Joe Biden’in Persona Gratası: Jeff Flake

ABD Türkiye Büyükelçisi dahil 10 Batılı ülke büyükelçisinin Osman Kavala açıklaması nedeniyle persona non-grata ilan edilip edilmeyeceğinin gündemde olduğu...

Yunus Emre Erdölen Yazar yunuserdolen@gmail.com

ABD Türkiye Büyükelçisi dahil 10 Batılı ülke büyükelçisinin Osman Kavala açıklaması nedeniyle persona non-grata ilan edilip edilmeyeceğinin gündemde olduğu bir dönemde ABD Başkanı Joe Biden’in yeni Türkiye Büyükelçi adayı Jeff Flake Senato’dan onay aldı. 26 Ekim 2021 tarihinde ABD senatosu bütün Cumhuriyetçi ve Demokrat senatörlerin olumlu oyuyla Flake’in adaylığına destek verdi.

ABD’nin yeni Türkiye Büyükelçisi olarak göreve başlayacak olan Jeff Flake 1989 yılından beri görev yapan ABD büyükelçilerinin aksine bir diplomat değil. Jeff Flake, 2012-2018 yılları arasında Arizona Senatörlüğü makamında olan Cumhuriyet bir siyasetçi. 2016 seçimlerinde Trump’ı desteklememesiyle ve daha sonrasında da Trump’ın başkanlığı boyunca en çok Trump karşıtı olan Cumhuriyetçilerden biri olmasıyla gündeme gelen Flake, 2020 seçimlerinde Biden lehine açıkça destek vermiş, Demokrat Adaylık Kurultayı’nda etkili bir konuşma yapmış ve Biden kampanyasının birçok sürecinde bizzat rol almıştı.

Özellikle Biden’in 2020’de başkan seçilmesini kolaylaştıran Arizona zaferinde Jeff Flake’in desteğinin önemli bir etken olduğu ana akım medya tarafından vurgulanmış ve Flake’in Biden kabinesinde bakan olarak yer alabileceği uzun bir süre konuşulmuştu. Biden ile yıllarca rakip partilerde siyaset yapan Jeff Flake, Biden kabinesinde yer almadı, fakat özellikle Türkiye-ABD ilişkilerinin yoğun bir şekilde konuşulduğu bir dönemde Biden tarafından ABD Türkiye Büyükelçisi adayı olarak gösterildi.

Dedesi Mormon bir kanat önderi, kendisi muhafazakar ve liberteryen

58 yaşındaki Jeff Flake Arizona’da doğdu ve aynı eyalette üniversite eğitimini tamamladı. Uluslararası ilişkiler lisansının ve siyaset bilimi yüksek lisansının ardından Güney Afrika ve Zambiya’da misyonerlik faaliyetinde bulundu. Mormon bir kanaat önderi olan dedesinin kurduğu bir Mormon kasabasında doğup büyüyen Flake, çok dindar ve muhafazakar bir Mormon ve İsa Mesih’in Son Zaman Azizleri Kilisesi’nin aktif bir mensubu.

Afrika yıllarının ardından ABD’ye dönen Flake, muhafazakar ve liberteryen bir düşünce kuruluşu olan Goldwater Enstitüsü’nde görev aldı. Goldwater Enstitüsü ile Demokratların eğitim, sağlık gibi birçok konudaki reform girişiminin anayasaya aykırı olduğunu ileri sürerek mahkeme yoluyla dava açarak engelleme, muhafazakar Cumhuriyetçilerin önem verdiği değerleri koruma girişimine aktif bir şekilde destek veren Flake, muhafazakar değerleri yaşatma amacını önceliği haline getirdi. 2000 yılında Cumhuriyetçi Parti’den siyasete atılan Flake, Temsilciler Meclisi üyesi seçildi. 2012 yılında ise Arizona Senatörlük seçimlerinde adaylığını açıkladı ve %49 oy ile senatör seçildi.

Flake, senatörlüğü boyunca merkez bir siyasetçi olma gayesini taşıdı ve Demokratlarla iş birliği yapabileceği tasarıları savundu, kutuplaştırıcı bir isim olarak gördüğü Donald Trump’ı çok sert bir dil ile eleştirdi. Özellikle 2017 Alabama Senatörlük seçimlerinde çocuk istismarı ile suçlanan Cumhuriyetçi senatör adayını desteklemediği ve açıkça Demokrat rakibine destek verdiği için Demokrat isimler tarafından takdir edildi.

Cumhuriyetçi bir senatör olsa da Trump yerine Biden’ın yanında durdu

Jeff Flake’in Trump ve ılımlı olmayan Cumhuriyetçilere yönelik sert ilişkileri Trump’ın etkisinin fazla olduğu seçmen ile arasını açtı ve beğeni oranları görev süresi boyunca düştü. Bunun üzerine Jeff Flake seçilme şansının düşük olduğunu düşünerek 2018 seçimlerinde bir daha senatörlüğe aday olmayacağını açıkladı. Birçok isim Flake’in 2020 Cumhuriyetçi başkanlık önseçimlerinde Trump’a rakip olarak veya 2020 genel seçimlerinde Biden ve Trump’a alternatif olarak bağımsız başkan adayı olabileceği ihtimalini konuşurken Flake, televizyon yorumculuğuna ağırlık verdi ve halk ile buluştuğu etkinliklere herhangi bir siyasi hedef gütmeden devam etti.

2020 Demokrat önseçimlerini kazanan Joe Biden’a çok aktif bir şekilde destek veren Flake, geleneksel kurallara aykırı bir şekilde bir Cumhuriyetçi olarak Demokrat Adaylık Kurultayı’nda sahne aldı ve Biden lehine destek açıkladı. Özellikle seçimler için kritik olan Arizona eyaletinde seçim çalışmalarına katıldı. 2020 seçimlerinde Arizona eyaletinde Biden’in zafer elde etmesinin ardından Arizona Cumhuriyetçi Partisi Jeff Flake aleyhine bir kınama cezası verdi ve Flake birçok Cumhuriyetçi siyasetçinin eleştirilerinin hedefi haline geldi.

Flake’in Dış Politika Görüşleri

Flake’in herhangi bir diplomatik tecrübesi olmasa da özellikle Afrika’da yürüttüğü demokrasi ve misyonerlik faaliyetleri, üniversite eğitimi ve özellikle Senato Dış İlişkiler Komisyon üyesi olması nedeniyle dış politika konusunda politika üretimine vakıf olan bir isim olarak karşımıza çıkıyor.

Jeff Flake, dindar bir Mormon ve eski bir misyoner olarak siyasi konuşmalarında ve görüşlerinde sık sık dini referanslarda bulunuyor ve özellikle ABD dışındaki Hıristiyan azınlıklara, misyonerlik faaliyetlerine aktif bir şekilde destek vermiş biri olarak dini konulara özel bir önem gösteriyor. 5 çocuk babası Flake’in oğlu da babası gibi Mormon kilisesinde misyoner olarak iki yıl boyunca görev aldı ve Mormon kilisesine katkıda bulundu. Flake, özellikle Trump’ı eleştirdiği birçok konuşmasında dini referanslar kullanarak Cumhuriyetçi ve dindar seçmeni ikna etmeye çalıştı.

Temsilciler Meclisi üyesiyken Irak Savaşı’na onay veren Flake, her ne kadar dış politika konusunda genellikle Cumhuriyetçi Parti’nin dış politikasını desteklemiş bir isim olsa da özellikle Obama’nın başkanlığı döneminde hükümetin Küba ile ilişkilerin düzeltilmesi ve ambargonun kaldırılması adımlarını aktif bir şekilde desteklemiş biri.

Kongre’de Ermeni soykırımı ifadesine karşı çıktı, Güney Afrika ve İsrail’e ekonomik yaptırımı istemedi

Eski Arizon senatörü, ekonomik ambargoların genellikle işe yaramadığını ve işleri daha da kötüleştirdiğini düşünen bir siyasetçi. Özellikle Güney Afrika’daki Apartheid rejimine bile ekonomik yaptırım uygulanmasına karşı çıkan Flake, bu durumun ülkede hak mücadelesi veren siyahları ve mağdur kesimleri olumsuz etkileyeceğini zamanında ileri sürmüş. Jeff Flake, aynı zamanda ABD’de İsrail’e yönelik eleştirilerin giderek arttığı bir dönemde İsrail’e karşı çok net ve karşılıksız destek veren, İsrail firmalarının ve devletinin Filistinlilere yönelik insan hakları ihlalleri nedeniyle boykot edilmesine aktif bir şekilde karşı çıkan isimlerden biri.

Jeff Flake’in Türkiye hakkında geniş açıklamaları veya detaylı görüşleri ise pek yok. Fakat Flake, özellikle Dış İlişkiler Komisyon üyesi olduğu 2014 yılında ABD Başkanı’nın 24 Nisan mesajında “soykırım” ifadesini kullanmasını isteyen bir yasa tasarısına “Hayır” oyu kullandığı için ABD Ermenilerinin lobi kuruluşu ANCA tarafından eleştirilen ve düşük puan verilen bir siyasetçi.

Senatörlük yıllarında Türkiye ile ilgili F-35, Doğu Akdeniz gibi temel meselelerde birçok Cumhuriyetçi ve Demokrat siyasetçi ile aynı noktada duran ve genellikle müesses nizam dış politika duruşunu Türkiye özelinde benimseyen bir isim.

Türk-Amerikan ilişkilerinin bu gerilimli döneminde Flake’in Büyükelçiliğinden Ne Beklemeliyiz?

Jeff Flake, onay oylamasından önce Senato kuralları gereğince Eylül ayında Senato’nun Dış İlişkiler Komisyonu üyesi senatörlerin sorularını yanıtladı ve Türkiye hakkındaki düşüncelerini aktardı. Flake bu sorgu oturumunda, 40 senenin ardından Türkiye’ye atanan ilk siyaset kökenli diplomat olacağını ve Türkiye’nin vazgeçilmez bir müttefik olduğunu vurguladı.

Türkiye ile Afganistan ve NATO kapsamındaki güvenlik iş birliğinden ve geniş hacimli ticari ilişkilerinin öneminden bahseden Flake, yanlış bir politika olduğunu belirttiği S-400 politikasından vazgeçilmezse İran ve Kuzey Kore gibi ABD düşmanı olarak görülen ülkelere uygulandığını vurguladığı CAATSA yaptırımlarının kalkmayacağını, yeni bir S-400 alımının yeni yaptırımlara yol açabileceğini belirtti.

Demokrasi, insan hakları ve basın özgürlüğü konularında hassas olması beklenebilir

Türkiye’nin demokrasi ve insan hakları karnesini eleştiren Flake, NATO müttefiki olan Türkiye’yi basın özgürlüğü, ifade özgürlüğü gibi konularda standartlara uyması için teşvik edeceğini açıkladı. Flake aynı zamanda, Doğu Akdeniz ve Karabağ’da uzun vadeli barışçıl politikalar için çabalayacağını da senatörlere iletti.

Bir ay önce sarf ettiği sözlerinden anlaşılacağı üzere Flake, Türkiye konusunda Biden ile tamamen aynı sayfada olan bir isim. Jeff Flake’in kendisinin de vurguladığı üzere siyasi bir atama olmasının Türkiye açısından olası iki sonucu bulunmakta.

İlk olası sonuç, Biden ile Flake arasındaki uzun yıllara dayanan güçlü bir güven ilişkisinin varlığı ve Biden’in Flake aracılığıyla çok daha doğrudan politikalarını dile getirebilecek olması olarak karşımıza çıkıyor.

İkinci olası sonuç ise, Flake’in çok aktif bir büyükelçilik yapma arzusu. Flake, özellikle Biden kabinesinde yer almak isteyen ve Trump sonrası restorasyonda aktif rol arzusu taşıyan bir siyasetçiydi. Bu nedenle Büyükelçilik görevini aktif bir şekilde yerine getirmek, kendisinden veya siyasi vizyonundan bir şeyler katmak isteyebilir.

Satterfiek’in aksine iletişimiyle öne çıkabilir

Aslına bakılırsa bire bir temaslarda çok etkili olan ve insan ilişkileri, iletişim konusunda yetenekli bir isim olan Flake’in sivil toplum, siyaset ve hükümette görev alan isimlerle yakın ve samimi bir iletişim kurması, çok daha sık medya ve kamusal alan görünürlüğünü hedeflemesi oldukça olası. Flake aynı zamanda kişisel hayatı ve hobileri ile de oldukça konuşulan, medyanın ilgisini çekmeyi iyi bilen bir isim.

Öyle ki siyaset yaptığı yıllarda ıssız bir adaya gidip Survivor koşullarında yaşamaya çalışması ve böylece iç huzurunu bulduğunu söylemesi, bu tecrübesini medya ile paylaşması ara ara ABD medyasının gündemine gelen konulardan biri olmuştu.

Jeff Flake’in nasıl bir büyükelçilik sergileyeceği, Türkiye ile ABD arasında yaşanan gelişmelerde nasıl bir diplomatik tutum benimseyeceği henüz belirsiz, fakat önceki büyükelçinin aksine medyatik ve tanınır bir ABD siyasetçisinin ABD Türkiye Büyükelçisi olarak göreve başlayacak olması ABD Büyükelçisi’nin açıklamalarının, hareketlerinin ve iletişiminin daha fazla gündem olacağı bir döneme girdiğimizin de bir kanıtı.

Tüm yazılarını göster