Et ve Süt Üreticileri Uyarıyor: Gübre fiyatları yüzde 400 arttı, kıyma 120 lira olur, kıtlık kapıda

Hükümetin ekonomide attığı 'heterdoks' adımlar sonucu döviz kurları baskılanmış gibi gözükse de hayat pahalılığı sürüyor.

Özellikle dövize bağlı olarak yükseliş gösteren doğalgaz, akaryakıt, elektrik faturalarındaki fahiş artık artık sosyal medyanın en önemli gündem maddeleri arasında. Yurttaşlar, her gün doğal gaz ve elektriğe gelen zam faturalarını paylaşıyor.

Ancak üreticilerden gelen haberler bu hayat pahalılığı ve zam furyasının bırakım durmayı daha da artacağını gösteriyor.

SOLAKOĞLU: ''TÜRKİYE'DE KITLIK VAR, BUNUN SÜRECEĞİNİ DÜŞÜNÜYORUZ''

Tüm Süt, Et ve Damızlık Sığır Yetiştiricileri Derneği (TÜSEDAD) Başkanı Sencer Solakoğlu, raftaki pastörize sütün litresini şu anda 8-9 lira olduğunu, nisan ayında 15-16 liraya çıkabileceğini söyledi.

Solakoğlu, "Ürünler o kadar pahalı olacak ki insanlar alamayacak. Evet, rafta ürün var ama fiyatlar bazı insanlar için altın değerinde. Bu onlar için kıtlık. Türkiye’de bir kıtlık var ve bunun artarak devam edeceğini düşünüyoruz” diye konuştu.

Cumhuriyet gazetesinden Şehriban Kıraç'ın haberine göre Solakoğlu'nun açıklamaları şöyle:

"Ne zaman ki turistler gelmeye başlayacak o zaman ete ve süte talep artacak. Nisan ayı gibi et ve süt açığı ortaya çıkacak. Tüm üreticiler müthiş talep var deyip fiyat artırmaya başlayacaklar. Nisan mayısta fiyat artışının önü alınmayacağı için bu sefer aynı maliyetler raflara da yansıyacak.

'KIYMA 120 LİRA OLUR'

Raftaki pastörize sütün litresini şu anda 8-9 lira, nisanda 1 euro yani 15-16 lira civarında olacak. En az yüzde 30 en kötü senaryoda yüzde 40 fiyatı artabilir. Dolar daha da artarsa fiyat daha da yükselir. Karkas ette 60 TL olan fiyat 80 liraya çıkabilir, kıyma da 120 lira olur.

Ürünler o kadar pahalı olacak ki insanlar alamayacak. Evet, rafta ürün var ama fiyatlar bazı insanlar için altın değerinde. Bu onlar için kıtlık. Türkiye’de bir kıtlık var ve bunun artarak devam edeceğini düşünüyoruz.

Küçük aile işletmeleri çok hızlı yok olmaya başlayacak. Büyük işletmeler de bu dönemde dişini sıkacaktır. Bu Türkiye için hayırlı değil.

'TARIMDA TÜRKİYE UÇURUMDAN AŞAĞI HIZLA DÜŞÜYOR'

Tarımda Türkiye uçurumdan aşağıya hızla düşüyor. Maliyet baskısı 2022’de devam edecek. Çiftçinin enflasyonun sebebi olmadığını, enflasyonun kurtarıcısı da olamayacağını insanların anlaması lazım. Devlet hiç hatayı kendinde aramıyor. Eskiden tarımda kullanılan elektrik ucuzdu. Şimdi evde kullanılanla aynı rakama geldi. Eğer siz tarımda gıdada enflasyon istemiyorsanız bir kere devletin elektrik mazot fiyatlarını minimuma çekmesi lazım."

‘‘BİR ÇUVAL GÜBRE OCAK 2021’DE 65.5 LİRAYDI, ŞU ANDA 340 LİRA’’

Solakoğlu'nun açıklamaları bununla da sınırlı değil. Türkiye'nin öngörülebilir tarım politikası olmadığını söyleyen TÜSEDAD Başkanı, bir çuval gübrenin son bir yılda yüzde 400 arttığını dile getirdi.

Solakoğlu, ''100 çiftçiden 1’i kazanıyor 99’u kaybediyor. Çiftçiye öngörülebilir piyasa koşulları sunmazsanız o zaman bu çiftçi batar. Döviz kurunun arttığı yerde, yem ilaç maliyetleri artıyor. Devlet zamlarından hiç taviz vermiyor. Biz sütü, eti soğutmak için müthiş derecede elektrik kullanıyoruz. Bunlarda indirim yok. Hatta sürekli zam yapılıyor, ama bizden fiyatımızı düşük tutmamız isteniyor. Çiftçi yerlerde sürünüyor. Zarar ettiğiniz için sermayeden yiyorsunuz. Bir çuval gübre Ocak 2021’de 65.5 liraydı, şu anda 340 lira. Bunu yem bitkisi üretmek için kullanıyorum. Ne kadar acı bir durumla karşı karşıya olduğumuzu anlatamam. Bir çuval yemin fiyatı Ekim 2021’de 145 liraydı, şimdi 231 lira. Fiyatlar daha da artarsa bu halk ne yiyecek, ne içecek. O zaman bu çiftçi ne yapacak?'' diye sordu.