CHP'li Selin Sayek Böke, İstanbul'da pazarın nabzını tuttu

CHP Genel Sekreteri Selin Sayek Böke, İstanbul Üsküdar’da ziyaret ettiği pazarda vatandaşların ve esnafın hayat pahalılığıyla ilgili şikayetlerini dinledi.

CHP'li Selin Sayek Böke, İstanbul'da pazarın nabzını tuttu

Esnaf “İşler çok kötü” derken, vatandaş “Her şey ateş pahası” diye konuştu. Bir vatandaş, "Pazar’a geldim alışveriş yapayım diye her şey gerçekten çok pahalı. Ne olacak böyle bilmiyorum. Elim yanmıyor, artık bütün vücudum yanıyor” derken bir başka vatandaş, 3 haftadır ilk kez pazara geldiğini, her şeyin çok pahalı olduğunu söyledi. Bir vatandaş da “42 yıllık eşim kafayı yedi evde. Biz birbirimize girdik bu sıkıntı, geçim sıkıntısı yüzünden" diye dert yandı.

ANKA'dan Edda Sönmez'in aktardığına göre CHP Genel Sekreteri, İzmir Milletvekili Selin Sayek Böke, Üsküdar Bulgurlu Cumhuriyet Mahallesi Perşembe Pazarı’nı ziyaret ederek, pazar ekonomisinin nabzını tuttu. Perşembe Pazarı’nı baştan sona gezip esnafa bol kazanç dileyen Böke'ye, CHP İlçe Başkanı Suat Özçağdaş, İl Yöneticisi Mert Bahçetepe ve Halil Küzel, İBB ve Üsküdar Meclis üyeleri, gençlik ve kadın kolları üyeleri ve katılımcılar eşlik etti.

“ELİM YANMIYOR ARTIK BÜTÜN VÜCUDUM YANIYOR”

CHP'li Böke ve vatandaşlar arasında şu diyaloglar yaşandı:

Vatandaş: Pazar’a geldim alışveriş yapayım diye her şey gerçekten çok pahalı. Ne olacak böyle bilmiyorum. Elim yanmıyor, artık bütün vücudum yanıyor. Bir tane kızım var üniversitede okuyor, ben 50 lira veriyorum çocuğuma. 50 lira ile ne içebilir, biri kahve içerken çocuğun kahve içmese olur mu? Olmaz. 50 lira ya. İstanbul Üniversitesi'nde Ekonomi okuyor bir de. Ben emekliyim, eşim de emekli. Bir çocuğumuz var, fakat okutamıyoruz. İstediğim gibi okutamıyorum, hayallerini gerçekleştiremiyorum. Emekliyim ek iş arıyorum. 2 bin 250 lira para alıyorum. Bozdur bozdur harca. Sadece bir şansım var evim kira değil.

Böke: Geçinmenin ne kadar zor olduğunu bugün sohbetlerimizde gördük.

Vatandaş: Emeklileri kimse televizyonda konuşmuyor.

Böke: Biz dün bir teklif verdik Meclis'te, emeklilerin en az asgari ücret düzeyinde gelir alması için. Ama AKP ve MHP oylarıyla reddedildi.

Vatandaş: AKP, CHP, MHP beni hiç ilgilendirmiyor size açık söyleyeyim mi ben şu an kime oy vereceğimi bile bilmiyorum. Muallakta duruyorum. Niye biliyor musunuz? Benim haklarımı kim koruyorsa ona vereceğim. Benim umurumda değil parti, hiçbir partizanlığım da yoktur.

Böke: Güzel. Ben de size diyorum ki CHP olarak, emeklinin hakkı olan gelirin elde edilebilmesi için teklif verdik, AKP ve MHP oylarıyla reddedildi. Ben bu bilgiyi paylaşmış olayım.

"ÖLÜN DİYORLAR YANİ RESMEN İNSANLARA"

Vatandaş: Dediğim gibi artık kimsenin eli yanmıyor, cebi de yanmıyor, bütün vücudu yanıyor. Doktora gidiyorum kesintiler kat kat olmuş. Emekliden kesmeyin kardeşim, herkes elini taşın altına koysun. Ölün diyorlar, yani resmen insanlara. Ve ben şu an iş bulup çalışmak zorundayım geçinemiyorum çünkü.

Böke: Değiştireceğiz, düzelteceğiz.

Vatandaş: Memurun maaşı yine bir yerde iyi, emeklilerin hiç iyi değil. Onlara ölün diyorlar. Çok açık söylüyorum yayınlayın hiç umurumda değil hiç kimseden korkum yok.

Böke: Meclis'e getirin dediniz ya tekrar edeyim daha dün oylandı. Emeklilerin en az asgari ücret düzeyinde gelir alması için teklif getirdi yine getiririz ama reddedildi. Dolayısıyla buna göre kararlar verin.

Vatandaş: Ben de reddimi ona göre kullanırım, Oyumu ona göre kullanırım.

"42 YILLIK EŞİMLE GEÇİM SIKINTISI YÜZÜNDEN BİRBİRİMİZE GİRDİK"

Bir başka vatandaş: 42 yıllık eşim kafayı yedi evde. Biz birbirimize girdik, bu sıkıntı, geçim sıkıntısı yüzünden. Ben evden küs çıkıyorum çocuklarıma yansıtmıyorum.

Böke: Bu yük çok ağır tabii ki.

Vatandaş: Bu geçim sıkıntısı biz eşleri bile birbirine düşürdü. Boşanmalar gerçekten oluyor. Çocuklar arada gidiyor. Nereye sonu varacak bunun? Hiçbir şey yok. Ben gene çok şükür kirada değilim, evim var ama olmayan ne olacak ben bu kadar endişe ediyorsam onlar haliyle etmeli.

Böke: Düzelteceğiz.

Vatandaş: Çok sıkıntı yaşıyoruz.

Böke: Ekonomideki en büyük sıkıntı size nasıl yansıyor? Fiyatlar mı?

Vatandaş: Fiyatlar çok yükseldi. Ben önceden 100 lira ile geliyordum. Ama şimdi alıyorum maaş, ayı getiremiyorum. Bir kilo alırken peyniri şimdi bir kalıp alıyorum 50 lira. Çoluğu çocuğu olan ne yapıyor? Ben şu an iki kişiyim evde.

Böke: Ekonomiyi düzeltmek de mümkün, faizleri düşürmek de mümkün, gençlere iş alanı açmak da mümkün, biz de bu reçeteleri anlatmak için sizlerle buluşmak istedik.

Vatandaş: Biz belli bir yaşa geldik. Ben 60 yaşındayım ama gençlerimizin önü kapalı ne olacak onlar? Onları düşünüyoruz geldik bu yaşa kadar ama onların geleceği ne olacak? Anne baba eline bakıyorlar. O hale geldik.

Böke: Hep birlikte değiştirmemiz gerekiyor, herkesin seçime ihtiyacı var bu değişimin olabilmesi için.

Vatandaş: Canı yürekten istiyoruz artık değişsin.

Böke: Biz elimizden geleni yapacağız.

“HEPİMİZ SEÇİM İSTİYORUZ, SEÇİM OLSUN”

Vatandaş: Hepimiz seçim istiyoruz seçim olsun. Haliyle değişim istiyoruz, ucuzluk istiyoruz.

Vatandaş: Paramız yetmiyor (poşetlerini gösteriyor) şurada ne var 150 lira verdim. Bizim yine gücümüz var, evimiz var, kira vermiyoruz. Çocuk okutanlar ne yapsın ben çok huzursuzum.

"ÜÇÜNCÜ HAFTAM BU HAFTA İLK DEFA PAZARA GELİYORUM"

Böke: Kolay gelsin

Vatandaş: Allah yolumuzu daima açık eylesin çok sıkıntılı dönemdeyiz.

Böke: Nasıl fiyatlar?

Vatandaş: Ben 15 gündür ilk defa geliyorum pazara.

Böke: 15 gündür ilk defa.

Vatandaş: Üçüncü haftam bu hafta ilk defa pazara geliyorum, gelemiyoruz. İnanır mısınız yazın dolaba ne koyabildiysem onları tüketiyorum. Yani durum çok kötü. Tamamen emekli eşimin eline bakıyorum. Bir de ev hanımıyım.

Böke: Biliyorsunuz ev kadınlarına dönük bir programı var CHP’nin. Aile Destekleri Sigorta Programı. İktidara geldiğimizde kimsenin yoklukla mahkûm edilmeyeceği bir düzen kurmamız gerekiyor. Hep birlikte inşallah onu sağlayacağız.

“PİYASAYI GÖRÜYORSUNUZ HER ŞEY ATEŞ PAHASI”

Pazarcı: İşler kötü.

Böke: Neden kötü

Pazarcı: Piyasayı görüyorsunuz abla her şey ateş pahası. Millette alım gücü kalmamış. Nasıl olacak? Bugün 5'e aldığımızı yarın gidip 7 liraya alıyoruz. Poşet 35 lira. Fiyatlara yansıttığımız zaman müşteri şikâyet ediyor, alamıyor. Onun için işler düşük eski işlerimiz yok.

Böke: Döviz düştü diyorlar, bir etkisini gördünüz mü?

Pazarcı: Döviz düştü, ürünler iyice pahalılaştı. Dövizin hiçbir etkisi yok. Dövize sevinecek bir durum yok.

“DOLAR DÜŞTÜ YAĞI DÜŞÜRSÜNLER, ŞU AN NEDEN MARKETLERİN ZAMLARI DÜŞMEDİ”

Vatandaş: Git gide fiyat yükseliyor, ben anlamadım ayrı ayrı yerlerden mi alıyoruz anlamadım gitti. Geçen hafta 100 liraya aldığım yağ bu hafta 130 lira olmuş. Yazık, günah ben anlamadım, hangi birine yetiştireceğimizi şaşırıyoruz.

Böke: Değiştirmek mümkün.

Vatandaş: Değiştirmek mümkün ama bizim elimizden gelen bir şey yok. Yukarıdakilerin yapabileceği bir şey.

Böke: Belki yönetimi değiştirmek gerek, belki secim gerek.

Vatandaş: Yapılsın o zaman ne gerekiyorsa, bizim elimizden geliyorsa biz de yardım edelim. Anlamıyorum ya bir anda fiyatlar nasıl yükseldi. Geçen hafta 100 liradan yağ bu hafta 130 liradan. Dolar yükseldi dediler yağı yükseltiler şu an dolar düştü yağı düşürsünler. Şu an neden marketlerin zamları düşmedi? Yazık günah değil mi bu insanlara?”

Etiketler
Selin Sayek Böke Üsküdar İstanbul