Barış Akademisyenleri’nin başvuruları AYM kararına rağmen reddediliyor: Ne üretmekten ne dövüşmekten vazgeçtik

OHAL Komisyonu’nun göreve iadeleri hakkında ‘ret’ kararı verdiği akademisyenler mücadeleye devam edecekleri mesajını verdi.

Barış Akademisyenleri’nin başvuruları AYM kararına rağmen reddediliyor: Ne üretmekten ne dövüşmekten vazgeçtik

GERÇEK GÜNDEM/ NAZLI EDA PİYADE

Türkiye’de 2015-2016 yılları arasında yaşanan çatışmalar ve sokağa çıkma yasaklarının sürdüğü sırada yayınladıkları 'Bu suça ortak olmayacağız' başlıklı bildirinin ardından Kanun Hükmünde Kararnamelerle (KHK) üniversitelerden ihraç edilen Barış Akademisyenleri’nin göreve iade başvuruları OHAL Komisyonu tarafından reddedilmeye devam ediyor.

KHK ile ihraç edilen ve komisyon tarafından ‘ret’ kararı verilen akademisyenlerden biri de Kocaeli Üniversitesi, Çalışma Ekonomisi ve Endüstri İlişkileri Bölümü’nden Hakan Koçak oldu.

‘OHAL BİTTİ, KOMİSYONU DEVREDE’

Koçak, ‘siyasi’ olduğunu vurguladığı bu karar için, “OHAL’in hâlâ sürdüğünü gösteriyor” derken, “OHAL resmen bitti, OHAL Komisyonu devrede” sözleriyle tepkisini gösterdi.

Koçak, “Anayasa Mahkemesi’nin (AYM) ‘ifade ve akademik özgürlük’ olarak tanımladığı bir metni, mahkeme statüsü olmayan ve hatta hukuki statüsü sorgulanan, OHAL bitmesine rağmen varlığını sürdüren bir komisyon geçersiz kıldı. Komisyon, AYM kararına meydan okudu” dedi.

‘EN YÜKSEK YARGI KURUMUNU YOK SAYDI’

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin AYM’yi hedef alan sözlerini hatırlatan Koçak, “AYM’yi kapatalım diyorlar ama zaten fiilen hukuki statüsü olmayan bir kurum, ülkenin en yüksek yargı kurumunu yok saydı. Bir adım daha öteye giderek, sonuç beraat olmasına rağmen savcılık iddianamesini kes-yapıştır yöntemiyle gerekçe olarak sundu” diye konuştu.

KARAR, ‘MAHKEMEYİ DE AYM’Yİ TANIMIYORUZ’ ANLAMINA GELİYOR

Barış Akademisyenleri’nin göreve iadelerinde ‘ret’ kararı veren komisyonun gerekçesini, savcılığın iddianamesine dayandırmasına tepki gösteren Koçak, “Komisyon, beraatle sonuçlanan bir iddianameyi kendince tartışma konusu haline getiriyor. Yani kendisini sonuçlanmış bir davanın hem savcısı hem yargıcı konumuna koyan komisyon, bir de üzerine karar veriyor. Bu korkunç ve dehşet verici bir şey” dedi. Koçak, iddianameyi hazırlayan savcının ‘FETÖ’ borsacılığından ötürü görevden alındığını hatırlatarak, komisyonun bu kararının ”Mahkemeleri ve AYM’yi tanımıyoruz, ikisini de kapattık” anlamına geldiğini söyledi.

Koçak, ret kararının gerekçelerinden birinde de ‘devlet memurlarının devlete sadakat borcu olduğu ve akademisyenlerin sadakat borcunu yerine getirmediğinin’ savunulduğunu da sözlerine ekledi.

Karara ilişkin İdare Mahkemesi’ne başvuruda bulunacaklarını belirten Koçak, hukuki yollarında ötesinde ortak bir mücadeleyle bu sürecin sonlanabileceğini vurguladı. OHAL Komisyonu tarafından verilen kararın “mevcut rejimin bir tercihi” olduğunu söyleyen Koçak, mücadelenin de hem Barış Akademisyenleri hem de sendikalar, siyasiler ve demokratik siyasetin bir konusu olduğunu belirtti.

Barış Akademisyenleri’nin başvuruları AYM kararına rağmen reddediliyor: Ne üretmekten ne dövüşmekten vazgeçtik - Resim : 1

‘GÖREVE İADE KARARI VERİLSEYDİ DE BU BİR SÜRGÜN OLACAKTI’

Marmara Üniversitesi İletişim Fakültesi’nden ihraç edilen akademisyen Uraz Aydın da, OHAL Komisyonu’nun ‘bir oyalama ve erteleme mekanizması olduğunu’ belirterek ‘ret’ kararının şaşırtıcı olmadığını söyledi.

Söz konusu komisyonun göreve iade kararı vermesi halinde de iadenin bir ‘sürgün’ olacağını vurgulayan Aydın, “Kendi üniversitemize dönemeyeceğimiz gibi büyükşehirlerden dışında seçmek zorunda olduğumu üç üniversiteden birine YÖK tarafından atanacaktık” dedi.

Daha önceki örneklerde de benzer bir sürgünün yaşandığını vurgulayan Aydın, “Buradan bir iade söz konusu olsaydı bile yaşayacağımız iadenin kendisini bir sürgün olarak tanımlamak gerekirdi” diye konuştu.

‘NE ÜRETMEKTEN VAZGEÇTİK NE DÖVÜŞMEKTEN’

Aydın, ‘sürgün’ olarak tanımladığı iade sürecinin gerçekleşmesi halinde de 5 yıldır yeniden inşa etmeye çalıştıkları hayat düzenlerinin bilinmeyen bir süre için bozulacağını, var etmeye çalıştıkları hayatlarından da koparılıp başka bir sürece girmek zorunda kalacaklarını belirtti.

AYM’nin beraat kararına rağmen bu sürece sürgünü kabul etmeyeceklerini de sözlerine ekleyen Aydın, “Birçoğumuz bu 5 yıl içinde ne yaptıysak onu yapmaya devam edeceğiz. Ne üretmekten vazgeçtik, ne dövüşmekten” dedi.

Barış Akademisyenleri’nin başvuruları AYM kararına rağmen reddediliyor: Ne üretmekten ne dövüşmekten vazgeçtik - Resim : 2

‘ÜNİVERSİTEYE GERİ DÖNECEĞİZ’

“Haklarımız teslim edilene kadar hem hukuki hem de toplumsal alanda mücadele etmeye devam edeceğiz” diyen Aydın, sözlerini şöyle tamamladı:

“Üniversiteye elbette geri döneceğiz. Hem işimizi yapmak için hem de birilerinin hesap vermesi gerekiyor; bu hesabın verilmesi için de döneceğiz. Ufkumuz; dönmek. Bunun için ne yapılması gerekiyorsa yapacağız.”

Etiketler
Akademisyen Barış Akademisyenleri OHAL Komisyonu