Deniz Zeyrek: Söylediklerinden dolayı utanır, yüzü kızarır, özür diler mi bilmiyorum...

Sözcü yazarı Deniz Zeyrek, Düzce Akçakoca Müftüsü Şaban Soytekinoğlu'nun skandal sözlerini köşesine taşıdı.

Deniz Zeyrek: Söylediklerinden dolayı utanır, yüzü kızarır, özür diler mi bilmiyorum...

Sözcü yazarı Deniz Zeyrek, Düzce Akçakoca Müftüsü Şaban Soytekinoğlu'nun skandal sözlerini köşesine taşıdı.

Zeyrek'in konuyla ilgili bugünkü yazısı şöyle:

Düzce Akçakoca Müftüsü Şaban Soytekinoğlu'nun vaazını dinlemişsinizdir.

Dinlemeyenler için en kritik bölümünü aktarayım:

“O kadroya bakın, yüzde 90'ı Selanik göçmeni sabetayist. Ne demek sabetayist? Müslümanlığa girmiş görünen Yahudiler. Aslında bunlar Müslüman değil.”

Şimdi kendisini Selanik'te doğan, son nefesini Türkiye Cumhuriyeti topraklarında veren göçmen bir kadroyla tanıştıracağım.

– Mareşal Mustafa Kemal Atatürk: Trablusgarp, Balkan, Birinci Dünyü ve İstiklal savaşlarında yedi düvele karşı savaştı.

– Korgeneral Ahmet Derviş: Trablusgarp, Balkan, Birinci Dünya ve İstiklal savaşlarında yedi düvelle çarpıştı.

– Albay Ahmet Fuat Bulca: Trablusgarp, Balkan, Birinci Dünya ve İstiklal savaşlarında yedi düvelle çarpıştı.

– Tümgeneral Ahmet Zeki Soydemir: Balkan, Birinci Dünya ve İstiklal savaşlarında yedi düvelle savaştı.

– Tümgeneral İbrahim Refet Bele: Balkan, Birinci Dünya ve İstiklal savaşlarında yedi düvelle savaştı.

– Albay Mehmet Nuri Conker: Trablusgarp, Balkan, Birinci Dünya ve İstiklal savaşlarında yedi düvelle savaştı.

– Tümgeneral Mehmet Sıtkı Üke: Trablusgarp, Birinci Dünya, İstiklal savaşlarında yedi düvelle savaştı.

– Korgeneral Şükrü Naili Gökberk: Balkan, Birinci Dünya ve İstiklal savaşlarında yedi düvelle savaştı.

Keşke yerim olsaydı da Manastır'da, Girit'te, Filibe'de, Piriştine'de ve Servi'de doğup Trablusgarp'ta, Balkan Savaşı'nda, Birinci Dünya Savaşı'nda ve İstiklal Savaşı'nda çarpışan ve son nefesini kanla kurdukları Türkiye Cumhuriyeti'nde veren diğer göçmen komutanların isimlerini tek tek sıralayabilseydim.

Eğer sömürge olmamışsak, esir düşmemişsek, özgürce yaşayabildiğimiz bir vatana sahipsek, bunu Selanikli, Manastırlı o yetim çocuklara, o büyük komutanlara borçluyuz.

“Bre nankör adam” diye başlayıp, doğrudan kendisine hitap ederek yazmak isterdim ama nezaketi elden bırakmayacağım.

Açsa Milli Savunma Bakanlığı'nın sitesini, “Atatürk” bölümündeki “Milli Mücadele Komutanları” başlıklı linki tıklasa…

1870 ile 1889 tarihleri arasında Selanik'te, Manastır'da, Priştine'de doğmuş, Harp Okulu'ndan çıkar çıkmaz cephelere koşmuş, bu ülke için kan dökmüş onlarca komutanın ismini, fotoğrafını, hayat hikayesi görecek.

Söylediklerinden dolayı utanır, yüzü kızarır, özür diler mi bilmiyorum.

Ancak önemli bir detayı daha kendisine hatırlatmak istiyorum:

Bu ülkede sadece Müslümanlar değil, Yahudiler, Rumlar ve Ermeniler de eşit vatandaşlar olarak yaşıyor.

Bebek katili Benjamin Netanyahu'ya istediğinizi söyleyebilirsiniz ama bu ülkenin eşit vatandaşlarına kin ve nefret kusmaya, onları hedef haline getirmeye hiç kimsenin hakkı olamaz!

Etiketler
Düzce Deniz Zeyrek Akçakoca