CHP'li Salıcı: Erdoğan ekonomiyi batırdı, ülkeyi yoksullaştırdı ama sahte kabadayılıklardan da geri durmuyor

CHP Genel Başkan Yardımcısı Oğuz Kaan Salıcı, 10 büyükelçinin odağında bulunduğu krizle ilgili konuştu. Salıcı, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı "Ekonomiyi batırdı, ülkeyi yoksullaştırdı ama sahte kabadayılıklardan da geri durmuyor" diye eleştirdi.

CHP'li Salıcı: Erdoğan ekonomiyi batırdı, ülkeyi yoksullaştırdı ama sahte kabadayılıklardan da geri durmuyor

CHP Genel Başkan Yardımcısı Oğuz Kaan Salıcı, partisinin Merkez Yürütme Kurulu (MYK) gündemine ilişkin olarak açıklamalarda bulundu.

Dört yıldır tutuklu bulunan Osman Kavala'nın serbest bırakılması için çağrıda bulunan 10 büyükelçinin 'istenmeyen kişi' ilanıyla karşı karşıya olmasını değerlendiren Salıcı, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ı eleştirdi. Salıcı, şunları söyledi:

"Ortadoğu'da üç önemli merkezde Türkiye'nin elçileri yok. İlişkiler bozulabilir, ama büyükelçilerin orada bulunması bir tür köprü vazifesi görür. Bizim büyükelçilerimizin orada olması lazım ki ilgili ülkelerle ilişkilerimiz devam etsin. Erdoğan yeni yalnızlaşmalar peşinde. Ekonomiyi batırdı, ülkeyi yoksullaştırdı ama sahte kabadayılıklardan da geri durmuyor."

'ALINAN KARARLAR MİLLETİMİZİN AĞIR BİR YÜK ALTINDA KALACAĞINI GÖSTERİYOR'

Konuşmasının büyük bölümünde hükümetin ekonomi politikalarını eleştiren Salıcı, "Hiç kimse önünü göremiyor. Bu keyfi faiz kararlarını alanlar benzinin, yemin, doğalgazın, gübrenin, gıdada birçok ürünün ithal edildiğini bilmiyorlar mı? Bu ülkeyi yönetenlerin ülkesinden ne kadar habersiz olduğunu gösteriyor. Alınan kararlar milletimizin ağır bir yük altında kalacağınızı hepimize gösteriyor" dedi.

Salıcı, Türkiye'nin FATF tarafından kara paranın aklanması ve terörizmin finansmanını engellemede başarılı olamadığı gerekçesiyle 'gri liste'ye alınmasına da tepki gösterdi.

Söz konusu listede Pakistan, Suriye, Arnavutluk, Myanmar, Yemen, Güney Sudan, Uganda, Senegal, Burkina Faso, Zimbabve, Nikaragua, Filipinler, Kamboçya, Haiti, Cayman Adaları ve Barbados gibi ülkelerin yer aldığını hatırlatan Salıcı, "Bu saydığımız ülkeler, ekonomik olarak hangi lige yaklaştığımızı gösteriyor" ifadesini kullandı.

Salıcı'nın açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:

- Referandumda yetkiyi aldı, hep beraber etkiyi gördük. Rahip Brunson krizinden gelen sonra gelen kur şoku doları 7 liraya eşiğine attı. Yaratılan krizin kalıcı olmasını engelleyemediler. Pandemi sürecini yönetemediler. Yaşanan kriz buhrana dönüştü. Ardından Erdoğan, Merkez Bankası Başkanlarını görevden almaya başladı.

- 21 Mart 2021'de Erdoğan, Naci Ağbal'ı gece yarısı görevden aldı. Dolar 1 lira daha yükseldi. Yeni başkan yüzde 19 olan politika faizini yüzde 18'e düşürdü. Erdoğan'ın Merkez Bankası'nın iki başkan yardımcısı bir PPK üyesini görevden almasının ardından dolar zirve yaptı. Son olarak Merkez Bankası 200 puan faiz indirdi bu kararın ardından döviz tekrar rekor kırdı.

- Rahip Brunson söz konusu olduğunda yani 2018'de Türk Lirası değer kaybına uğradığında AKP yöneticileri 'Bu dış mihrakların müdahalesidir' dedi. Şimdi söyleyin az önce anlatmış olduğumuz kararları da mı dış mihraklar yarattı? Dış mihrakların telkini ile mi Merkez Bankası Başkanlarını görevden aldınız?

- Türkiye'de ne zaman bir sıkıntı yaşansa topu dış mihraklara atma garantisi olan bir iktidar var. O kararnameleri Erdoğan'a dış mihraklar mı imzalattı? Türkiye zaman kaybediyor, bir an önce sandığı getirin.

- Bir kez daha Erdoğan'ın talebi yerine getirildi ve yeniden Türk Lirası değer kaybetmeye başladı. Bu hamleleri ekonominin gerçekliğine göre yapmak gerekir. Ekonomik olarak bu kara kışı vatandaşımız çok zor geçirecek. Öyle bir iktidar var ki sanki vatandaşa garezi var, vatandaşın cebi ile kavga ediyor. Bize artık masal değil, sandık lazım. Sarayın etrafında oluşan lüks konutlar, danışmanlar ordusu Erdoğan'ın halkın gerçeklerini görmesine engel oluyor.

- Hiç kimse önünü göremiyor. Bu keyfi faiz kararlarını alanlar benzinin, yemin, doğalgazın, gübrenin, gıdada bir çok ürünün ithal edildiğini bilmiyorlar mı? Bu ülkeyi yönetenlerin ülkesinden ne kadar habersiz olduğunu gösteriyor. Alınan kararlar milletimizin ağır bir yük altında kalacağınızı hepimize gösteriyor.

- Bütün bunlar yetmiyormuş gibi, bir de Türkiye gri listeye alındı. Bunun maalesef sonuçları olacak. Baktık bu gri listede hangi ülkelerle beraberiz diye. Arnavutluk, Burkina Faso, Malta, Fas, Myanmar, Pakistan, Panama, Filipinler, Suriye, Uganda ve Zimbabvey'le beraber gri listedeki 23 ülkeden biriyiz. Bu saydığımız ülkeler, ekonomik olarak hangi lige yaklaştığımızı gösteriyor.

- Önümüz kara kış. Bu beceriksiz politikalar nedeniyle bu kış hepimiz için zor geçecek. Söyler misin sayın Erdoğan dört mevsimin yaşandığı Türkiye gibi bir ülkede insanlarımız bu kışı geçirmek için nasıl ısınacaklar? Doğalgaza son bir yılda 8 defa zam geldi. Sonuçta vatandaşımız doğalgaz faturalarını ödeyemeyecek duruma geldi.

- Mutfak tüpüne de zam geldi. Kömürde de durum çok parlak değil. Elektrik ile ısınabilir mi? Elektriğe 1 Ekim 2020'den itibaren 3 kez zam yapıldı. Vatandaşın zam çilesi bunla da bitmiyor. Akaryakıt zamları vatandaşa ve esnafa kontak kapattıracak duruma geldi.

- Türkiye 20 yıllık bir iktidardan sonra ilk kez bir barınma krizi ile de karşı karşıya kaldı. Bu kara kış sizin anlattığınız masallar ile geçmez. Biz Kara Kış Fonunun arkasında duruyoruz. Bütçe görüşmeleri sürerken kara kışı rahat geçirmesi için vatandaşa yardım edecek bir düzenleme yapın.

- (Bekir Pakdemirli'ye tepki) Sandıktan çıkan sonucu tartıştığınızda başınıza neler geldiğini 23 Haziran'da öğrenmiş olmalısınız. Vatandaş seçimlerde iradesini ortaya koyacak, iktidar el değiştirecek. Bu ucube saray yönetiminin atamış olduğu bakan, haddini bilecek.

- Biliyorsunuz AKP'nin Suriye siyasetini en başından beri eleştiriyoruz. Ortada 2 yıllık bir tezkere var. Tezkere neden 2 yıllık arkadaşlar. 2 yıllık biz tezkerenin getirilmiş olmasını doğru bulmuyoruz.

- Biz şunu hep eleştirdik; Ortadoğu'da üç önemli merkezde Türkiye'nin elçileri yok. İlişkiler bozulabilir, ama büyükelçilerin orada bulunması bir tür köprü vazifesi görür. Bizim büyükelçilerimizin orada olması lazım ki ilgili ülkelerle ilişkilerimiz devam etsin. Erdoğan yeni yalnızlaşmalar peşinde. Ekonomiyi batırdı, ülkeyi yoksullaştırdı ama sahte kabadayılıklardan da geri durmuyor.

- Şimdi krediler aşağı gelsin diye kamu bankaları başta olmak üzere faizleri düşüreceğiz. Evlerin yanına yaklaşır hali mi kaldı? Bu AKP'lilerin sadece genel başkanları değil, anladığım kadarıyla hepsi sarayda yaşamaya başlamış.

- Bu sorunlu ortamdan çıkmamızın en önemli yolu sandığın bir an önce gelmesidir. Bu kış zor geçecek. Bu kışla ilgili vatandaşımızı rahatlatacak bir şey yapmayacağını anladık. Ülkeyi yoksullaştırmaya, Türkiye'yi itibarsızlaştırmaya devam edecekler. O sandık gelecek ve AKP'nin yaratmış olduğu ağır travma Türkiye'den bir an önce gidecek.

Etiketler
Oğuz Kaan Salıcı