Kartalkaya Faciası Davasında İkinci Gün... Otel Müdüründen Skandal Sözler: 'Başımıza İş Açacaksınız'

Bolu'daki Grand Kartal Otel'de 78 vatandaşımın hayatını kaybettiği faciaya ilişkin hesap günü geldi. Bugün ilk duruşmanın ikinci celsesi görüldü. Otelin genel müdürü ve aynı zamanda otel sahibinin damadı Emir Aras üzerine atılı tüm suçlamaları reddetti ve sorumluluğun otel sahibi kayınpederinde olduğunu ifade etti. Duruşmaya yarın sabah devam edilecek.

Kartalkaya Faciası Davasında İkinci Gün... Otel Müdüründen Skandal Sözler: 'Başımıza İş Açacaksınız'
A+ Yazı Boyutunu Büyüt A- Yazı Boyutunu Küçült

Bolu Kartalkaya’da bulunan Grand Kartal Otel’de 78 vatandaşımızın hayatını kaybettiği facianın üzerinden 6 ay geçerken, yargılama süreci başladı. 78 vatandaşın hayatını kaybetmesine 133 vatandaşın da yaralanmasından sorumlu tutulan 32 kişi dün davanın ilk duruşmanın 1. Celsesi görüldü. Dün görülen duruşmada bazı polis memurları dahi gözyaşlarına hakim olamamıştı...

Bolu 1. Ağır Ceza Mahkemesince, Bolu Sosyal Bilimler Lisesi'nin spor salonunda özel olarak oluşturulan salonda görülen duruşmaya tutuklu ve tutuksuz sanıklar, yangında yaralananlar ile hayatını kaybedenlerin yakınları ve taraf avukatları katılırken, ilk duruşmanın ikinci 2. Celsesi bugün görüldü.

Gazeteci Emrullah Erdinç, duruşma salonundan detayları aktardı. Duruşma yarın sabah devam edecek.

Kartalkaya Faciası Davasında İkinci Gün... Otel Müdüründen Skandal Sözler: 'Başımıza İş Açacaksınız' - Resim : 1

'HABERİM YOK'

Mağdur Avukat: Eşiniz yangın güvenliği olmadığını bilse yine de o otelde kalır mıydı?

Sanık Emir Aras: Yangın riski olduğunu düşünmüyorum.

Mağdur Avukat: Bu bir aile şirketi olmasaydı ve siz genel müdür olsaydınız, sorumlu olur muydunuz?

Sanık Emir Aras: Ben hiçbir yetkim yok demedim.

Mağdur Avukat: Aile şirketinin sefasını onlar sürüyor, cefasını aileler çekiyor. 21 Ocak’a kadar neden eksiklikleri düzeltmediniz?

Sanık Emir Aras: Ben yapılmasını söyledim, yapmamışlar.

Mağdur Avukat: Yangın günü yan otelde eşiniz, kayınvalideniz ve baldızınız çantalarıyla birlikteymiş, onlara meyve servisi bile yapılmış.

Sanık Emir Aras: Haberim yok.

Mağdur Avukat: Otelden atlayan oldu mu?

Sanık Emir Aras: 12. kattan atlayan olmuş.

Mağdur Avukat: Bu yangın neden çıktı ve neden büyüdü?

Sanık Emir Aras: Okuduğum raporlara göre konuşuyorum: Grill açık bırakılmış, termostat kapanmamış ve yağlı bırakıldığı için alev almış. Alevler çöp kutusuna sıçramış ve yangın kontrol edilemez hale gelmiş.

Mağdur Avukat: Sizce kim kusurlu?

Sanık Emir Aras: Onu mahkeme belirleyecek. Mağdur Avukat: Yangınla ilgili yapılmasını istediğiniz şeylerin takibini neden yapmadınız?

Sanık Emir Aras: Ben böyle bir risk hissetmedim.

Mağdur Avukat: Kral dairesinde kalan misafir yangından çıktı mı?

Sanık Emir Aras: Kim kaldığını bilmiyorum.

Mağdur Avukat: Kim vazifesini eksik yaptı?

Sanık Emir Aras: Burada birden fazla kusur var. Mahkeme belirleyecek.

Mağdur Avukat: Yedi yıl önce Gazelle Otel’de yangın çıktı mı?

Sanık Emir Aras: Bilmiyorum. Çıktıysa da haberim yok.

Mağdur Avukat: 2019 yılında yangın çıktığı ve olayın kapatıldığı bilgisi var. Müzekkere yazılmasını talep ediyorum. Ayrıca eşiniz ve Ceyda Hanım’ın kaldığı odalar boş zamanlarda ne olarak kullanılıyordu?

Sanık Emir Aras: O odalarda numara yok, personel odası olarak geçiyor.

Mağdur Avukat: Cemal Özer ve Ahmet Demir’in ifadesinde sizin “başımıza iş açtınız” dediğiniz belirtilmiş. Bu doğru mu? S

anık Emir Aras: Hayır, öyle bir şey demedim.

Sanık Avukat: Aşçı Reşat Usta mutfaktaki eksiklikleri bildiren bir mail attı mı?

Sanık Emir Aras: Maili muhasebeye atar. Sonra bana gelir, ben de kayınpederime götürürüm. O da ne kadar alınacağını söyler.

Kartalkaya Faciası Davasında İkinci Gün... Otel Müdüründen Skandal Sözler: 'Başımıza İş Açacaksınız' - Resim : 2

'TALİMAT VERMEDİM'

Mağdur Avukat: “Yangın raporundaki eksikliklerin giderilmesi ne kadar tutar? Bu tutar, hayatını kaybeden insanların canından daha mı değerliydi?”

Sanık Emir Aras: “Ben otel müdürü değilim. Turizm Bakanlığı tarafından denetlendik. Tasarruf yapma şansım yoktu.”

Mağdur Avukat: “Turizm Bakanlığı yangına dair eksiklikleri tespit edemediyse, bu bakanlığın eksikliği midir yoksa kayınpederinizin bağlantısından mı kaynaklanıyor?”

Sanık Avukatı: “Bakanlık personeli yetersiz olabilir.”

Mağdur Avukat: “Eğer yangını saat 03.30’da fark ettiğini söylüyorsa, benim müvekkilim aynı katta 03.15 gibi durumdan haberdar olmasına rağmen çıkamamış. O katta sizden başka kurtulan oldu mu?”

Sanık Emir Aras: “Bilmiyorum.”

Mağdur Avukat: “Sanık panikle eşimle birlikte çıktım diyor. Sonra da çatıda yardım ettim diyor. Ancak mağdur ifadelerine göre eşiniz ayakkabılarını dahi unutmadan çıkmış.”

Sanık Emir Aras: “Saat 03.36’da çıkmış olabilirim. O sırada çıkıp çıkamayacağımı düşünüyordum. Ayakkabıları giyip çıkmadık, eşofmanla çıktık.”

Mağdur Avukat: “Yangın sırasında araba çekmeye çalışan personel vardı. Bu talimatı Emir Aras mı verdi?”

Sanık Emir Aras: “Ben kimseye ‘araba çekin’ diye bir talimat vermedim. O görüntüleri televizyonda gördüm.”

Mağdur Avukat: “Yangın sırasında herkes can derdindeyken, otoparktaki araçların çıkartılması, garajın açılması yangını hızlandırmış. Bu talimatı kim verdi?”

Sanık Emir Aras: “Böyle bir talimat vermedim.”

Mağdur Avukat: “Kendi aracınız çıkarıldı mı?”

Sanık Emir Aras: “Evet, çıkarmışlar.”

Mağdur Avukat: “Hiç kimsenin karar vermediği bir otelde, hasılat nasıl paylaşılıyor? Siz para alıyor musunuz?”

Sanık Emir Aras: “Hasılatın nasıl paylaşıldığını bilmiyorum. Ben sadece maaş alıyorum.”

'TESADÜF MÜ?'

Mahkeme Başkanı: “Yangın tüpleri ve sistem çalışıyor muydu?” diye sorulduğunda, Kültür Bakanlığı denetiminde “çalışıyordu” demişsiniz.

Sanık Emir Aras: Evet, Turizm Bakanlığı denetledi. Herhangi bir arıza bildirmediler.

Mağdur Avukatı: “Bu arkadaşa üzüldüm. ‘Silah ruhsatı almak için genel müdür oldum’ deseydi, soru sormayacaktım. Ama bize masal anlattı. ‘Uzaktan kumanda gibi asistanıma bakıyorum’ dedi. O zaman neden elektrikçilerle ilgileniyor, her şeyle ilgileniyor ama iş güvenliği uzmanı olup olmadığını bilmiyor? Bu nasıl bir vicdan? Uzaktan bunları öğrenebiliyor musunuz?”

Sanık Emir Aras: Adisyonlar rapor olarak geliyor. Konuyla ilgili beni ararlarsa söylerim. Bana başka sorular sorulurdu. Ama ararlarsa cevap veririm.

Mağdur Avukatı: Sen bu şirketin genel müdürü müsün?

Sanık Emir Aras: Bir genel müdürlük pozisyonum yok. Burası aile şirketi. Ben olmadığımda Kadir Bey’e de sorulabilir.

Mağdur Avukatı: Biz canlarımızı yitirdik. Gözümüzün önünde iş güvenliği olmayan bir otel çalıştı. Bu sistemi kuran Halit Ergül mü, üç kuruş para kazanmak için mi kuruldu? Yoksa siz damat olarak geldikten sonra mı bu düzen böyle kuruldu? Sonuçta Halit Bey bir garsondu.

Sanık Emir Aras: Ben bilmem. Kamudan kimseyi de tanımam. Hiçbir yerde görev almadım. İş güvenliği uzmanının kim olduğunu da bilmiyorum.

Mağdur Avukatı: ETS firması hem Gazelle Otel’e hem Grand Kartal Otel’e müşteri getiriyor mu? Çalışıyor musunuz?

Sanık Emir Aras: Evet, çalışıyoruz.

Mağdur Avukatı: ETS sizin için önemli bir müşteri mi?

Sanık Emir Aras: Evet, önemli.

Mağdur Avukatı: ETS ne kadar müşteri getiriyor, yüzde kaç?

Sanık Emir Aras: Yüzde 20’yi geçmez ama acenteler arasında en çok müşteri ETS Tur getirir.

Mağdur Avukatı: Yangını öğrendiğinizde sizin aile fertlerinizin burnu bile kanamamış. Bizim çocuklarımız ölmüş. Otel çalışanlarının bile burnu kanamamış. Alt katta kalan çocuklar ölmüş. Bu bir tesadüf mü?

Sanık Emir Aras: Yangın farklı bir yerde çıktı. Biz de çıkamayabilirdik.

'HERKES SORUMLULUĞU BİRBİRİNE ATIYOR'

Emir Aras: “Olay gecesi 03.37’de aşağıdaydım. O sırada jandarmayı aradım, ‘İtfaiye geliyor’ dediler. Yukarıdakilere ‘Atlamayın, itfaiye geliyor!’ diye seslendim. Ancak bir kişi atladı. Daha sonra baldızım Ceyda’nın bulunduğu odaya baktım, camı kırıktı. İçeri girmeye çalıştım ama başaramadım. Camdan elimi kestim. Çatıya çıktım, çarşaflarla yardım etmeye çalıştım. Yan odadan geçen kişiler olduğunu söylediler ama başka odalarla iletişim kurulamadı. Oradaki herkesle birlikte elimden geleni yaptım.

İtfaiyeciler geldiğinde, pencere önündeki kişilere başka odalara geçip geçemediklerini sordum. Onlara binanın yapısını anlattım. Her gelen itfaiyeciye aynı bilgileri verdim. Bir saatten sonra elimden başka bir şey gelmedi. Sabah saatlerine doğru jandarma komutanına, ‘Kameraların yerini biliyorum, orası yanmadı’ dedim. Jandarma kriminal ile içeri girdim, yerini gösterdim ama görüntüler alınmadı. Bilerek ve isteyerek, olası kastla suç işlediğimi kabul etmiyorum.

Otelde sürekli kalmıyorum. Kimse bu olayın yaşanmasını istemezdi. Bu yüzden herkes sorumluluğu birbirine atıyor. Grand Kartal’da da Gazelle’de de bölümlerin planlamasını ben yaparım. Menü ve fiyatlara ben bakarım.”

Mahkeme Başkanı: “Daha önceki beyanınızda ‘Yukarı çıktım’ ifadeniz yok.”

Sanık Emir Aras: “Başkanım olması lazım, yoksa ekleyelim.”

Mahkeme Başkanı: “İtfaiye size eksiklikleri bildirdi mi?”

Sanık Emir Aras: “Evet, bildirildi.”

Mahkeme Başkanı: “İfadelerinizin birinde ‘bildirdiler’, birinde ‘bildirmediler’ diyorsunuz.”

Sanık Emir Aras: “Sonradan hatırladım. Kimseyi suçlamak için söylemiyorum. Ama herkes görevini biliyordu. Ben geldiğimden beri otelin bir sistemi vardı. Kadir Bey, Zeki Bey gibi isimler 20 yıldır burada çalışıyor. Cemal Özer ve İdris bana geldiğinde eksiklikleri anlattılar. Zaten talimat almadan da gerekenleri yapmaları gerekirdi. Bazı tadilatlar yeni ürünle aynı fiyata denk geliyordu, o zaman sorup danıştıkları olmuştur ama hepsi de ‘Talimat sizden geldi’ dedi. Eksikliklerin yanına ‘Yapalım’ diye not düştüm. Bu notu çekip Kadir Bey’e attım. ‘O ilgilenir’ dedim. Madem her iş benim talimatımla yapılıyordu, ben oraya ‘Yapalım’ diye yazmışım. Neden yapılmadı? Gazelle Otel’de yangın paneli resepsiyonun oradadır. Kendim karar veremeyeceğim teknik konularda başkalarına sordum. Bana sadece bir kere yangın raporu alındığı söylendi. Ruhsat işinden anlamam, talimatım da olmadı.

Yapısal değişiklikler kayınpederim Halit Ergül’e danışılmadan yapılamazdı. Turizm Bakanlığı’nın eksiklik bildirdiğini kayınpederimle konuşurken söyledim. Kadir Bey de bu işi çözeceğini, eksiklerin yanlış değerlendirildiğini ve raporun geri çekilebileceğini söyledi. Ben de durumu kayınpederime aktardım.”

'FİİLEN GÖREVİM YOKTU'

Otelin genel müdürü ve aynı zamanda otel sahibinin damadı Emir Aras:

“Yaşananları düşünmediğim tek bir an bile olmadı. Evlendikten sonra şirkette çalışmaya başladım. Otellerin bilgi işlem ve tanıtım işlerini yapıyordum. Resmiyetteki ‘genel müdür’ sıfatım silah ruhsatı almak içindi. Fiilen genel müdürlük görevim yoktu. Otelde yarı zamanlı bulunuyordum. 16 Aralık günü, yani olaydan bir gün önce, Turizm Bakanlığı’ndan denetim geleceği söylendi. ‘Senin de bulunman iyi olur’ dendi. Ertesi gün Turizm Bakanlığı denetçilerine eşlik ettim. Evraklar istediler, bir kısmı muhasebeden getirildi. Denetçiler 16 katı da teker teker gezdi. Duman dedektörlerinden yangın çıkışlarına kadar her şeye baktılar.

Kapalı hiçbir kapı bırakmadılar, personel odalarına kadar girdiler. Yangın tüplerini bile kontrol ettiler. Sonra ben 7. katta yanlarından ayrıldım. Denetim yaklaşık 7 saat sürdü. Yemek yedikten sonra ayrılacaklardı. Bana engelli odasında bazı eksiklikler olduğunu söylediler.

Ben de kayınpederime anlık olarak mesaj attım, ‘Duman dedektörüne bile baktılar’ diye. Ardından yemeğe geçtik. Denetçiler, ‘Eksiklikleri giderin ve bize bildirin’ dediler. Saat 16.00 civarında Mehmet Sabun geldi. İtfaiye denetlemesi yapıldı ve bana eksikliklerin yer aldığı bir rapor verdiler. İlk kez böyle bir rapor gördüm. Eksiklikleri hızlıca giderelim diye not aldım. Sonra raporun fotoğrafını çekip Kadir Bey’in cep telefonuna gönderdim.

Kimseye ‘Bu raporu iptal edelim’ demedim. Zaten raporda, eksikliklerin 15 gün içinde giderilmesi gerektiği yazıyordu. Kadir Özdemir’e, ‘15 günde bunları nasıl yetiştireceğiz?’ diye sordum. O da denetimin yanlış yapıldığını, raporun bizim otel için değil Mudurnu için hazırlandığını söyledi. Ve raporu geri çekelim dedi.

Ben de kayınpederim Halit Ergül’ü aradım. O da, ‘Zaten elimizde 2007 tarihli bir itfaiye raporu var. Eski bina, yeni mevzuata uymayabilir’ dedi. Bunun üzerine Kadir Bey’e, ‘Zaten raporumuz var, geri çekebiliriz’ dedim.

Yangın gecesi anlatımı:

Olay günü 7. katta, eşim ve kızımla birlikte kalıyorduk. Gece 03.32 civarında eşim, dışarıdan sesler geldiğini söyledi. O sırada telefonum çaldı, kimin aradığını gördüm ama açmadım. Koridora çıktım, duman vardı. Eşime, ‘Çocuğu al, yangın var!’ dedim. Telefondaki personel de ‘Yangın var!’ dedi. Eşimin gelmesini beklerken bir otel misafiri aradı, ona da ‘Yangın var, çıkın’ dedim. Eşim geldi, ağzımızı burnumuzu kapatarak, ‘Yangın var!’ diye bağırarak aşağıya indik. Bir çocuk gördük, eşim onu da alarak dışarı çıktı. Sonra ben tekrar içeri girdim ama dumandan fazla ilerleyemedim. Personele ‘Neden alarm çalışmadı?’ diye sordum. O da, ‘Bilmiyorum’ dedi ve ağlıyordu.”

ÇELİŞKİLİ İFADELER

Sanık Kübra Demir: “Bir gün bile Grand Kartal Otel’e gitmedim. Eğitimler verdim ve bu eğitim sürecinde, sadece beş yıl içinde ciddi psikolojik sıkıntılar yaşadım. Ev hanımıyım, iki çocuğum var. Gazelle Otel’de iş güvenliği eğitimi verdim.”

Mahkeme Başkanı: İfadenizde “Grand Kartal Otel’e bir kere gittim, mutfak personeline risk eğitimi verdim” demişsiniz. Şimdi söyledikleriniz çelişkili.

Sanık Kübra Demir: Yanlış söylemişim, ben Gazelle Otel’de risk eğitimi verdim.

Mahkeme Başkanı: 2018’de eğitim verdiğinizi ve bilgisayarınızın çalındığını da belirtmişsiniz ifadenizde.

Sanık Kübra Demir: O oteli bilmiyorum. Gitmedim. Bilgisayarım çalındı. Mahkeme Başkanı: “Grand Kartal Otel’in yetkilisi Kadir Özdemir’e tespit ettiğim eksiklikleri bildirdim” demişsiniz.

Sanık Kübra Demir: İş güvenliğiyle ilgili sözleşmeyi Kadir Bey’le yaptık. Eğitimleri onunla planladık.

Mahkeme Başkanı: Gazelle mi Grand Kartal mı? İfadeniz çelişkili, savcıya tam tersini söylemişsiniz. Sanık

Kübra Demir: Ben Grand Kartal’a gitmedim. Gazelle’de eğitim verdim. Buradaki ifadem doğrudur.

Mağdur Avukatı: Tespitleri deftere yazınca iş bitiyor mu? Gazelle ile ilgili eksiklikleri iş müdürlüğüne bildirdiniz mi?

Sanık Kübra Demir: Eksiklikler giderildiyse ayrıca bildirmeye gerek yok.

Mağdur Avukatı: Savcılık ifadenizde, “Kasım sonu Grand Kartal Otel’de personel alımı oldu. Kadir Özdemir’e iş güvenliği eğitimi verilmesi gerektiğini söyledim. İki gün giderek eğitim verdim” demişsiniz.

Sanık Kübra Demir: Ben Gazelle Otel’e gittim.

Mağdur Avukatı: Yani savcılıktaki ifadeniz yalan mıydı?

Sanık Kübra Demir: Ben Grand Kartal’a gitmedim.

Mağdur Avukatı: Sanık görevini insan gibi yerine getirseydi, üst makamlara bilgi verirdi. Olası kastla tutuklu yargılanmalı.

Mağdur Avukatı: “Grand Kartal Otel’in yangın raporunu götürdüm” demişsiniz ama otelleri ayırmadan konuşmuşsunuz.

Sanık Kübra Demir: Yanlış söylemişim. Hatırlamıyorum.

Mağdur Avukatı: “Kaçak akım rolesini gördüm” demişsiniz, ama Grand Kartal Otel’de kaçak akım rolesi yok.

Sanık Kübra Demir: Mesleği bırakalı 5 yıl oldu, hatırlamıyorum. Ben sadece Gazelle Otel’le ilgilendim.

Mağdur Avukatı: Şu an panik misiniz?

Sanık Kübra Demir: Paniğim.

Mağdur Avukatı: O halde ifadenize nasıl güveneceğiz? Savcılıkta da panik hâlindeydiniz.

Mahkeme Başkanı: Savcılığa sunduğunuz belgelerde “Grand Kartal Otel risk değerlendirmesi” yazıyor.

Sanık Kübra Demir: O belge 2012 yılına ait. Şirket olarak Grand Kartal Otel gözüküyor.

'ADIM BİLGİM DIŞINDA KULLANILMIŞ'

Sanık sandalyesine İş Güvenliği Uzmanı Ece Kayacan getirildi. Kayacan, savunmasında üzerine atılı suçlamaları kabul etmediğini belirtti. Kayacan, adının bilgisi dışında kullanıldığını savundu.

Müşteki Avukatı: Kaç yıldır Gazelle Otel’de çalışıyorsunuz?

Sanık Ece Kayacan: 4 yıldır çalışıyorum.

Müşteki Avukatı: Başka bir iş güvenliği uzmanı var mı?

Sanık Ece Kayacan: Hayır, yok.

Müşteki Avukatı: Sizin haberiniz olmadan iki ayrı yerde adınızın kullanılması nasıl mümkün olabilir?

Sanık Ece Kayacan: İşverenle samimi bir ilişkimiz yok. Böyle bir şeyin nasıl olduğunu bilmiyorum.

Müşteki Avukatı: Denetim şirketinin çalışanı, evrakları kontrol etmediğini söyledi. Siz Grand Kartal Otel’de adınızın geçtiğini ne zaman öğrendiniz?

Sanık Ece Kayacan: Mart ayında, bilirkişi raporu ile öğrendim.

Müşteki Avukatı: Düzenlediğiniz belgeleri kimin onayına sunuyorsunuz?

Sanık Ece Kayacan: Tespit ve önerileri deftere yazıyorum. İşveren olarak da ya muhasebe birimi ya da Halit Ergül imzalıyor.

'TUTUKLANMASI GEREKEN PROJEYİ ÇİZENLER'

Sanık kürsüsüne tutuklu olarak yargılanan Muharrem Şen geldi. Şen, Aygaz isimli şirketin teknik servis personeli olduğunu belirtirken sorgulamasında şu ifadeler dikkat çekti:

Sanık Muharrem Şen: Bilirkişi beni suçlamış, ancak ben sadece sistemi kontrol ediyorum. Sistemi ben kurmadım. Aygaz’ın anlaşmalı servisiyim. Olayda LPG kaçağı olsaydı patlama meydana gelirdi. Alarm ışığı mavi değil, mor olmalıydı. Alarmın devreye girmemesi, LPG kaçağının olmadığını gösteriyor. Kontrole gittiğimde gazın otomatik olarak kesildiğini gördüm. Ben yalnızca Aygaz A.Ş. ile sözleşme yapmış biriyim. Görevimi eksiksiz yerine getirdim. Proje çizmem söz konusu değildir. O projeyi çizenlerin tutuklanması gerekir, ben değil.

Mahkeme Başkanı: Otele gittiğinde nerelere bakarsın?

Sanık Muharrem Şen: 2022 yılında otelin LPG tankını kontrol etmeye başladım. Ben tankı kontrol ederim. 13 ile bakıyorum. Bu yoğunluğu Aygaz’a ilettim, “Yetişemiyorum” dedim.

Sanık Avukatı: Burada yargılanması gereken kişi Muharrem Şen değil, Aygaz’ın yetkilileridir. Müvekkilim montaj sürecinde yer almamıştır; sadece gaz kaçağı kontrolü yapmıştır. Aygaz mühendisleri, Kartal A.Ş. ile anlaşma yaparak sistemi kurmuştur. Müvekkilim yalnızca 2022 yılında periyodik bakım yapmıştır. Gerekli lisanslar Aygaz tarafından alınmış, gaz hizmeti de onlar tarafından sağlanmaktadır. Müvekkilim kendi başına herhangi bir işlem yapamaz. Aygaz ısrarla kendi personelinin ismini vermiyor. Mühendislik hizmeti veren kişilerin tespiti yapılarak asıl onların yargılanması gerekir.

'KAÇAK ALARMI VARDI AMA ÇALIŞMADI'

Tutuksuz sanık Doğan Aydın, sanık kürsüsüne geldi.

Doğan Aydın: Grand Kartal’a 2004 yılında LPG sistemi Aygaz tarafından kuruldu. 2021 yılına kadar ben hizmet verdim, sonra işten ayrıldım. O tarihten sonra bir daha otele gitmedim. Bağlantı kablosunu, eli malzeme tutan herkes değiştirebilir. Mevcut sistemde gaz alarmı vardı; eğer gaz kaçağı varsa alarm devreye girerdi. Yangınla doğrudan bağlantılı değil, gazın kaçak yapması gerekirdi.

Müşteki Avukatı: Aygaz sadece sistemi mi kurdu?

Sanık Doğan Aydın: Hayır, Aygaz dolum hizmeti de veriyordu.

Müşteki Avukatı: Otele gittiğinizde kiminle muhatap oluyordunuz?

Sanık Doğan Aydın: Hüseyin Özer beni karşılıyordu.

Müşteki Avukatı: En son ne zaman otele gittiniz?

Sanık Doğan Aydın: 2021 yılında. Çünkü Aygaz ile sözleşmem sona erdi.

Müşteki Avukatı: Gaz kaçağı sistemi varsa, yangında neden devreye girmedi?

Sanık Doğan Aydın: Sistemin devreye girmesi için gaz kokusunu algılaması gerekir. Yangın sırasında sistem muhtemelen gaz kokusunu algılamamıştır.

'KARAR YETKİSİ EMİR ARAS'TA

Duruşma aranın ardından tekrar başladı. Sanık Kadir Özdemir, sanık kürsüsüne geldi.

Sanık Avukatı: Yönetim kurulu üyeleri Elif Aras ve Emine Mürtezaoğlu, yönetim kurulu toplantılarına zorunlu olarak mı katıldı, yoksa sonradan mı imza attılar?

Sanık Kadir Özdemir: Genel kurul zamanlarında katılırlardı. Toplantıları başkan ve yardımcısı yönetirdi. Halit Bey başkan, Emine Hanım yardımcısıydı. Kızlarından yönetimle ilgili bir talimat almadım.

Sanık Avukatı: Aşçı size ve Emir Bey’e ızgaranın değiştirilmesi gerektiğini belirterek bir liste verdi. Satın aldınız mı?

Sanık Kadir Özdemir: Hayır, almadık. Emir Bey ilgilenir. Sanık Avukatı: Izgarada tadilat yapıldı mı?

Sanık Kadir Özdemir: Bakım yapılmış olabilir.

Sanık Avukatı: Aşçı Reşat, yeni bir ızgara alınması gerektiğini söylemesine rağmen neden almadınız?

Sanık Kadir Özdemir: Ona Emir Bey karar verir.

Sanık Avukatı: Personel alımlarına kim karar verir?

Sanık Kadir Özdemir: Emir Aras Bey.

Mahkeme Başkanı: Halit Ergül, iş güvenliği uzmanına gerek olmadığını söyledi mi?

Sanık Kadir Özdemir: Evet, “Gerek yok” dedi.

Sanık Avukatı: Madem personel alımıyla ilgilenmiyorsunuz, neden personel konusunda açıklama yapıyorsunuz?

Sanık Kadir Özdemir: Alımlarla ilgilenmiyorum.

Sanık Avukatı: “Muhasebe müdürüyüm ama o kadar sorumluluğum yok” dediniz. Ancak WhatsApp mesajınızda “Gazella’da çalışırım ama Grand Kartal’la uğraşırım” demişsiniz.

Sanık Kadir Özdemir: Evet, çünkü çatı şirket aynı.

Sanık Avukatı: Neden çelişkili ifadeler veriyorsunuz?

Sanık Kadir Özdemir: Bazı ifadelerde hatırlamıyor olabilirim, yorgunum.

Sanık Avukatı: Gazella Otel’de iş sağlığı ve güvenliği uzmanı var mı?

Sanık Kadir Özdemir: Sanırım var. Kübra Hanım veya Polat Bey olabilir.

'NE KADAR BİR EKSİKLİK BEDELİ İÇİN BU ACI YAŞANDI?'

Özdemir’in çapraz sorgusunda çarpıcı detaylar ortaya çıktı. Otelin genel müdürü Emir Aras’ın ‘Masraflar çok yüksek’ dediği iddiaları Özdemir’e sorulurken, sanık “Cemal’le telefonla konuştum. İş yoğunluğu ve stres nedeniyle hatırlamıyor olabilirim” dedi. Özdemir daha sonra savcılıkta yazım hatası olmuş olabileceğini savundu.

Mağdur avukatı, “Eksikliklerin giderilmesi için Emir Bey’e söyledim. O da “Sezon başlıyor, yetişmez” dediniz” ifadelerini hatırlatırken, Özdemir bu ifadelerini doğruladı.

Daha sonra mağdur avukatı ile sanık Kadir Özdemir arasında şu diyalog yaşandı:

Mağdur Avukatı: Yani Emir Aras, “Dilekçeyi iptal edin” dedi?

Sanık Kadir Özdemir: Doğrudur.

Mağdur Avukatı: Ne kadarlık bir eksiklik bedeliydi bu? Bu eksiklikler yüzünden ailelere bu acıyı yaşattınız!

Sanık Kadir Özdemir: Bilmiyorum.

Bu diyaloğun ardından duruşmaya ara verildi.

OTEL YÖNETİCİSİ 'BU EKSİKLERİ KAPATAMAYIZ' DEMİŞ

Sanık kürsüsüne 12’nci sanık olarak Grand Kartal Otel’in muhasebe müdür Kadir Özdemir getirildi.

Özdemir, Grand Kartal’ın yönetici olduğu iddialarını reddederken, otelin yöneticisi Emir Aras ile arasında geçen diyaloğu şöyle anlattı:

Sanık Kadir Özdemir; Ben Gazelle Otel’de çalışıyorum. Grand Kartal Otel’in yöneticisi olduğumu kabul etmiyorum. Otel yönetiminden habersiz hiçbir işlem yapamayız. Zaten bize bu konuda uyarıda da bulunurlar. Sezon içinde birkaç günlüğüne Grand Kartal Otel’e giderim. Emir Bey, kiraya verdiğimiz bölüm için yangın uygunluk belgesi başvurusu yaptığını söyledi. Kafenin adı White Fox olduğu için, ismi yabancı diye belediye çalışanlarının tanımayacağını düşünerek başvuruda otelin adını yazdım. Ancak başvuru otele çıkmış.

Emir Bey beni arayarak, “2007’den beri çalışma belgemiz zaten var. Neden oteli yazdınız? Eksikleri gideremeyiz, başvuruyu iptal edin” dedi. Sezon başlayacağı için eksikleri gideremeyeceklerini söyledi. Bunun üzerine ben de başvuruyu iptal ettim. Ahmet Demir’i aradım, o da belediyeyi aradı ve “Geri çekildi, tekrar çıkacaklar” dedi.

Eksiklerin ne olduğunu bilmiyorum. Emir Bey beni aradı ve “Biz bunları şu an yapamayız” dedi. Ben de Ahmet Bey’e durumu anlattım. “Kafeye bakmamışlar, otele bakmışlar” dedim.

Mahkeme Başkanı: İtfaiye erinin belirttiği eksiklikleri Ahmet Demir öğrendi mi?

Kadir Özdemir: Eksikleri söylememiş olabilirim. Ben sadece belgelerle ilgili konuştum. Kontrolü o zaten biliyordu. Ben, Emir Bey’in talimatıyla başvuru yaptım, Ahmet Bey’in yönlendirmesiyle de iptal edildi. Eksik ya da kusur oluşturacak bir işlemim yok. Denetimlere katılmadım, bu konuda yetkim de yok. Emir Bey ve Zeki Bey denetime katıldı. Bu da benim sorumlu olmadığımı gösterir. Halit Bey de ifadesinde, yetkilinin Emir Bey olduğunu, kendisinin habersiz iş yapamayacağını ve altında Zeki Bey’in bulunduğunu söyledi. Bu da benim orada yetkim olmadığını gösterir.

Mahkeme Başkanı: İş güvenliği uzmanı var mıydı?

Kadir Özdemir: Bilmiyorum.

Mahkeme Başkanı: Sprinkler sistemi var mıydı?

Kadir Özdemir: Vardı, çalışıyordu. Yangın alarmı ve uyarı sistemlerinin kapatılıp kapatılmadığını bilmiyorum. Otelle ilgili izin ya da projeler konusunda da bilgim yok.

Mahkeme Başkanı: Rapor için kim başvurdu?

Kadir Özdemir: Belediyeye ben başvuru yaptım. İl Özel İdaresi’ne kimin başvuru yaptığını bilmiyorum.

Mahkeme Başkanı: Halit Ergül, “Kadir Özdemir bir nevi idari müdürdür” demiş.

Kadir Özdemir: Bana böyle bir görevlendirme yapılmadı.

Mağdur Avukatı: İtfaiyeci İrfan Can, iptal başvurusunu imzalamış. Biliyor musunuz?

Kadir Özdemir: Bilmiyorum.

Mağdur Avukatı: İtfaiye, olumsuz rapor verdi. Emir’in haberi vardı. Senin de vardı. Cemal az önce söyledi.

Kadir Özdemir: Haberim yok.

YANGINI GÖRMESİNE RAĞMEN KİMSEYİ UYANDIRMAMIŞ!

Otelin muhasebe personeli Cemal Özer'in ifadesi sırasında mağdur tarafı çileden çıktı.

Mağdur Avukatı: “Otelde yangın güvenlik ekipmanlarıyla ilgileniyor musunuz?”

Sanık Cemal Özer: “Hayır, ilgilenmiyorum.”

Mağdur Avukatı: “İtfaiye sizi kaç dakika sonra kurtardı?”

Sanık Cemal Özer: “Yaklaşık 10 dakika sonra.”

Mağdur Avukatı: “Elektrikler ne zaman kesildi?”

Sanık Cemal Özer: “Geldi, gitti. En son saat 04.30 civarında tamamen kesildi.”

Mağdur Avukatı: “Dün Bayram Ütkü, elektriği itfaiyeden sonra kestik dedi. Bu bilgiyle çelişiyor.”

Sanık Cemal Özer: “Elektrikler gelip gidiyordu. Sonra tamamen kesildi.”

Mağdur Avukatı: “Yan odada insanlar vardı. Kimseyi uyandırmayı düşünmediniz mi?”

Sanık Cemal Özer: “Koridorda duman vardı. Bir süre sonra çıktı. Kapının altına havlu koydum. Kimse ‘yangın var’ diye bağırmadı.”

Mağdur Avukatı: “03.30’da uyandığınızı söylüyorsunuz. Bu saat net mi?”

Sanık Cemal Özer: “Evet, net.”

Mağdur Avukatı: “Bizim tespitlerimize göre yangın, sizin uyandığınız saatten kısa bir süre sonra başlamış. Yani bir saat odada beklediniz, kimseye haber vermediniz. Doğru mu?”

Sanık Cemal Özer: “Koridora bile çıkamadım.”

Mağdur Avukatı: “O sırada telefonunuz yanınızdaydı. Emir Bey’le grup yazışması yaptınız mı?”

Sanık Cemal Özer: “Hayır, yazışmadım.”

Mağdur Avukatı: “O gece GSM üzerinden Kadir Özdemir ile telefon görüşmesi yapmışsınız. 40 saniyelik bir arama var.”

Sanık Cemal Özer: “Evet, aradım. 30 saniye konuştum. Yangını haber verdim. O da durumu sordu.”

Mağdur Avukatı: “Acil durum planında görevlendirildiğinizi ne zaman öğrendiniz?”

Sanık Cemal Özer: “Panodaki listeden öğrendim.”

Mağdur Avukatı: “Eğitiminiz olmadığını söylediniz. Bu görevlendirmeye itiraz ettiniz mi?”

Sanık Cemal Özer: “Hayır, itiraz etmedim.”

Mağdur Avukatı: “Eğitiminiz var mıydı?”

Sanık Cemal Özer: “Hayır, yoktu.”

Mağdur Avukatı: “Görev dağılımı her zaman yapılır mıydı?”

Sanık Cemal Özer: “Evet, yıllık olarak yapılır.”

'OTELİN MÜDÜRÜ DURUŞMA BOYUNCA UYUYOR'

Kartalkaya'daki Grand Kartal Otel'deki yangında hayatını kaybeden Alp Mercan'ın ablası Avukat Nihan Ece Mercan Hasarpa, dikkat çeken açıklamalarda bulundu.

Grand Kartal Otel'in Genel Müdürü aynı zamanda da otel sahibi Halit Ergül'ün damadı olan Emir Aras'ın duruşma boyunca uyuduğunu ifade eden Avukat Hasarpa, "Alp Mercan'ın ablasıyım. Yangında kardeşim ve en yakın arkadaşı Yiğit Gencebay, kurtuldukları halde sırf insanları kurtarmak için tekrar içeri girdiler ve biz onlardan kalanlara ancak 10'uncu katta ulaştık. Davaya avukatı olarak katılıyorum ben, her ikisinin de. Bundan büyük bir onur duyuyorum. Bir avukat olarak aslında oldukça gergin bir ortam içerisi. Oldukça duygusal bir ortam. Herkes oldukça usulüne uygun davranmaya çalışıyor. Aile birliği için oldukça zor. Çünkü karşımızda uyuyan bir Emir Aras var. Otel yöneticisi var. Şirketin aynı zamanda damadı var. Duruşma boyunca uyuyor. Gerçekten insanların sinirlerini hoplatan bir durum oluyor" dedi.

OTELİN GENEL MÜDÜRÜ İLE İLGİLİ ÇARPICI İFADELER

Sanık kürsüsüne Grand Kartal Oteli muhasebe personeli Cemal Özer getirildi. Özer’in ifadesinde şirketin genel müdürü Emir Aras ile ilgili ifadeler dikkat çekti çekti.

Sanık Cemal Özer: “İtfaiyenin denetime geldiği gün, müdürümüz ‘Bugün itfaiyeden gelebilirler, refakat edin’ dedi. İtfaiye geldi, birlikte 6. kata çıktık. İtfaiye eri dijital metreyle koridoru ölçtü, sonra diğer alanlarda inceleme yaptı. Hazır olan formu doldurdu, ben de raporu imzaladım. Muhasebe yardımcısına bildirdim. Sonra durumu Emir Aras’a söyledik. Gazelle Otel Müdürü Ahmet Bey’i orada gördük, ona da söyledik. Emir Bey’e eksiklikleri tek tek anlattık. Raporu inceledi ve ‘Tamam, ben Kadir Özdemir ile konuşurum’ dedi. Ama sonra bize kızdı ve ‘Başımıza iş açtınız’ dedi.”

Mahkeme Başkanı: “Bu eksiklikler tespit edildikten sonra ne yaptınız?”

Sanık Cemal Özer: “Raporu bilgisayarda temize geçtim, Emir Bey’e gösterdim. Gazelle Otel Müdürü Ahmet Bey’e de gösterdim. Eksikliklere baktı ve ‘Tamam’ dedi. Sonrasında Emir Bey ile tekrar görüştük, o da yine bize kızdı.”

Mahkeme Başkanı: “Ahmet Demir sizinle birlikte Emir Aras’a geldi mi?”

Sanık Cemal Özer: “Hayır, gelmedi.”

Mahkeme Başkanı: “Peki, o sırada Ahmet Demir neredeydi?”

Sanık Cemal Özer: “Grand Kartal Otel’deydi.”

Mahkeme Başkanı: “Raporu gördü mü?”

Sanık Cemal Özer: “Evet, gördü ve okudu.”

Mahkeme Başkanı: “Yangın sırasında neredeydiniz?”

Sanık Cemal Özer: “Oteldeydim, itfaiye beni kurtardı.”

Mahkeme Başkanı: “Otel personeline yangın eğitimi verildi mi?”

Sanık Cemal Özer: “Benim dönemimde hiç verilmedi.”

Mahkeme Başkanı: “Yangın uyarı sistemi kapatıldı mı?”

Sanık Cemal Özer: “Bilmiyorum.”

Mahkeme Başkanı: “Yangın tüpü var mıydı?” Sanık Cemal Özer: “Vardı.”

Mahkeme Başkanı: “Çalışıyor muydu?”

Sanık Cemal Özer: “Bilmiyorum.”

Mahkeme Başkanı: “Acil müdahale ekibi listesinde adınız var. Doğru mu?”

Sanık Cemal Özer: “Bilmiyorum.”

Mahkeme Başkanı: “Dosyada acil müdahale ekibine ait imza sizin mi?”

Sanık Cemal Özer: “Hayır, benim değil.”

'USULSÜZ DENETİM YAPMIŞIZ'

Bolu İl Özel İdaresi Eski Ruhsat ve Denetim Müdürü Mehmet Özel, sanık kürsüsüne geldi.

Mağdur Avukatı: “Kendi denetimlerinizde ruhsatın yeterli olup olmadığını incelediniz mi? Beş denetimin ikisi sizin döneminizde yapılmış.”

Sanık Mehmet Özel: “Yangın raporu evrak üzerinden incelenir. Turizm alanı dışındaki yerlere denetime giderek yetkisiz şekilde işlem yapmışız. Usulsüz denetim yapmışız.”

Mağdur Avukatı: “Yangın yeterlilik belgesi dosyada yok. Sizin döneminizde de bulunmuyor. Bu belgenin varlığını araştırdınız mı?”

Sanık Mehmet Özel: “Yangın raporu bir kere verilir.”

Sanık avukatı sorulara itiraz etti. Mağdur aileleri ise: “Cevaba göre soru soruyoruz” diyerek karşılık verdi.

Mağdur Avukatı: “Ruhsat verildikten sonra yönetmeliğe göre dosyayı kontrol ettiniz mi?”

Sanık Mehmet Özel: “Evet, kontrol ettim. Yangın raporu dosyada vardı.”

Mağdur Avukatı: “Dosyada rapor olmadığı için bu soruyu sordum. Teşekkür ederim.”

Mağdur Avukatı: “Denetimlere giderken üstlerinize haber verdiniz mi?”

Sanık Mehmet Özel: “Evet, haber verdim. Üstüm genel sekreter yardımcısıydı.”

Mağdur Avukatı: “Sırrı Bey, kendisine bilgi verilmediğini, haberi olsaydı soruşturma açacağını söyledi.”

Mağdur Avukatı: “Yangın raporu yoksa ne yapılır?”

Sanık Mehmet Özel: “Yangın raporu alınana kadar otelin kapatılması gerekirdi.”

Mağdur Avukatı: “Yapıda değişiklik olmadığı sürece yangın raporu alınmaz dediniz. Ancak otelde asansör tadilatı yapılmış. Bu bir değişiklik değil mi?”

Sanık Mehmet Özel: “Bu durumdan haberimiz yok. Bize yalnızca mimari değişiklik olursa bilgi verilir.”

Sanık Avukatı: “Otel yönetiminden kim sizinle veya kurumla iletişime geçiyordu?”

Sanık Mehmet Özel: “Hatırlamıyorum.”

SANIKLARIN İFADELERİ ALINMAYA DEVAM EDİLİYOR

Davada 78 kez "olası kastla öldürme", "olası kastla kasten yaralama" suçlarından toplam 1998’er yıla kadar hapis cezası istenen 13 sanık ile "bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölümüne ve yaralanmasına neden olma" suçundan 22 yıl 6’şar aya kadar hapis cezası talep edilen 19 sanığın dün 9'unun savunması alınmıştı.

Sanıkların savunmaları bugün de devam ediyor.

NE KADAR CEZA İSTENİYOR?

Kartalkaya Kayak Merkezi'nde bulunan Grand Kartal Otel'de 21 Ocak'ta çıkan yangında 78 kişi hayatını kaybetti, 133 kişi yaralandı. Olayın ardından başlatılan soruşturma kapsamında Bolu Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede otel sahipleri, şirket yönetim kurulu üyeleri ve yöneticileri Halit Ergül, Emine Murtezaoğlu Ergül, Ceyda Hacıbekiroğlu, Elif Aras, Emir Aras, Zeki Yılmaz, Ahmet Demir, Kadir Özdemir, Cemal Özer, Mehmet Salun ile Bolu Belediye Başkan Yardımcısı Sedat Gülener, İtfaiye Müdür Vekili Kenan Coşkun ve İtfaiye Eri İrfan Acar hakkında 78'er kez 'Olası kastla öldürme' suçu ile 'Olası kastla kasten yaralama' suçlarından toplam 1998'er yıla kadar hapis cezası istendi.

22 YIL 6'ŞAR AYA KADAR HAPİS İSTEMİ

İddianamede ayrıca otelin teknik personeli Tahsin Pekcan, Hüseyin Özer ve Bayram Ütkü, mutfak personeli Reşat Bölük, Enver Öztürk ve Faysal Yaver, iş güvenliği uzmanları Kübra Demir ile Ece Kayacan, resepsiyon görevlisi Yiğithan Burak Çetin, Mudurnu Enerji Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi yetkilileri İbrahim Polat ile İsmail Karagöz, FQC Global Sertifikasyon Anonim Şirketi yetkilisi Ali Ağaoğlu ile çalışanı Aleyna Beşinci, LPG tesisatı bakım görevlileri Doğan Aydın ile Muharrem Şen, Bolu İl Özel İdaresi Genel Sekreteri Sırrı Köstereli, Bolu İl Özel İdaresi Genel Sekreter Yardımcısı Bünyamin Bal, Bolu İl Özel İdaresi Ruhsat ve Denetim Müdürü Yeliz Erdoğan ve eski Bolu İl Özel İdaresi Ruhsat ve Denetim Müdürü Mehmet Özel'in 'Bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölümüne ve yaralanmasına neden olma' suçundan 22 yıl 6'şar aya kadar hapisle cezalandırılmaları talep edildi.

İLK GÜN 9 SANIK SAVUNMA YAPTI

Dava için Bolu Sosyal Bilimler Lisesi içerisinde yer alan spor salonu, 700 kişilik mahkeme salonuna dönüştürüldü. Mahkeme salonu, kamera sistemlerinden alt yapısına kadar son teknoloji ile donatıldı. Duruşma öncesinde yoğun güvenlik önlemleri alınırken, Türkiye'nin merakla beklediği davanın ilk duruşması dün başladı. Duruşmanın ilk gününde; Gazelle Otel Resort Müdürü tutuklu sanık Ahmet Demir, uygunluk değerlendirme şirketi olan FQC Global Sertifikasyon Anonim Şirketi'nin çalışanı tutuksuz sanık Aleyna B., aynı şirketin yetkilisi tutuksuz sanık Ali A., teknik personeller tutuksuz sanık Bayram Ü., tutuklu Tahsin Pekcan, tutuklu Hüseyin Özer ile Bolu İl Özer İdaresi Genel Sekreteri tutuklu Sırrı Köstereli, Genel Sekreter Yardımcısı tutuklu Bünyamin Bal ve İl Özel İdaresi Ruhsat Müdürü tutuklu Yeliz Erdoğan, savunma yaptı.

Kaynak: Haber Merkezi

Etiketler
Grand Kartal Otel Facia