'Binali Yıldırım'ın istifa etmesi gerekirdi'
YSK, Binali Yıldırım’ın süresi içinde görevinden istifa etmediği için adaylığının düşürülmesi talebini reddetti. Bir üye bu karara katılmadı ve istifa etmemenin eşitsizlik yaratacağına vurgu yaptı.
Yüksek Seçim Kurulu (YSK), AKP’nin İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) başkan adayı Binali Yıldırım’ın görevinden süresinde istifa etmediği için adaylığının düşürülmesi talebini reddetti. Karar oyçokluğuyla alındı.
Çoğunluğun görüşüne katılmayan YSK üyesi Cengiz Topaktaş, Yıldırım’ın 1 Aralık saat 17.00’ye kadar istifa etmesi gerekirken, etmediğine dikkat çekti. Yıldırım’ın aday listesinden çıkarılmasına karar verilmesi gerektiğine işaret eden Topaktaş, istifa etmesi gerekenlere ilişkin düzenlemenin temel gerekçesinin kamu gücü ve otoritesinin kullanılmasının diğer adaylara karşı oluşturacağı eşitsizlik olduğunu vurguladı.
Avukat Sedat Vural, 23 Şubat’ta YSK’ye yaptığı başvuruda, Yıldırım’ın istifa için yasal süre olan 1 Aralık 2018 yerine 18 Şubat 2019 tarihinde TBMM Başkanlığı’ndan istifa ettiğine dikkat çekti. 1 Aralık’tan sonra istifa isteminde bulunan kamu görevlilerinin seçimde aday olmalarının kanunen mümkün olmadığına işaret eden Vural, Yıldırım’ın adaylığının “tam kanunsuzluk” nedeniyle iptalini istedi. YSK ise Vural’ın başvurusundan bir gün sonra 24 Şubat’ta karar verdi.
‘İstifa etmesi gerekirdi’
YSK, Yıldırım’ın seçimlerde aday olabilmek için yasa gereği görevinden ayrılması gerekenler arasında olmadığını savunarak istemi reddetti. Karar oyçokluğuyla alındı.
YSK üyesi Cengiz Topaktaş karşı oy yazısında, usul ve esas yönünden çoğunluğun görüşüne katılmadığını bildirdi. Topaktaş, YSK’nin Resmi Gazete’de yayımlanan 23 Ekim 2018 tarihli kararında adaylıkları nedeniyle görevlerinden ayrılmaları gerekenlerin 1 Aralık 2018 tarihine kadar istifa etmeleri, emeklilik dilekçesi verip aday olacakların da yine en geç bu tarihe kadar emeklilik dilekçesi vermeleri gerektiğinin belirtildiğine dikkat çekti.
Cumhuriyet'ten Mustafa Çakır'ın haberine göre, yasa koyucunun TBMM Başkanı’nın istifa tarihi ile ilgili özel bir düzenleme yapmadığına işaret eden Topaktaş, “Kanun gereğince istifa etmesi gerekenlere ilişkin düzenlemenin temel gerekçesi kamu gücü ve otoritesinin kullanılmasının diğer adaylara karşı eşitsizlik oluşturacağıdır. Kanun koyucu TBMM Başkanı’nın istifa tarihi ile ilgili özel bir düzenleme yapmadığı için bunun bir boşluk yarattığını söylemek doğru değildir... Büyükşehir belediye başkanlığına aday olan TBMM Başkanı’nın en geç 1 Aralık 2018 tarihi saat 17.00’ye kadar istifa etmesi gerekirdi. Kurulumuzun sayın çoğunluğunun büyükşehir belediye başkanlığına aday olmak için TBMM Başkanı’nın istifasına gerek olmadığı gerekçesiyle, başvuruya ilişkin talebin reddine dair verdiği karara katılmıyorum” dedi.
‘SEÇİME KATILMASA DA MÜŞAHİDİ OLABİLİR’
YSK, 31 Mart seçimlerine katılma yeterliliği olan siyasi partilerin, seçimlere girmediği yerlerde de müşahit bulundurabileceklerine, sayım, döküm ve birleştirme işlemlerini takip edebileceklerine hükmetti. Kararın AKP’nin YSK temsilcisinin isteminden sonra verilmesi dikkat çekti.
AKP’nin YSK temsilcisi Recep Özel, YSK’ye dilekçe vererek, “Bir seçim çevresinde seçime katılmayan fakat YSK tarafından seçime katılma yeterliliği tespit ve ilan edilen bir siyasi partinin, sandık başı işlemleri ile ilçe seçim kurullarının yapacağı sayım, döküm ve birleştirme işlemlerini takip etmek üzere müşahit bulundurabilmesi konusunda seçim günü herhangi bir problemle karşılamamak için gerekli kurul kararının alınmasını” istedi. İstemi görüşen YSK, seçime katılma yeterliliği olan siyasi partilerin, seçimlere girmediği yerlerde de müşahit bulundurulabileceklerine, sayım, döküm ve birleştirme işlemlerini takip edebileceklerine karar verdi.
