4 Yaşındaki Çocuk Ameliyat Sonrası Engelli Kaldı: Hekime Rekor Tazminat
Gaziantep’te 4 yaşındaki bir çocuğun bademcik ameliyatı sonrası engelli kalmasıyla sonuçlanan olayda mahkeme, ameliyatı gerçekleştiren KBB uzmanı hekime yaklaşık 109 milyon TL tazminat cezası verdi. Karar, tıp camiasında tepkileri de beraberinde getirdi. Hekimlerle Hukuksal Dayanışma Derneği, tazminatın orantısız olduğunu savunarak “Bu karar hekimleri ameliyat yapmaktan vazgeçirebilir” uyarısında bulundu.
Gaziantep’te özel bir hastanede 2018 yılında gerçekleştirilen bademcik ameliyatı sonrası yaşanan olay, yargıya taşındı. İddiaya göre, 4 yaşındaki bir çocuk ameliyat sonrası gelişen kanamayla solunum yolunun tıkanması sonucu beynine yeterli oksijen gitmedi ve kalıcı hasar oluştu. Çocuğun engelli kalmasının ardından aile, hekim ve hastaneden şikayetçi oldu
MAHKEMEDEN REKOR TAZMİNAT KARARI
Yaklaşık 7 yıl süren yargı sürecinin ardından mahkeme, ameliyatı gerçekleştiren kulak burun boğaz uzmanı H.B.’yi sorumlu buldu. Hekimin, yasal faizleriyle birlikte yaklaşık 109 milyon TL tazminat ödemesinekarar verildi. Bu karar, Türkiye’de sağlık alanında şimdiye kadar verilmiş en yüksek tazminatlardan biri olarak kayda geçti.
HEKİM DERNEĞİNDEN KARARA SERT TEPKİ
Karar, sağlık camiasında tartışmalara yol açtı. Hekimlerle Hukuksal Dayanışma Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Av. Cengiz Bayram, verilen tazminatın orantısız olduğunu belirterek karara tepki gösterdi. Bayram, “Hiçbir meslek yoktur ki kendi kusuru oranında değil de en ufak kusurundan zararın tamamını karşılasın. Böyle bir şey olamaz” dedi.
‘BU KARAR, AMELİYATLARI RİSKE ATAR’ UYARISI
Bayram, bu tür yüksek tazminat kararlarının hekimleri operasyon yapmaktan alıkoyabileceğini belirterek,” Şuanda yaşanan problem hekimlerin bundan sonra hiçbir ameliyatı yapmayacağı anlamına gelecek. Bu işten yine en fazla mağduriyet vatandaşa olacaktır. Çünkü bugün 15-20 bin liraya bir bademcik ameliyatı bundan sonra 100-150 bin liranın altında yapılmayacak. Bu ektiğini biçmek dediğimiz bir kavram olacak. Bu kararla bu işten yine vatandaş zararlı çıkacak. Bunun çözümünü biz daha önce önermiştik. Yetkililer bunu dinlemediler. Umarım bizim önerimizi dinlerler” ifadelerini kullandı.
‘TAZMİNAT KABUL EDİLEMEZ’
Tazminat miktarının hekimin gelir ve mesleki sorumluluğuyla örtüşmediğini savunan Bayram, “Böyle bir tazminat bir insanın geliriyle, yaptığı işle hiçbir ilişkisi olmayan bir rakam. Burada söz konusu tazminat miktarı kabul edilemez bir rakam. Çünkü burada hekimin majör bir hatası yok. Kasten adam öldürme durumu olsa dahi böyle bir ceza alabilmeniz mümkün değil ama burada ben kesinlikle yargıyı suçlamıyorum. Yargı, bilirkişi adını verdiğimi hekim meslektaşlarımızın raporu doğrultusunda karar veriyor” şeklinde konuştu.
‘BİLİRKİŞİ RAPORLARINDA ÇELİŞKİ VAR’
Kararın dayandığı bilirkişi raporlarında da tutarsızlıklar olduğunu ifade eden Bayram, ilk ve ikinci raporlar arasında ciddi farklar bulunduğunu dile getirdi. Bayram, şunları söyledi: “Bu konunun uzmanları bilirkişi heyetleri ama ilk rapor ile ikinci rapor çok farklı. İlk raporda çok farklı tıp standartlarına aykırılık varken, ikinci raporda bunların hiçbirinden hemen hemen bahsedilmiyor. Burada mavi kod verilmemesi bir eksiklik olarak kabul edilmiş, halbuki bir babanın çocuğunu alıp 5'inci kattan aşağılara doğru götürürken mavi kodu neresi için vereceğinizi sorgulamanız lazım. Bu arada ameliyata alınan bir kişi için artık mavi kod verilmesine yasal olarak da gerek yoktur. Burada aslında raporlar konusunda bir eksiklik yada yanlışlık olduğunu düşünüyorum. O yüzden bu raporun gerçekten konusunda hakim insanlar tarafından tekrar değerlendirileceğini düşünüyorum.”
‘RAPORLAR YENİDEN DEĞERLENDİRİLMELİ’
Dr. Av. Cengiz Bayram, bilirkişi raporlarının alanında yetkin kişiler tarafından yeniden gözden geçirilmesi gerektiğini vurguladı. Mahkemenin, raporlar arasındaki çelişkilere rağmen Adli Tıp Kurumu 3’üncü Üst İhtisas Kurulu’na başvurmamasını eleştirerek, “Bu eksikliğin istinaf mahkemesinde giderileceğini umuyoruz” dedi.
YARGITAY BAŞKANI’NI İŞARET ETTİ
Bayram, Yargıtay Başkanının adli yıl açılışındaki konuşmasına atıfta bulunarak, söz konusu kararın bu konuşmanın hemen ardından gelmesini de “düşündürücü” bulduğunu söyledi.