'Yeni parti kurmaya çalışanlara FETÖ'cü diyecekler'

TELE 1’de Kulis programına katılan CHP’li Mahmut Tanal, AKP’nin dağılmasının önlenmesi için kimi muhaliflerin Cumhurbaşkanlığı YİK üyeliğine alındığını, kimilerinin de Ali Babacan gibi FETÖ’cülükle suçlandığını belirtirken, çöküşün kaçınılmazlığını “Bu güneş gördü” ifadesiyle anlattı.

Ali Babacan'a FETÖ soruşturmasında yeni gelişme

ALİ BABACAN’A FETÖ SORUŞTURMASI YORUMU

TELE 1 kanalında İsmail Dükel’in sunduğu “Kulis” programına katılan CHP İstanbul Milletvekili Av. Mahmut Tanal, yeni parti hazırlığını sürdüren eski Başbakan Yardımcısı ve Devlet Bakan Ali Babacan hakkında açılan FETÖ soruşturmasını değerlendirerek, “Ali Babacan parti kuruyor, Cumhurbaşkanı’yla görüşmeye gidiyor ve arkasından FETÖ’yle ilişkilendirilerek hakkında soruşturma açılıyor. Kaldırılmadan önce Bakanlar Kurulu’yla ilgili anayasamızın 113. maddesi vardı. Ali Babacan kimin bakanıydı? O dönem Başbakan bugünkü Cumhurbaşkanı değil miydi? Bakanların eğer böyle bir bağlantısı varsa Başbakan ve Cumhurbaşkanı da bundan müşterek, müteselsilen sorumlu değil midir?

Peki CHP, İYİ Parti ve diğer siyasi partiler, bugüne kadar FETÖ’nün siyasi ayağının soruşturulmasıyla ilgili Meclis’te bir komisyon kurulmasını istediği halde Ak Parti’nin oylarıyla niye reddedildi? Demek ki bunun siyasi ayağına ulaşılması halinde Ak Parti bu işin içerisinde olacak, yöneticileriyle birlikte” ifadelerini kullandı.

AKP’NİN ÇÖZÜLMESİNE ‘BUZDAĞI’ BENZETMESİ

AKP’nin dağılmasının önlenebilmesi için birtakım yollara başvurulduğunu belirten Tanal, “Güneş gören buzdağı” benzetmesi yaparak çöküşün, çözülmenin, erimenin kaçınılmaz olduğunu kaydetti.

Tanal şöyle devam etti: “Şimdi Ak Parti’yi ayakta tutabilmek için, Ak Parti’nin bu dağılmasını önleyebilmek adına işte Cumhurbaşkanlığı Yüksek İstişare Kurulu adı altında bir kurul kuracaklar, kimisini oraya atayacaklar ve bu arada diğer dağılanları da, yeni bir parti kurmaya çalışanları da, yeni bir oluşum içerisinde yer alanları da FETÖ’cü diyecekler.

AK Parti’nin bu dağılması, buzdağının kütlesine benzer. Artık bu buz erimeye başlamışsa siz bunun erimesini durduramazsınız. Buz güneş gördü. Size muhalif olan herkese FETÖ’cü derseniz o zaman şunu derler: 2004 tarihli Milli Güvenlik Kurulu’nun kararı var. MGK, ‘FETÖ sızmalarının önlemini alın’ diyor. Niye önlem almadınız? Önlem almayan bu siyasi iktidar değil mi?

2010 tarihinde Anayasa referandumu yapılarak 160 hakim ve savcı Yargıtay’a alınırken o dönem milletvekili değildim, düz bir avukattım, vatandaştım. Vatandaş olarak dava açmıştım. 3 ya da 6 kadın üye almışlardı. Gerisi erkekti. O işlemin iptali için dava açtım. Benim hukuksal menfaatim yoktur diye davam reddedildi. E ne oldu? FETÖ’cü dedikleri savcı ve hakimlerin çoğu bu iktidar tarafından alındı.”