Emekli Koramiral Can Erenoğlu: 'KKTC’de mutlaka deniz ve hava üssü tesis etmeli'

Emekli Koramiral Can Erenoğlu, Mısır ve Yunanistan’ın Münhasır Ekonomik Bölge Anlaşması yapmasının ardından, Türkiye’nin bölgedeki varlığını güçlendirmek için atması gereken adımları yorumladı.

Emekli Koramiral Can Erenoğlu: 'KKTC’de mutlaka deniz ve hava üssü tesis etmeli'

Emekli Koramiral Can Erenoğlu, Doğu Akdeniz’deki askeri gerilimin Türkiye tarafından artırılmaması gerektiğine dikkat çekerek, “Doğu Akdeniz’de olma iddiası olan Türkiye, öncelikli olarak Kıbrıs’a deniz ve hava üssü inşa etmelidir. Bu, bölgedeki gemilerimizin lojistiği için elzemdir” dedi.

Cumhuriyet Gazetesi'nden Sena Yaşar'ın haberine göre; Erenoğlu, Mısır ve Yunanistan’ın Doğu Akdeniz’de Münhasır Ekonomik Bölge (MEB) anlaşması yapmasının ardından, Türkiye’nin bölgedeki varlığını güçlendirmek için atması gereken adımları değerlendirdi.

Erenoğlu, Türkiye’nin olası adımlarını şöyle sıraladı:

- Türkiye, bu noktada Doğu Akdeniz’de askeri çatışmaya girmemeli, gerginlik birdenbire en üst düzeye çıkarılmamalı. Askeri gemileri çıkarıp, orada gösteri yapmanın zamanı değil. Yunanistan bölgede Türkiye’yi tahrik edecek. Türkiye, bu tahriklere kapılmamalı. Doğu Akdeniz’de yapılacak en son iş, son çözüm savaşmaktır. Bu kapsamda, tahrik için oralara giren başka ülkelerin gemileri olursa, ikaz edilerek uzaklaştırılmalıdır.

‘ORUÇ REİS’İ GÖNDERİN’

- Verilecek öncelikli mesaj, Doğu Akdeniz’deki hakkımızdan vazgeçmeyeceğimizi bildirmek. Bunun için ilk adım, sismik araştırma faaliyetini sürdürecek, denizden güvenliği sağlanacak bir araştırma gemisi göndermek. Barbaros gemisi şu an Kıbrıs tarafında. Navtex’imiz gereği Oruç Reis’in Meis güneyindeki görevi, Yunanistan ile artan sözde gerginliğin azaltılması için Almanya’nın girişimi üzerine ertelenmişti. Bu durum Türkiye aleyhtarı faaliyetlerin bir odak noktasının da Almanya olduğunu tekrar kanıtladı. Türkiye, Oruç Reis gemisini bir an önce göndermeli. Bölgede, sismik araştırma gemisinin varlığı önemli. Bu, haklarımızdan vazgeçmeyeceğimizi gösteren bir adım.

- Türkiye, 29 Kasım 2019’da Birleşmiş Milletler’e bildirdiği kıta sahanlığı sınırlarından asla taviz vermemeli. Doğu Akdeniz’de bugüne kadar ilanı geciktirilen MEB’i, derhal ilan etmeli.

- Uzun vadede, Lübnan, Suriye, İsrail ve Mısır ile MEB anlaşması için masaya oturulmalı. Anlaşma sağlanırsa, MEB’in kenarları ve sınırları çizilmeli. Mısır, Suriye ve İsrail ile düşmanlık tarafı seçilmemeli. Mısır’ın bu kararı siyasi olarak verdiği, aslında Yunanistan’a güvenmediği unutulmadan hareket edilmeli. Bu anlaşmalar, değişmez kanunlar değil. Suriye, Lübnan, İsrail hatta Mısır’la bile tekrar görüşülmeli.

- KKTC’de mutlaka deniz ve hava üssü tesis etmeli. Lojistik destek dikkate alınmalı. Kıbrıs’ta kara gücümüz zaten kolordu düzeyinde var. Yapılacak deniz ve hava üssü, Türkiye’nin Doğu Akdeniz’deki varlığını güçlendirir, lojistiğini garantiye alır.

- Rusya’nın yıllardır bölgede, Tartus’ta üssü var. Üstelik üssü giderek geliştirdi. Fransa, Güney Kıbrıs Rum Yönetimi (GKRY) ile üs için anlaştı. İngiltere’nin zaten GKRY’de “kendi egemen alanım” dediği iki üssü var. Doğu Akdeniz’de olma iddiası olan Türkiye’nin öncelikli olarak Kıbrıs’a deniz üssü inşa etmesi gerekir.



Etiketler
Sondaj Mısır KKTC Türkiye