TTB: Pandemi sürecinde sermaye çevreleri tarihi ve doğal kaynaklara saldırdı

Türk Tabipleri Birliği (TTB) Merkez Konseyi, bu yılki teması “biyoçeşitliliğin korunması” olarak belirlenen 5 Haziran Dünya Çevre Günü dolayısıyla açıklama yaptı.

TTB: Pandemi sürecinde sermaye çevreleri tarihi ve doğal kaynaklara saldırdı

Türk Tabipleri Birliği (TTB) Merkez Konseyi, bu yılki teması “biyoçeşitliliğin korunması” olarak belirlenen 5 Haziran Dünya Çevre Günü dolayısıyla açıklama yaptı.

TTB, Ülkemizde COVID-19 salgını nedeniyle tüm dikkatlerin salgın üzerinde toplanmasını fırsat bilen sermaye çevrelerinin para uğruna doğal ve tarihi kaynaklara saldırılarını sistemli bir biçimde arttırdığını savundu.

Dünya Çevre Günü nedeniyle TTB (Türk Tabipleri Birliği) bir açıklama yayınladı. Açıklamada, pandemi günlerinde bile sermaye çevrelerince para uğruna doğal ve tarihi kaynaklara yönelik, anayasadan kaynaklanan “herkesin sağlıklı bir çevrede yaşama hakkı”na sistemli saldırının sürdüğüne dikkat çekildi.

“PARA UĞRUNA DOĞAL VE TARİHİ KAYNAKLARA SALDIRI SÜRÜYOR”

TTB, Sermaye çevrelerini ülkemizde tüm dikkatlerin COVID-19 salgınına çevrildiği dönemde çevreye, doğaya ve tarihi kaynaklara saldırılarını arttırdığını savundu. Açıklamada, “Pandemi günlerinde meslek odaları tarafından açılan davalar sürerken yangından mal kaçırırcasına maske ve eldivenli ihale komisyonları Kanal İstanbul ile ilgili çeşitli ihaleler yapmaya çalıştı.

Kaz Dağları'nda Kirazlı altın madeni girişimine karşı aylardır ‘Su ve Vicdan Nöbeti' tutan çevre gönüllülerine 57 bin lira para cezası kesildi. Aynı bölgede yeni altın madeni ruhsatları kamuoyunca çok iyi tanınan bazı müteahhitlere verildi. İzmir'de Çeşme ve Urla'da acele kamulaştırma ile arazilere el konarak bazı ‘turizm yatırımcılarına' devredilmek istendi. Meryem Ana Tabiat Parkı sit alanı olmaktan çıkarıldı, yapılaşmanın önü açıldı” denilerek TTB'nin bu uygulamalara karşı mücadele vereceği belirtildi.

PANDEMİ SÜRECİNDE BİLE…

TTB açıklamasında şu görüşlere yer verildi;

“Dünya Çevre Gününde; 5 Haziran 2020'de bir kez daha uyarıyoruz; çevre ve insan yaşamı bir avuç insanın sömürüsüne kesinlikle terk edilmemelidir. TTB dün olduğu gibi; bugün de, yarın da üzerine düşenin toplum ve kamu yararından ayrılmamak olduğunun bilinci ile çevre ve insan sağlığı mücadelesinin içinde ve toplumun yanında olmaya devam edecektir.

Yaşadığımız pandemi günlerini fırsat bilerek; dikkatimizin dağıldığını düşünen ve doğa katliamına neden olan güçler önümüzdeki günlerde çevre ve insan sağlığı için geçmişten daha kararlı olarak bilimsel ve hukuksal mücadeleyi sürdürdüğümüzü göreceklerdir.”