Türkiye’nin Konuştuğu Davada 4. Gün: Salon Karıştı, Polisler Müdahale Etti

Türkiye’nin yüreğini yakan Grand Kartal Otel’de 78 canın ölmesine ilişkin davanın dördüncü gününde sanıklar dinlendi. Otel sahibi Halit Ergül’ün çapraz sorgusu sırasında salonda gerginlik çıktı. Çıkan kavgaya polisler müdahale etti. Duruşma yarın sabah devam edecek.

Türkiye’nin Konuştuğu Davada 4. Gün: Salon Karıştı, Polisler Müdahale Etti
A+ Yazı Boyutunu Büyüt A- Yazı Boyutunu Küçült

Bolu Kartalkaya'da yer alan Grand Kartal Otel'de 21 Ocak gecesi meydana gelen büyük yangında 78 kişi hayatını kaybetmiş, 133 kişi ise yaralanmıştı. İhmallerin art arda sıralandığı felakete ilişkin açılan davada 19'u tutuklu toplam 32 sanık hakim karşısına çıkmaya başladı.

Türkiye’nin Konuştuğu Davada 4. Gün: Salon Karıştı, Polisler Müdahale Etti - Resim : 1

Bolu 1. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından başlatılan davanın dünkü duruşmasında 17 sanığın savunmaları dinlendi.

Soruşturmayı yürüten Bolu Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, aralarında otelin sahipleri ve yöneticilerinin de bulunduğu sanıklar için ağır cezalar talep ediliyor. Halit Ergül, Emine Murtezaoğlu Ergül, Ceyda Hacıbekiroğlu, Elif Aras, Emir Aras, Zeki Yılmaz, Ahmet Demir, Kadir Özdemir, Cemal Özer ve Mehmet Salun'un yanı sıra Bolu Belediye Başkan Yardımcısı Sedat Gülener, İtfaiye Müdür Vekili Kenan Coşkun ve itfaiye eri İrfan Acar hakkında, her biri için 78 kez “olası kastla öldürme” ve “olası kastla yaralama” suçlarından toplam 1998 yıla kadar hapis cezası isteniyor.

Türkiye’nin Konuştuğu Davada 4. Gün: Salon Karıştı, Polisler Müdahale Etti - Resim : 2

Davada 4. günde ifadeler alınmaya devam ediyor. İşte dakika dakika detaylar...

ARBEDE ÇIKTI

Halit Ergül’ün çapraz sorgusuna geçildi. Ergül çapraz sorguda şunları söyledi:

“En son denetlemede bile bize spring sistemi ile ilgili bir şey söylenmedi. Denetlemeler de normal çıktığı için bilmiyorum. Bizden sonra bin 500 otel mühürlendi. Keşke bizi de 15 gün mühürleselerdi bu olay yaşanmasaydı. Otelde denetimlerden tam olarak geçiyorduk. Turizm İşletme Belgesinde 12'inci kat var. Yapı iskan ruhsatında görülüyor mu bilmiyorum. Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından müşteri şikayeti nedeniyle daha önce cüzi bir ceza yedik. Onun dışında ceza yemedik. Otelde üst yönetim yetkisi bendedir ve kimseye devretmedim. Denetime gelen Kültür ve Turizm Bakanlığı yetkililerini otelde ücretsiz konuk etmedim. Odalarda sigara içiliyor diye çalışanlarıma dedektörleri kapatın talimatı vermedim. Arabaları yangın sırasında garajdan çekin diye talimat vermedim.”

DURUŞMA SALONU KARIŞTI

Sonrasında yangında 8 yakınını kaybeden avukat Yüksel Gültekin sanığa bir soru sorduğu sırada Halit Ergül’ün avukatı, sorulan soruların esasa uygun olmadığını söyledi. Yüksel Gültekin de avukata ‘Sana mı soracağım sorularımı, müdahale ediyorsun. Benim 8 tane canım gitti” dedi.

2 avukat arasında sözlü tartışma başladı. Avukatlar tartıştığı sırada Halit Ergül’ün kızlarından Ceyda Hacıbekiroğlu'nun eşi olan damadı ile mağdur aileleri arasında tartışma çıktı. Tartışma büyüdü ve arbedeye dönüştü.

Çıkan kavgaya polis ekipleri müdahale etti. Salon hızla boşaltılırken, Ceyda Hacıbekiroğlu’nun kocası da polis eşliğinde salondan çıkarıldı. Çıkan olaylar nedeniyle duruşmaya yarın sabah 09.00’a kadar ara verildi.

OTEL SAHİBİ SAVUNMA YAPTI

Otelin sahibi Halit Ergül’ün savunmasına geçildi. Ergül şöyle konuştu:

"Grand Kartal A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanıyım. Yangın gecesi Gazelle Otel'deydim. Saat 03.30 gibi eşim aradı, ‘Çok kötü, yanıyoruz’ dedi ve hemen giyinip süratle yola çıktım. Yolda 112'yi aradım, ‘Biz de yola çıktık’ dediler. Yolda Mehmet Güner aradı, yangını sordu. ‘Ne durumda bilmiyorum, gidiyorum’ dedim. 15 kilometre kala kızıllık vardı ve ‘Eyvah, çok büyük’ dedim. Otele gidince her yeri sarmıştı. Yolculuk 1 saat sürmüştür. İtfaiyeler peş peşe gelmeye başladı. Kayak hocaları vardı, ‘Giremezsin’ dediler. Zaten girilecek gibi değildi. İtfaiye ekipleri misafirleri indiriyordu, onları gördüm. Bir kişinin vefat ettiğini söylediler, o an yıkıldım. Serseri mayın gibi dolanıyordum. Kepçeci geldi, pahalı misafir araçları vardı. Kepçeyle alıp yol açtık. Emir'i aradım, onun da üstü başı is içerisindeydi. Personel ve kayak hocaları orada uğraşıyordu. İtfaiye ekipleri güvenlik için uzaklaştırdı.”

‘BİRİNİN HATASINI HEPİMİZ ÇEKİYORUZ’

“Vefat edenler çok olunca kafa da gitti. Jandarma yanımda duruyordu, büyük ihtimalle gözaltı içindi. İfade için Bolu’ya geldim. Yangının nasıl başlamış olabileceğini düşündüm. Ben, orada şov bölümünde aşçılar yapmaması gereken şeyi yaptı, oradan çıkmıştır diye düşündüm. Yine de yanılmadım. 300 personelden birinin hatasını burada hepimiz çekiyoruz. Yangının nedeni ile ilgili bilirkişi raporunda, ‘Gaz düzgün olsaydı kendi kendine sönebilirdi’ diyor. Avukatların dediğine göre Aygaz ile sözleşmemiz varmış, yılda iki kez denetlemeye gelmesi gerekiyormuş ama gelmemişler. Evrak işlerinde başka imzalar vardı. İş güvenliği uzmanı ‘Gerek yok’ dedi. Ece ve Kübra Hanım, ‘Sözleşmeleri Kadir Özdemir imzalardı’ diyor. Kime sorsak, ‘Kimse eğitim almadık’ diyor. Balili kızlardan biri, ‘2 yıl önce yangın eğitimi almıştık Gazelle Otel’de’ diyor. ‘Eskilerden aldık’ diyenler var. Eğitimi 2 kişiye mi yaptık?”

Otelin muhasebecisi Kadir Özdemir’in Grand Kartal Otel’e gelmesi için 4x4 araç aldığını ifade eden Ergül şöyle devam etti:

“Emir Aras beni aradı, ‘İtfaiye için şunlar şunlar eksikmiş, Kadir Özdemir müracaat ederken hata yapmış’ dedi. O zaman, ‘Anormal bir şey yoksa Kadir Özdemir geri çeksin’ dedim. Kültür ve Turizm Bakanlığı ile Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından denetleniyoruz. Otelin girişinde ‘Denetleniyor’ diye Kültür ve Turizm Bakanlığının tabelası var. İnsan değilsem çocuklarımı ve torunlarımı da orada yatırdım.”

‘BANA SORMADAN HİÇBİR ŞEY YAPAMAZDI’

“12'nci katta özel misafir yoktu. Orada asansör bile çıkmaz. Orası boş, orada misafir ağırlanmaz. Grand Kartal Otel Genel Müdürü Emir Aras'tır. Ama bana sormadan hiçbir şey yapamazdı. Kadir Özdemir muhasebe müdürüdür ve epey etkilidir. Alışları yapar, büyük alışları benim emrim ile yapar. Elektrik olayı 2 yıl öncesine kadar Grand Kartal Otel'de yoktu. Kartal A.Ş.'nin elektrikçileri yapardı. Biz de Hüseyin'i aldık yazın da Gazelle Otel'de çalışırdı. Bayram'ın da yardıma geldiğini biliyorum. Zeki Yılmaz da müdürdür ama çok yetkisi yoktur. Cemal Özel de sıradan bir elemandır. Elektrik tesisatında değişim olsa Hüseyin beyin haberi olurdu.”

AŞÇI YARDIMCISI FAYSAL YAVER KONUŞTU

Yangın esnasında uyuduğunu söyleyen tutuklu sanık aşçı yardımcısı Faysal Yaver, konuştu.

Bir aydır aşçı yardımcısı olarak çalışıyordum. Kahvaltı için hazırlık yapıyorduk. Yangın çıktı bir anda panik oldum. Reşat ustayı arayıp haber verdim. Yangın var diye bağırmaya başladım. Garaj bölgesine indim demir kapı kapalıydı. Nasıl açılır kapatılır bilmem tekrar içeriye girmeye çalıştım ama giremedim. Garaj kapısını açmaya çalıştık ama açamadık. Garaj kapısı açıldı dışarıya çıktık. 10 dakika orada bekledik arkadaşlarımın yol göstermesiyle müşteri giriş kapısına gittik. Çoğu müşteri inmişti resepsiyon kapısını kapatmışlardı. İnsanlara yardımcı olmaya çalıştım. Grill plate ile ben hiç temasta bulunmadım. Yangının sabahı beni aldılar ben o zamana kadar içerdeyim.

'GÖZÜMÜZÜN ÖNÜNDE YANGIN TÜPÜ VARMIŞ'

Ben gece 23.00 en geç 00.00 mutfağa girerim ve çalışırım ben kahvaltı şefi olarak ama şef pozisyonunda değilim. Salih Acar kahvaltı şefiydi. Yangından iki gün önce tartışma sebebiyle işi bıraktı. Beni ofise çağırdılar, ‘bizi biraz idare edin’ dediler. Aslında gözümüzün önünde yangın tüpü varmış lavabonun altında ama biz göremedik. Başkada mutfakta yangın tüpü görmedim. Ben gece çalışırım gündüz 11-12’lere kadar çalışırım sonrasında kimseyle muhatap olmam uyurum. Enver Öztürk, sıcak şefi olarak biliyorum. Reşat ise aşçı başımızdı. Grill plate’i açma kapama işi kullananlarındır. Kim kullandıysa o açar, o kapatır. Üzerime atılı suçlamaları kabul etmiyorum.

'İŞ GÜVENLİĞİ UZMANI HİÇ GÖRMEDİM'

Grand Kartal’ın sıcak yemek ustası olduğunu söyleyen tutuksuz sanık Enver Öztürk, konuştu.

Mutfakta yemekleri yapan ustayım ben. Yangın uyku saatimde olmuştur. 4. katta odamdan çıktım otelin önüne gittiğimde yangın çok büyümüştü. Yanımıza 4 misafir aldıktan sonra dışarı çıktık. Reşat Bölük baş aşçımız ben sıcak yemek usta şefiyim. Mutfakta bölümler ayrıdır. Mutfakta elektrikle çalışan ısıtıcılar var. Ben saat 07.30'da gelir yemek yaparım ben iç mutfakta ustayım. Yangın eğitimi verilmedi, tatbikatı yapılmadı. İş güvenliği uzmanı hiç görmedim.

YANGINI İLK İHBAR EDEN KİŞİ KONUŞTU

Bolu Kartalkaya’da bulunan Grand Kartal Otel’de meydana gelen ve 78 kişinin yaşamını yitirdiği yangına ilişkin davanın dördüncü gününde tutuksuz sanıklardan resepsiyon görevlisi Yiğithan Burak Çetin'in savunmasının ardından çapraz sorgusuna geçildi. Çapraz sorgu sırasında sanık Çetin'in yangını fark ettiği anın video kaydı izletildi. Müşteki avukatının “12’nci katta özel bir müşteri kalıyor ve o kurtarılıyor. Bu kim?” sorusuna sanık Çetin, “Bilmiyorum” yanıtını verdi.

Çetin'in savunmasının ardından çapraz sorgusuna geçildi. Çapraz sorgu sırasında sanık Çetin'in yangını fark ettiği anın video kaydı izletildi. Müşteki avukatının “12’nci katta özel bir müşteri kalıyor ve o kurtarılıyor. Bu kim?” sorusuna sanık Çetin, “Bilmiyorum” yanıtını verdi.

'YANGIN BUTONU YOKTU'

Grand Kartal Otel yangını davasında resepsiyon görevlisi tutuksuz sanık Yiğithan Burak Çetin, mahkemede savunmasını verdi.

Sanık Yiğithan Burak Çetin:

"Yurt dışında vizemin süresi dolunca Türkiye’ye döndüm. İşe giriş sürecimde iş güvenliği eğitimi gibi belgeler benden istenmedi. Sadece bir haftalık eğitim verildi. Gece resepsiyon görevine başlamadan önce 5 günlük bir oryantasyon süreci uygulandı. 9 Aralık’ta resepsiyon ekibi olarak Grand Kartal Otel’e geçtik. Gece 00.00 ile sabah 08.00 saatleri arasında çalışıyordum.

'SÖNDÜRME TÜPÜNÜ BULAMADIM'

Olay gecesi saat 01.00 civarında mutfağa inip atıştırmalık bir şeyler almak istedim. Resepsiyona döndüğümde güçlü bir sarsıntı ve ardından yoğun bir duman hissettim. Hemen yandaki odaya geçip yangın butonu veya söndürme tüpü aradım ama bulamadım. Daha önce bize acil durumda Kartalkaya’da bulunan jandarmayı aramamız gerektiği söylenmişti. Bunun üzerine jandarmayı aradım.

'KOLTUKLARI KAPILARIN ÖNÜNE ÇEKTİK'

Merdivenlerde yoğun duman vardı, bu nedenle üst katlara çıkamadım. Misafirler için çıkış alanı oluşturmak amacıyla tek kişilik koltukları kapıların önüne çektik. Saat 03.26’da jandarmayı aradım. Kapının önünde ‘yangın var’ diye bağırmaya başladım. 03.28’de şefim Görkem Bey’i aradım. Ardından resepsiyonda görevli arkadaşımla birlikte Zeki Yılmaz’ı da aradım. Bu aramaların hepsi HTS kayıtlarında mevcuttur.

'İLK ÇIKAN GÜVENLİK GÖREVLİSİYDİ'

Otelin kapısından ilk çıkan kişi gündüz vardiyasında çalışan güvenlik görevlisiydi. Daha sonra Emir Aras ve ailesini gördüm. Yatak ve battaniye taşıyorlardı, ben de yardım ettim. Yangın sırasında alarm çalmadı. İkinci katta kalan arkadaşlar odalarında sigara içiyorlardı, buna rağmen dedektörler hiçbir şekilde devreye girmedi.

'PARLAMAYI İLK KEZ GÖRÜYORUM'

Sanık Faysal Yaver: "Son girdiğim yer sabit benmari. Ben sabit benmariyi açtım. Düğmesini çevirdim benmarinin. Parlamayı ilk kez görüyorum.

Otelin aşçılarından sanık Enver Öztürk:

"Faysal, grill plate ızgaraya geçiyor”

Sanık otel elektrikçisi Hüseyin Özer:

“Grill plate ızgarayı geçti Faysal. Sabit benmari ile grill plate ızgaranın şarteli ayrıdır. Ledler yandı o sırada başkanım. Bunu Yalçın elektrik yaptı. Benmarinin olduğu yerde ledlerin sigortası var, bitişik. Benmarini açarken ledlerin de sigortasını açabilir, bitişik çünkü" diye konuştu.

'EKSİKLERİ ALMADI'

Tutuksuz sanık aşçıbaşı Reşat Bölük, şunları söyledi:

Emir Aras’tan şikayetçiyim. Eksiklikleri al dedim, 'bu yıl almayız seneye alırız' dedi. 2023 yılında attığım maili, 2024 yılında tekrar attım ama yine almadı. Bunlar sorun çıkartabilirdi çünkü. 2025'te de Emir Aras 'bazı eksiklikleri aldık, geri kalanı idare edin' dedi. Sonucunda da ben canımı zor kurtardım, yaralandım" dedi.

'IZGARANIN AÇILMASINDA SORUMLU BİRİSİ YOK'

"Benmari sabahları 05.30-06.00 gibi açılır. Grill plate ızgara da 06.30-07.00 gibi açılır. Grill plate şov alanındadır, açılması için şarteli açar ve sonra düğmesine basılır. Benmarinin ise sadece düğmesi var. 60 derecede tutarız ısısını. Kahvaltıcı ayrılmıştı iki gün önce, yardımcısı da Faysal Yaver idi. Otelde biz Emir Bey’den talimat alırdık. Acil durum müdahale ekibindeki lidere beni yazmışlar ama imza benim değil, konuya dair de bilgim yok. Kim düzenlemiş bu belgeyi bilmiyorum. Üzerime atılı suçlamayı kabul etmiyorum. Ben canımı zor kurtardım, kendimi sakatladım. Grill plate ızgaranın açılmasında sorumlu birisi yok. Üç öğünde kullanılır grill plate. Mutfakta yangın tüpü vardı iki tane. Faysal benmarini açtı. Grill plate ızgarayı geçmiş, benmarini açmış. Görünen parlama ışıklardan kaynaklı, orada ledler de var. Ledler yeni yapıldı, bu yıl yapıldı. Teknik ekip eklemiştir ledleri.

DURUŞMADA GERGİN ANLAR

Reşat Bölük’ün avukatının, “Biz bu olaydan üzüntü duyuyoruz” demesi üzerine müşteki ve müşteki avukatı Yüksel Gültekin, “Başsağlığı dilemeyin” dedi.

Sanık avukatı da “Biz acınıza saygı duyuyoruz günlerdir. Siz de sanık avukatlığı yapmışsınızdır elbet” diyerek yanıt verdi. Ardından duruşmada gerginlik yaşandı. Bunun üzerine bazı sanık avukatları, “Böyle savunma yapamayız” diyerek duruşma salonundan ayrıldı.

MUTFAK PERSONELİNİN SAVUNMASI BAŞLADI

Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi'yle (SEGBİS) kayıt altına alınan duruşma, mutfak personeli tutuksuz sanık Reşat Bölük'ün savunma yapmasıyla başladı.

OTEL SAHİBİNİN EŞİ: 'ŞANS ESERİ KURTULDUM'

Grand Kartal Otel Yönetim Kurulu Başkanvekili ve otel sahibi Halit Ergül’ün eşi tutuklu sanık Emine Mürtezaoğlu Ergül, mahkemede savunma yaptı.

Sanık Emine Mürtezaoğlu Ergül:

“Olay gecesi oteldeydim. Koridordan gelen sesleri duyunca yataktan kalktım. Doğuştan gelen görme bozukluğum var, 25.5 numara lens kullanıyorum. Lensleri takmadan hiçbir şeyi göremem. Kızım aradı, ona ‘Kapıya ıslak havlu koy, sakın koridora çıkma’ dedim.

Odamın önünde bir çatı vardı. Birisi oraya atladı ve battaniye istedi, ne bulduysam verdim. Kızıma da ‘Camı kır’ dedim. Eşim Gazelle Otel’deydi, onu arayıp ‘Yardıma gel’ dedim. İçeride insanlar vardı ama çok fazla duman ve toz olduğu için ilerleyemedim, gözlerim kurudu. Dışarı çıkmak zorunda kaldım.”

Yangın sonrası Dorukkaya Otel’e yürüyerek gittik. Yanımda üç çocuk vardı. Otelin müdürüne, ‘Lütfen yardım edin, içeride hala insanlar olabilir’ dedim. Orada meyve ve su vardı. İnsanlara dağıtmak istedim. Bu görüntüler üzerinden çok konuşuldu ama ne yaşadığımız bilinmeden yargılandık. O anda çaresizlik içindeydim. Ne yapabileceğimi sorguluyordum.

Sanık Emine Mürtezaoğlu Ergül: Birkaç gün Gazelle Otel’de kaldım, sonra kızlarımla İstanbul’a döndüm. Bizimkisi bir aile şirketi. Otelin yönetimiyle ilgilenmezdim. Evrak gelince imzalardım, tatil için giderdim. ‘Bu çiçek solmuş’ gibi küçük şeylere karışırdım. Çocuklarımın eğitimiyle ilgilendim, torunlarımla vakit geçirdim. Otelin tüm kararlarını eşim verirdi.

Mahkeme Başkanı: Ticaret Sicil Gazetesi’ne göre göreviniz var. Otelin işleyişine karışmıyor muydunuz?

Sanık Emine Mürtezaoğlu Ergül: Evet, görevim vardı. Ama otelin yönetimine karışmazdım. Evrak getirirlerdi, eşim yoksa imzalardım. Emir Aras müdürdü ama hiçbir şeyi Halit’ten habersiz yapmazdı.

Mahkeme Başkanı: Yangın eğitimi verildi mi, yangın tüpleri vardı mı?

Sanık Emine Mürtezaoğlu Ergül: Eğitimin verilip verilmediğini bilmiyorum. Koridorlarda yangın tüpleri vardı.

Kaynak: Haber Merkezi

Etiketler
Bolu Grand Kartal Otel