Orman talanını anlatan Artvinli kadın: “Bir geliyorlar, orayı dümdüz edene kadar çıkmıyorlar”

Orman Mühendisliği Mehmet Özalp, “Türkiye’nin dört bir tarafından kamyonlar tomruk taşıyor.” diyor. Artvin Borçka’da yaşayan Ayla Yazıcı ise “Karşımdaki dağın ormanını yolunmuş kaz gibi yaptılar. Bir geliyorlar, arkasını bırakmıyorlar.” diye konuştu.

Orman talanını anlatan Artvinli kadın: “Bir geliyorlar, orayı dümdüz edene kadar çıkmıyorlar”

GERÇEK GÜNDEM - FİLİZ GAZİ /

AKP hükümetinin iktidarda olduğu yıllar içinde maden ocakları, termik santrallar, HES’ler, mega projeler, SİT alanlarının daraltılması gibi pek çok saldırıyla doğaya geri dönüşümü olmayan zararlar verildi. Son 20 yılda neler oldu sorusuna hızlıca yanıt verirsek ilk akla gelenler şunlar:

Endemik bitkileri ve sık ormanlarıyla bilinen Karadeniz’de HES’lerle dereler kurutuldu.

Artvin Kafkasör Yaylası Cerattepe bölgesinde Cengiz Holding’in altın madeni için binlerce ağaç kesildi.

Samsun’dan Artvin’e 8 ilin yaylalarını birbirine bağlayacak 2 bin 600 kilometrelik “Yeşil Yol Projesi” ile dağlar delindi, ormanlar yok edildi.

Ege’nin birçok bölgesinde termik santrallar için yüzlerce zeytin ağacı kesildi.

Muğla’ya bağlı Marmaris Okluk Koyu’nda bölgenin SİT derecesi düşürülerek 65 hektarlık bir alanda yapılan Cumhurbaşkanlığı yazlık sarayı için 40 bin ağaç kesildi.

Ankara’da Orta Doğu Teknik Üniversitesi (ODTÜ) Teknokent Kavşağı ile 1071 Malazgirt Bulvarı arasındaki bağlantıyı sağlayacak olan tünelin yapımı için yaklaşık 50 hektarlık alan talan edildi.

Ankara Beştepe’ye yapılan Cumhurbaşkanlığı Sarayı inşaat alanı parça parça genişletildi ve 750 bin metrekareyi geçti. Atatürk Orman Çiftliği’nde yapılan sarayın sadece bağlantı yolları için 10 bin ağaç söküldüğü ileri sürüldü.

VERİLERLE ORMAN TALANI

Pratikte yaşananlar bunlar iken AKP hükümeti ülkenin ağaçlarını en çok koruyanların kendileri olduğunu iddia etti.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 2017’de katıldığı “11 Milyon Ağaç, Bugün Fidan Yarın Nefes” adlı programda "Hedefimiz zümrüt yeşili görüntüsüne kavuşan bir Türkiye'dir" diyerek şu veriyi paylaşmıştı: ”17 yılda toplam 4.5 milyar fidanı toprakla buluşturarak orman varlığımızı 20.8 milyon hektardan 22.6 milyon hektara çıkardık.”

Türkiye Ormancılar Derneği (TOD), 5 Haziran Dünya Çevre Günü’nde “Türkiye Ormancılığı 2022: Türkiye’de Ormansızlaşma ve Orman Bozulması Raporu”nu yayınladı. Bu rapora göre AKP hükümetinin iktidarda olduğu 19 yıl boyunca (2003- 2021 yılları arası) yapılan toplam ağaçlandırma miktarı 609.090 hektar ve yıllık ortalama ağaçlandırma miktarı 32.000 hektarken, önceki 19 yılda(1984-2002) yapılan toplam ağaçlandırma miktarı 1.115.367 hektar ve yıllık ortalama ağaçlandırma miktarı ise 59 bin hektar.

ORMAN TALANI İÇİN YASALAR ÇIKARTILDI

Yıllar içinde ormanların talan edilmesi yasalar yoluyla kolaylaştırıldı. Orman Yasası’na 2018 yılında eklenen Ek 16’ncı madde ile 2018 yılına kadar üzerinde yerleşim alanı oluşmuş orman alanlarının orman sınırları dışına çıkarılması olanaklı hale getirildi. Bugüne kadar Ek 16’ncı madde doğrultusunda toplam 928 hektar orman alanı orman sınırları dışarısına çıkarıldı. 8 Nisan 2022 tarihinde yapılan yasal düzenleme ile ise kadastro işlemi yapılarak orman vasfını yitirdiği iddia edilerek adına “2B arazileri” denilen alanların satışı olanaklı hale getirildi.

Orman talanını anlatan Artvinli kadın: “Bir geliyorlar, orayı dümdüz edene kadar çıkmıyorlar” - Resim : 1

Ülkedeki ormanların yok edilmesi tüm bunlarla sınırlı değil. Orman Genel Müdürlüğü'nün (OGM) resmi verilerine göre odun üretimi miktarında 2016’dan sonra ciddi bir artış yaşandığı görülüyor. Buna göre 2005 yılında Türkiye ormanlarından 13,9 milyon metreküp odun üretimi yapılmışken, bu rakam 2017 yılında 18,8 milyon metreküpe, 2021 yılında ise 31,9 milyon metreküpe ulaşmış durumda.

MİLLİ PARKLARA HES YAPILIYOR, ENERJİ HATTI GEÇEBİLİYOR

Artvin Çoruh Üniversitesi, Orman Mühendisliği Bölümü öğretim görevlisi Doç. Dr. Mehmet Özalp, dünyada milli parklar için belli koruma yasalarının olduğunu hatırlatarak, Türkiye’de ise bu evrensel değerlerin hiçe sayıldığını şu sözlerle ifade ediyor:

“Bizde milli park alanlarından enerji hattı geçebiliyor, HES yapılabiliyor, yol yapılıyor, turizm yapılıyor. Oysa bu alanlara ne olursa olsun müdahale edilemez.”

TÜRKİYE’NİN DÖRT BİR TARAFINDAN TOMRUKLAR TAŞINIYOR

Özalp, son yıllarda artan ağaç kesimine dikkat çekerek bunun bir sebebini kur artışları ile birlikte orman kesimleri için yapılan “lobi çalışmaları” olarak açıklıyor:

“Ormanı çok az olan Güney Doğu Bölgesi’nde bile durum böyle. Türkiye’nin dört bir tarafından kamyonlar tomruk taşıyor. Ana nedenlerden biri kur artışları. Eskiden özellikle mobilya sektörü yurt dışından ithal ediyordu ama kur artışından dolayı yapılamadığı için bu defa iç piyasadaki ormanların kesimi başladı. Bakanlık ya da Orman Müdürlüğü ile lobi çalışmaları yapılarak orman kesimlerini artırdılar.”

ODUN ÜRETİMİ İÇİN LOBİ FAALİYETLERİ

Özalp’ın bahsettiği odun üretimi “Türkiye Ormancılığı 2022: Türkiye’de Ormansızlaşma ve Orman Bozulması Raporu” verilerine de yansıdığı görülüyor.

“2005 yılında yıllık cari artımın yalnızca %38’i odun üretimine dönüşürken, bu oran 2018 yılında %48’e, 2021 yılında %67’ye çıkarak ormanlar üzerinde ağır bir odun üretimi baskısı oluşturmuştur.”

Raporda, odun üretimi için yapılan politik basılara şu sözlerle değiniliyor:

“Örneğin çok kısa sürede yıllık 14 milyon 17 m3 üretim kapasitesine ulaşan lif levha ve yonga levha sektörleri MDF/HDF levha üretiminde Avrupa’da birinci dünyada ikinci sıraya, yonga levha üretiminde ise Avrupa’da üçüncü dünyada beşinci sıraya yükselmiştir. Buna karşılık hammadde temini için, liranın döviz karşısında sürekli değer yitirmesinin de etkisiyle iç piyasaya yönelerek OGM’nin odun üretimini artırması yönünde oluşturduğu politik baskılar sayesinde istediği sonuca ulaşmıştır.”

SONUMUZ GELİYOR, BUNU ANLAMIYORLAR

Ülkenin maden ruhsat haritasına bakıldığında Artvin’in yüzde 71’ine maden ruhsatı verildiği görülüyor. Yeşil Artvin Derneği Başkanı Nur Neşe Karahan konuya ilişkin şunları söylüyor:

“Türkiye’nin her yerinde kesim var, Artvin’de daha da fazla var. Artık geleceği kimse düşünmüyor. Herhalde iklim değişimini kimsenin aklı almıyor. Anlatmakta güçlük çekiyoruz, tekrar tekrar başa sarıyoruz. Sonumuz geliyor, bunu anlamıyorlar.”

BİR GELİYORLAR, DÜMDÜZ EDENE KADAR ÇIKMIYORLAR

Artvin, Borçka’da yaşayan Ayla Yazıcı, “Karşımdaki dağın ormanını yolunmuş kaz gibi yaptılar.” diyerek başlıyor sözlerine ve şöyle devam ediyor:

“Bir geliyorlar, arkasını bırakmıyorlar. Orayı dümdüz edene kadar çıkmıyorlar. Ağacı kesersen suyun akışı değişir. Koca ağaçları deviriyorlar sonra yağmur yağdığı zaman toprak kayıyor. Kayar tabi… O işlere karşıyım ama bunları devlet yapıyor.”

Etiketler
Artvin Muş Türkiye