CHP’li Erdoğan Toprak: Cumhurbaşkanının ilk yurt dışı gezisini Katar’a gerçekleştirmesi dikkat çekici!

CHP Genel Başkan Başdanışmanı ve İstanbul Milletvekili Erdoğan Toprak, Türkiye ve Dünya gündemini değerlendirdi.

CHP’li Erdoğan Toprak: Cumhurbaşkanının ilk yurt dışı gezisini Katar’a gerçekleştirmesi dikkat çekici!

CHP Genel Başkan Başdanışmanı ve İstanbul Milletvekili Erdoğan Toprak, yaptığı açıklamada, “Cumhurbaşkanının salgın sürecinde ilk yurt dışı gezisini Katar’a gerçekleştirmesi dikkat çekici! Bölgede Katar dışında bir ülke ile ilişkimizin kalmaması, iktidarın uyguladığı dış politikanın hazin sonuçlarından birisidir!” dedi.

CHP Genel Başkan Başdanışmanı ve İstanbul Milletvekili Erdoğan Toprak, Türkiye ve Dünya gündemini değerlendirdi. İç politika, Dış politika ve Ekonomi başlıklı değerlendirmelerde önemli konuları ele alan Toprak, 'Haftalık Değerlendirme Raporu'nu Kamuoyu ile paylaştı.

Toprak Kamuoyu ile paylaştığı raporda, "Cumhurbaşkanının salgın sürecinde ilk yurt dışı gezisini Katar’a gerçekleştirmesi dikkat çekici! Bölgede Katar dışında bir ülke ile ilişkimizin kalmaması, iktidarın uyguladığı dış politikanın hazin sonuçlarından birisidir!" dedi.

CHP İstanbul Milletvekili Erdoğan Toprak'ın açıklaması şöyle:

Mart ayından bu yana korona salgını nedeniyle üç ay süreyle çalışmalarını başkent dışında yürüten Cumhurbaşkanının Ankara’ya döndükten sonra ilk yurt dışı ziyaretini Katar’a gerçekleştirdi. Yıl içinde karşılıklı ziyaretlerin en çok yapıldığı ülke olan Katar dışında bölgede iyi ilişkisi bulunan ülke kalmayan iktidarın Türkiye’yi içine ittiği yalnızlık görüntüsü hazindir. 2017’deki Körfez gerilimi sırasında diğer tüm bölge ve körfez ülkelerini karşısına almak pahasına Katar’ın arkasında duran ve buraya asker gönderen iktidar, Katar’ın sağladığı parasal destek ve yatırım vaatleriyle de bir anlamda Türkiye’yi neredeyse bu şehir devletine mahkûm konuma getirdi.

Libya’da da Trablus yönetimine destek veren yegâne iki ülke Türkiye ve Katar olurken uluslararası medyada öne sürülen iddialarda yürütülen operasyonların finansörlüğünü Katar’ın üstlendiği konusundaki değerlendirme ve yorumlara suskun kalınması bir başka dikkat çekici boyut.

2018’de ABD ile yaşanan Rahip Brunson krizi ve yaptırımlar sonrasında ortaya çıkan kur şokunda Türkiye’ye 15 milyar dolarlık yatırım vaat eden Katar’ın geçen 2 yılda bu yönde bir adımı olmadığı gibi ülkemizin en stratejik savunma sanayii tesislerinden Tank Palet Fabrikası’na ise 50 milyon dolar karşılığında ortak edildi.

Son olarak salgın sürecinde tırmanan döviz krizinde de iktidarın pek çok ülkenin merkez bankasıyla sürdürdüğü swap anlaşması müzakerelerinde sadece Katar ile mutabakat sağlanabildi. Cumhurbaşkanının salgın sonrası 2 Temmuz’da ilk yurtdışı resmi ziyaretini yaptığı Katar’da görüşmeler sonrasındaki resmi açıklamalarda ikili ilişkilerin daha da güçlendirilmesi kararının alındığı vurgulandı.

Katar Dışişleri Bakanı Muhammed bin Abdurrahman Al Sani, Katar ve Türkiye'nin ekonomi, yatırım, ticaret, enerji, savunma alanlarındaki ortak çıkarlarının her geçen gün daha da güçlendiğini söylerken, Türkiye ile stratejik ilişkilerin de günden güne güçlendiğini ifade etti.

Katar Dışişleri Bakan Yardımcısı Lulue el-Hatır da, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın son Katar ziyaretinin zamanlamasının iki ülke arasındaki ilişkilerde “derinliğe” işaret ettiğini dile getirdi ve Katar ile Türkiye'nin Libya'daki Ulusal Mutabakat Hükümeti'ni desteklediklerini, her iki ülkenin de Libya'da siyasi süreçle ilerlenmesine destek verdiklerini kaydetti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın ziyaretinde bölgesel konuların ele alındığı, bunlar arasında Filistin meselesi ve İsrail'in Batı Şeri ile Gazze’yi ilhak planının yer aldığın Katar ve Türkiye'nin İsrail’in İlhak Planı’na karşı oldukları ifade edildi. Erdoğan ile Katar Emiri Şeyh Temim bin Hamed Al Sani arasındaki ikili görüşmelerde ekonomik ve ticari ilişkilerin de ele alındığı, karşılıklı ekonomik ilişkilerin daha da güçlendirilmesi, ticaret hacminin artırılması konusunda mutabakat sağlandığı vurgulandı.

Bölgede lider ülke olma iddiasındaki iktidarın 300 bin nüfuslu Katar’a verdiği önem ve sağlanan imkânlar bugüne kadar başka hiçbir ülke için söz konusu olmadı. Katar Emiri ve ailesinin Kanal İstanbul güzergâhında çok önceden gayrimenkul yatırımları yaptıkları ortaya çıkarken Trabzon Sürmene yaylalarından İstanbul’da Süleymaniye Evleri’ne, İstanbul Boğazı’ndaki yalılardan Marmaris’teki otel ve tatil köylerine kadar ülkemizin pek çok yerinde kıymetli araziler, binalar, inşaatlar hep Katarlılara tahsisli. Medya kuruluşlarından Tank-Palet Fabrikasına, önde gelen mağaza zincirlerinden markalaşmış gıda şirketlerimize kadar pek çok kuruluş kelepir düzeyde Katarlılarca alınıyor ya da tahsis ediliyor. Cumhurbaşkanına hibe edilen 500 milyon dolarlık VIP uçağın yanı sıra 1,5 milyon dolar değerinde safkan Arap atı gibi hediyelerin karşılığında Katar neden bu kadar himayeye mazhar ve el üstünde tutuluyor?

Cumhurbaşkanının yurt içindeki neredeyse tüm resmi toplantıları, açılışları, AK Parti toplantılarına katılımı bile video konferans ile yürütülürken salgın ve virüs riskine rağmen Katar Emiri ile yüz yüze görüşmeye gidilmesi iktidar açısından Katar’ın özel ve mutemet bir yeri olduğunu gösteriyor. İktidarın Yemen’de yürüttüğü politika ve bu ülkede İhvan’cılara verdiği desteğin yanı sıra Yemen’de oluşturulmasına başlanan cihatçı silahlı milis gücünün finansmanını da Katar’ın sağladığı Arap medyasında yer aldı.

Ülkemizin dış politikasında, bölge ülkeleriyle olan ilişkilerde ve Ortadoğu-Kuzey Afrika, Sudan, Somali, Yemen, Libya, Suriye politikasında Katar’ın böylesi ön planda olması ve neredeyse Katar’a endeksli bir politikanın ağırlık kazanması ulusal çıkarlarımız açısından ne ölçüde doğru?

Bölgede diyalogumuz olan neredeyse tek ülke Katar olmasına karşılık, Doğu Akdeniz’de GKRY’nin ilan ettiği Münhasır Ekonomik Bölgeler (MEB) üzerinde dağıttığı doğalgaz sondaj ruhsatlarında Katar Emiri’nin petrol ve gaz şirketinin de yer alması ve iktidarın buna suskun kalması dikkat çekici. İktidar GKRY’nin ilan ettiği MEB’leri tanımadığını, Türkiye ve KKTC’nin haklarının gasp edildiğini söylerken Katar, doğu Akdeniz’deki kendi enerji çıkarları için GKRY ile işbirliği yapmakta bir sakınca görmemektedir. Bu da Türkiye-Katar ilişkilerinde farklı bir boyutu, bağımlılığı ister istemez akla getirmektedir!

Etiketler
Erdoğan Toprak Katar Milletvekili Türkiye