15 yaş altındaki çocukların uyuşturucu kullanma oranı yüzde 658 arttı!
Uyuşturucu kullanma yaşı 10'a indi!
Çoğu bonzai kullanıyor.

İlkokul çocuklarına satmak için şekerlemeye benzeyen, minik pembe ayıcıklar şeklinde hap üretiyorlar!
Yazımın başlığını özellikle böyle kullandım, eminim ilk gördüğünüzde “sempatik” bir konu yazmış olduğumu düşündünüz.
Zaten uyuşturucuyu bu şekilde üretenlerin hedefi de tam olarak bu.
Sempatik göstermek.
Ninja kaplumbağa şeklinde hap var.
Pokemon şeklinde hap var.
Önce “şeker” diye bedava veriliyor, çocuk yavaş yavaş bağımlısı haline gelince, tanesi iki liradan satılıyor.
Evet, yanlış okumadınız, uyuşturucu hap sadece iki liradan satılıyor, simit gibi, gazoz gibi, sakız gibi, cep harçlığıyla alınabiliyor.

Henüz dokuz yaşında uyuşturucu haplar yüzünden hastanelik olan çocuk var, sınıf arkadaşlarından aldığı ortaya çıktı.

Türkiye eskiden “köprü” konumundaydı, transit geçip giderdi, son 15 yıldır artık “pazar” konumundayız. Afganistan, Pakistan ve İran kökenli uyuşturucunun İstanbul'da girmediği mahalle yok.

Kontrast gibi görünüyor ama, muhafazakar ve yoksul muhitlerde, uyuşturucu daha yaygın görülüyor. Çünkü maalesef, antisosyal bölgelerde sosyal sorunlar daha ağır yaşanıyor, uyuşturucu denilen illet böylesi ortamlarda daha kolay alıcı buluyor.

Akp'nin memleketi dingonun ahırına çevirmesi, sınırlarımızın kontrolsüz geçişe müsait olması, ne idüğü belirsiz mülteci göçü, kimliği bile olmayan kalabalıkların kitleler halinde muhafazakar ilçelerimize yerleşmesi, uyuşturucu trafiğine çanak tutuyor.

Narkotik polis, filmlere konu olacak kadar başarılı çalışıyor, yakalanan uyuşturucunun haddi hesabı yok, tırlar yakalanıyor, gemiler yakalanıyor, ama bu meselesinin sadece polisiye ve adli tedbirlerle çözülemeyeceği gayet net görülüyor.
Kaynağın kurutulabilmesi için, çocuklarımızın bilinçlendirilmesi, toplumun bilgilendirilmesi, topyekün mücadele gerekiyor.

İşte bu yüzden…
İstanbul büyükşehir belediye meclisinin Akp'li üyelerinin, sırf Ekrem İmamoğlu'na muhalefet olsun diye, sırf Ekrem İmamoğlu'na karşı çıkmak için “uyuşturucu ile mücadele komisyonu” kurulmasına “hayır” demesi, korkunç bir olaydır.

Bu mesele parti meselesi değildir.
Hangi partiye gönül verirsek verelim, hangi etnik kökene, hangi mezhebe ait olursak olalım, evlatlarımız meselesidir.

Uyuşturucuyla mücadele etmemek…
Bu ülkenin çocuklarına karşı işlenmiş suçtur!

Etiketler
Uyuşturucu Yılmaz Özdil