Ekrem İmamoğlu: Yönetici pervasızlığı, densizliği, kibri en büyük tehdit ve tehlike

GERÇEK GÜNDEM /

İstanbul’un kalbi Beyoğlu, Cumhuriyet'in ikinci yüzyılında yeniden tasarlanıyor. İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin (İBB) tüm paydaşlarının 2 yıldır üzerinde çalıştığı “Beyoğlu Mekansal Strateji Planı” İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun katıldığı toplantı ile kamuoyuyla paylaşıldı.

“Beyoğlu Mekansal Strateji Planı” yine ilçenin kalbinde yer alan İstiklal Caddesi Halep İşhanı Ortaoyuncular Tiyatrosu'nda duyuruldu. Etkinlikte İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Meclis Üyesi Umut Şenol da yer aldı.

Ekrem İmamoğlu'nun toplantıdaki açıklamaları şöyle oldu:

"BEYOĞLU'NUN ETKİLEMEDİĞİ KİMSE YOK"

Bu sahnede sanatçıları izlerken olan geçmiş anılarımdan şimdi sizlere bu sahnede Beyoğlu'nun geleceğini konuşmak için varız. Buradan gelip geçen tüm tiyatro sanatçılarını alkışlıyoruz. Onları bu sahnede varmış gibi alkışlamanızı dilerim ve isterim.

Burada Beyoğlu'nun etkilemediği kimse yok. Birçok insanımızın burada çok köklü anıları vardır. Böylesi kıymetli bir bir alanın nasıl değerlendirileceği, geleceğe nasıl hazırlanacağı, 21. yüzyılın İstanbul'unda nasıl bir konuma kavuşacağı çok önemli.

"YÖNETİCİ PERVASIZLIĞI, DENSİZLİĞİ BU TÜR ALANLARDA EN BÜYÜK TEHDİT VE TEHLİKE OLMUŞTUR"

Beyoğlu anılarında insanların daha güzel bir yerde duruyor ve bugüne baktığımızda geçmişi misli misli aratıyorsa bir yerde yanlışımız var, süreci iyi yönetememiş demektir. Dünyada bu tür örneklerin nasıl yönetildiğine bakıp, ders çıkarıp, yol haritası çıkardığımız takdirde bu yolculuğun bizi asla yanıltmayacağını düşünüyorum.

Planı olmayan, geleceği tasarlanmamış ve tartıştırılmamış, farklı fikirlerin bir araya gelip konuşturulmadığı bir anlayışın hele hele bu tür binlerce yıllık kültürü temsil eden topraklarda başarılı olması mümkün değil. Ama gelin görün ki yönetici pervasızlığı, densizliği, umursamazlığı, kibri bu tür alanlarda en büyük tehdit ve tehlike olmuştur.

"FATİH'E, BEYOĞLU'NA BAKTIĞIMDA ÇOK ÜZÜLÜYORUM"

Bir anda bir alan için kişisel kaprisleriyle ve birikimleriyle karar verme mekanizmasını hayata geçiren bireyler geçmişten gelen büyük değerleri, eserleri ortadan kaldırabilmiştir. Yaptığı eserlerle de bir eser değil kalıcı tahribat ürettiğini ne yazık ki dünyada da ülkemizde de şehrimizde de görebilmek mümkün. Biz bütün bu anlayışın karşısında bir duruşu, ortak aklı hakim kılmak istiyoruz.

Fatih'e, Beyoğlu'na ve diğer bazı ilçelere baktığımda çok üzülüyorum. İstikrar sağlıklı sonuçlar vermesi açısından bir fırsattır. Bir şehri ya da bir ilçeyi sağlıklı düşünebilen ve bu bahsettiğim mekanizmaları devreye almış bir anlayış 25 yıl yönetse orada bambaşka bir alanın varlığını, geçmişi yaşatan, geçmişle barışık, bugünü de insanlara yaşam kalitesi olarak sunabilen ilçeler, yaşam alanları sunması mümkün. Bugün tahrip olmuş, sıkıntılı, kültür sanat alanlarını boşalmış, tahrip edilmiş halini görmekten üzüntüye kapılırsınız. Ben bugün 'birkaç sinema salonunu, tiyatro salonlarını yeniden açalım' deyince insanların mutluluklarının nasıl ışıltı yarattığını görüyorum ve biliyorum.

Bu yolculuk tarihi ve değerli bir adımdır. İlk defa Beyoğlu'na bütüncül bir bakış, bütüncül bir stratejik plan, bütüncül bir gelecek tarifini önümüze koymuştur. Sürdürülebilir, gelişime açık, herkesin katkısını, fikrini içine katabilecek bir mekanizmanın varlığı bu planı geleceğe çok güzel biçimde taşıyacaktır.

Kaynak: Gerçek Gündem