AYM kararları dikkat çekti: 'Abdullah Öcalan'a var, Merdan Yanardağ'a yok'

Gazeteci Barış Terkoğlu, Anayasa Mahkemesi'nin (AYM) PKK lideriyle ilgili verdiği iki kararı paylaşarak "Devlet, Abdullah Öcalan'a verdiğini duyurduğu ifade özgürlüğünü Merdan Yanardağ'a vermiyor" ifadesini kullandı.

AYM kararları dikkat çekti: 'Abdullah Öcalan'a var, Merdan Yanardağ'a yok'

Cumhuriyet yazarı Barış Terkoğlu, TELE 1 Genel Yayın Yönetmeni Merdan Yanardağ'ın bir televizyon programında sarf ettiği sözler nedeniyle gözaltına alınıp tutuklanmasını köşesine taşıdı.

Anayasa Mahkemesi'nin (AYM) ifade özgürlüğünü çeşitli konulara ayırdığını, bunlardan birinin de 'ifadelerin bağlamından kopartılarak bütün olarak değerlendirilmemesi' meselesi olduğunu dile getiren Terkoğlu, "İşte bu konu Merdan Yanardağ'ı ilgilendiriyor dedim. Öyle ya, Yanardağ, Öcalan hakkındaki sözlerinin cımbızlanarak bağlamından koparıldığını, bu şekilde tutuklandığını defalarca anlatmıştı" ifadesini kullandı.

Gazeteci, bu noktada AYM'nin İmralı Cezaevi'nde 23 yıldır hükümlü bulunan PKK lideri Abdullah Öcalan'ın başvuruları hakkında verdiği iki kararı okurlarıyla paylaştı.

"Öcalan, 7 Ocak 2013'te AYM'ye başvurmuş. Sebebi ise 2012'de 'Kürdistan Devrim Manifestosu, Kürt Sorunu ve Demokratik Ulus Çözümü (Kültürel Soykırım Kıskacında Kürtleri Savunma)' isimli kitabının toplatılması.

Hayır, yanlış anlamayın...

Bu kitap nedeniyle Öcalan'a da kitabın yayıncılarına da herhangi bir dava bile açılmamış. Sadece kitap toplatılmasıyla kalınmış. Öcalan, yerel mahkemelerin ardından konuyu AYM'ye taşımış. İfade özgürlüğünün, kitabının toplatılmasıyla engellendiğini söylemiş.

ÖCALAN'IN İFADE ÖZGÜRLÜĞÜ

AYM kararında, Öcalan'dan yapılan alıntılarla, kitap özetlenmiş. Mahkeme, 'yazar' olarak söz ettiği Öcalan'ın kitabının toplatılması ile ilgili şu tespitleri yapmış:

- Başvuruya konu basılmış eserin dağıtımının yasaklanması ve toplatılması ile başvurucunun düşünceyi açıklama ve yayma özgürlüğü ve bu kapsamda basın özgürlüğüne yönelik bir müdahale yapılmıştır.

- Herhangi bir kimsenin yalnızca kişiliğine bağlı olarak düşünceyi açıklama ve yayma özgürlüğüne müdahale edilmesi haklı kılınamayacağı gibi yasaklanmış bir örgütün bir mensubunun veya yöneticisinin görüş ve düşüncelerini açıklaması da tek başına düşünceyi açıklama ve yayma özgürlüğüne müdahale edilmesini haklı kılmaz.

- (Kitabın kapağındaki harita için) Belirli bir insan topluluğunun yaşadığı coğrafi bölgenin resmedilmesi tek başına, o bölgenin bulunduğu ülkenin bütünlüğüne yönelik bir ifade açıklaması olarak nitelendirilemez.

- Başvurucu, kendi ifadesiyle 'Kürt gerçeğinin' tanınmasını ve silahlı yöntemlere başvurmak yerine Kürt sorununun çözülmesi için barışçıl yöntemlerin kullanılmasını da talep etmektedir.

- Kitapta yer alan ve demokratik çözümün gerçekleşmemesi halinde 'nihai bir savaş aşamasına geçilebileceği' yönündeki ifadeler, kitabın yazıldığı bağlam ile birlikte değerlendirildiğinde başvurucunun şiddeti teşvik ve terör eylemlerinin yapılmasına çağrıda bulunduğu anlamına gelmemektedir. Başvurucunun bu sözlerinin, demokratik çözümün gerçekleşmemesi halinde Güneydoğu Anadolu'daki şiddetin yeniden canlanabileceği öngörüsü niteliğinde olduğu değerlendirilmiştir.

ÖCALAN'I HAKLI BULDULAR

Mahkeme, benzer tespitlerle, Öcalan'ın ifade özgürlüğünün engellendiğine oy çokluğuyla karar vermiş. Öcalan'ın yazdığı ve el konulan kitabın nüshalarının iade edilmesini söylemiş. Öcalan başvuruda 'Tazminat istemiyorum' demiş. Mahkeme, bunun üzerine Öcalan'ın masraflarının ve avukat ücretinin kendisine ödenmesi kararını almış.

İşin daha da ilginci...

AYM'nin 'İfadelerin bağlamından kopartılarak bütün olarak değerlendirilmemesi' konusundaki ikinci kararı da Öcalan ile ilgili. AYM, Öcalan'a övgü içeren şiir kitapları nedeniyle yargılanan bir kişinin de ifade özgürlüğünün engellendiğine karar vermiş. Yazara tazminat ödenmesi kararı çıkmış.

Türkiye'de yargı öyle bir halde ki...

Devletin yargı makamının en üst kurumu, 'Bakın ben PKK liderinin bile ifade özgürlüğü olduğu kararını verdim' diyor. 'Öcalan bile olsa kimsenin ifadelerini bağlamından koparıp ceza veremezsiniz' diye devam ediyor. 'Emsal alın' açıklaması yapıyor.

Gazeteci Merdan Yanardağ ise yıllardır yaptığı programda, 62 saniyelik cımbızlı konuşma bahanesiyle hapiste bekliyor. Devlet, Öcalan'a verdiğini duyurduğu ifade özgürlüğünü Yanardağ'a vermiyor."

Yazının tamamı.

MERDAN YANARDAĞ'IN KIRPILAN 62 SANİYELİK KONUŞMASI

Yanardağ'ın AKP'li Galip Ensarioğlu'nun 'çözüm süreciyle' ilgili ifadelerini eleştirdiği bir bölüm, yine AKP Milletvekili Mehmet Ali Çelebi tarafından sosyal medyada paylaşılmıştı. Yanardağ, bu hamle sonrası sosyal medyada hedef haline gelmişti.

Çelebi'nin yayınladığı videoda Yanardağ şunları söylüyordu: 'Abdullah Öcalan'a uygulanan tecritin hukukta hiçbir yeri yoktur. Kaldırılması lazım. Ailesi ve avukatıyla bile görüşemiyor. Böyle bir infaz düzeni olabilir mi? Abdullah Öcalan çok kitap okuyan, siyaseti doğru okuyan, doğru gören, çözümleyen son derece zeki bir kişidir.'

Ancak Çelebi'nin yayınladığı video, tüm programın sadece küçük bir kısmıydı. Radyo Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) Başkanı Ebubekir Şahin de TELE 1 hakkında inceleme başlattıklarını belirterek şunları kaydetmişti: 'Binlerce kişinin katili terörist başını öven Merdan Yanardağ denilen şahsın açıklamaları üzerine TELE1 hakkında gerekli inceleme başlatılmıştır.'

Yanardağ, Şahin'e verdiği yanıtta AKP Diyarbakır Milletvekili Galip Ensarioğlu'na dikkat çekerek şöyle konuşmuştu: 'Ebubekir bey, kimseyi öven yok. Tam tersine, Apo'yu öven ve yeni bir çözüm sürecinin yolunu döşeyen AKP milletvekili Galip Ensarioğlu'nun çözüm sürecine ilişkin açıklamalarını eleştiren bir program var. Seçim sürecindeki gibi, montaj videolara dayanarak bahane aramayın.'

Etiketler
Merdan Yanardağ Abdullah Öcalan