Öğrenciler 'barınamıyoruz' dedi, iktidar reddetti: İşte çarpıcı rakamlarla Türkiye'nin yurt gerçeği

Türkiye üniversite öğrencilerini barınma sorununu tartışırken; iktidar böyle bir sorunun olmadığını öne sürüyor. Peki gerçekte durum ne? İşte Türkiye’nin yurt gerçeği…

Öğrenciler 'barınamıyoruz' dedi, iktidar reddetti: İşte çarpıcı rakamlarla Türkiye'nin yurt gerçeği

GERÇEK GÜNDEM - SERHAT YILMAZ / Üniversitelerin yaklaşık 1.5 yıl sonra yeniden yüz yüze eğitime geçmesi ile birlikte Türkiye, öğrencilerin barınma sorununu tartışmaya başladı.

Aylar sonra okullarının bulunduğu kente dönme hazırlığı yapan üniversiteliler, fahiş yurt ve kira fiyatları ile karşılaşırken; devletin kendilerine yeterli barınma olanaklarını sunmadığını ifade ediyor.

Türkiye’nin başlıca sorunlarından biri haline gelen barınma sorunu ise Gençlik ve Spor Bakanlığı’na bağlı Kredi ve Yurtlar Kurumu yurtlarının kapasite ve sayılarındaki yetersizlik, özel yurtlardaki yüksek fiyatlarla birlikte kendisini gösteriyor.

Devlet yurtlarına erişemeyen, özel yurtlara para veremeyen ve ev kiralayacak kadar geliri olmayan öğrenciler de tarikat ve cemaat yurtlarının ağına itiliyor.

İKTİDAR REDDEDİYOR

İktidar partisi AKP ise öğrencilere ülkeyi yönettikleri süre boyunca yeterli imkanı sağladıklarını ifade ediyor, barınma gibi bir sorunun olmadığını öne sürüyor.

Peki durum gerçekte nasıl? Devlet yurtları Türkiye’deki üniversitelilerin ihtiyaçlarını karşılayabilecek durumda mı? Özel yurtların devlet yurtlarına oranı nedir? Öğrenciler tarikat ve cemaat yurtlarına mecbur mu bırakılıyor?

ORANTISIZ ARTIŞ

AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Erdoğan, ABD’deki BM Genel Kurulu öncesi yaptığı açıklamada, öğrencilere bugün verilen burs ve kredi ücretlerini 2001 yılı ile kıyaslamış ve bir barınma sorunu olmadığını ifade etmişti.

Erdoğan’ın ifade ettiği AKP öncesi ve şu anki dönem arasında bir kıyaslama yapılığında öğrenci sayısı ile yurt sayılarının eşitsiz bir artış gösterdiği görülüyor.

AKP’nin iktidara geldiği 2002 yılında Türkiye’de toplam 93 üniversite bulunuyor, toplam öğrenci sayısı da 1 milyon 882 bin 630 olarak ifade ediliyordu. AKP’nin ‘her ile bir üniversite’ projesi ile birlikte üniversite sayısı 2020 yılına gelindiğinde 203’e ulaşırken; toplam öğrenci sayısı 8 milyon 250 bin seviyesine yükseldi.

Ancak öğrenci sayılarındaki radikal artışa devlet yurtlarının artışı eşlik etmedi.

2002 yılında devlet yurdu sayısı 190 iken 2020 yılında bu sayısı 773’e yükseldi.

2020 yılına ait verilere göre Kredi ve Yurtlar Kurumu’na bağlı yurtların toplam kapasitesi 780 bin. Yani her 11 öğrenciden yalnızca 1’i devlet yurtlarına yerleşebiliyor.

HATIRLAYALIM

TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda Gençlik ve Spor Bakanlığı’nın bütçesine ilişkin görüşmelerde CHP’li Emine Gülizar Biçer, 2002-2003 yıllarında 9 öğrenciden biri devlet yurdunda kalırken, bu sayının 11 öğrenciden bire düştüğünü aktarmıştı.

İSTANBUL ÖRNEĞİ

Türkiye nüfusunun neredeyse 4’de 1’inin yaşadığı İstanbul, barınma sorunun gözle görülür olduğu kentlerden biri.

Türkiye’deki üniversitelerin yüzde 30’unun yer aldığı kentte, 13 Devlet, 44 Vakıf, 4’ü Vakıf Meslek Yüksek Okul olmak üzere toplam 61 üniversite bulunuyor.

Kentte eğitim gören üniversite öğrencisi sayısı ise 1 milyon bin 834. Bu sayı Türkiye’de birçok kentin nüfusunun üzerinde.

Ancak buna rağmen son 10 yılda kentte sadece iki tane KYK yurdu açıldı. 2011 yılında 22 olan yurt sayısı 2020 yılına geldiğinde sadece 24’e yükseldi.

ÖZEL YURTLARIN SAYISI HER GEÇEN GÜN ARTIYOR

Kredi ve Yurtlar Kurumu’na bağlı yurtların ihtiyacı karşılayamaması ya da farklı değerlendirmelere göre karşılamaması sonucunda öğrenciler özel yurtlara başvuruyor.

Milli Eğitim Bakanlığı’nın 2020-2021 verilerine göre Türkiye’de toplam 2 bin 894 özel yurt bulunuyor. Özel yurtların toplam kapasitesi de bakanlık verilerine göre 442 bin.

Ancak son yıllarda özel yurt sayılarında dikkat çekici bir artış yaşanıyor.

2007 yılında 199 olan özel yurt sayısı; 2019 yılına gelindiğinde 592’ye yükselmiş durumda.

ÖĞRENCİLER TARİKAT VE CEMAATLERİN AĞLARINA MI İTİLİYOR?

Devlet yurtlarının ihtiyacı karşılayamaması ve özel yurtlardaki fahiş fiyatlar, öğrencileri alternatif arayışına sokuyor.

Konut kiralarının radikal şekilde arttığını göz önünde bulundurursak; tarikat ve cemaatlerin açtığı yurtlar bir alternatif haline geliyor.

Vakıf yurtlarının son yıllardaki artışına bakıldığında da öğrenciler tarikat ve cemaatlerin ağına mı itiliyor sorusu akıllara geliyor?

AKP’YE YAKIN VAKIFLAR ÖNE ÇIKIYOR

2007 yılında 154 olan vakıf yurdu sayısı 2019 yılına gelindiğinde 454’e çıktı.

Son 14 yıldaki bu artışta ise AKP’ye yakınlığı ile bilinen vakıflar öne çıkıyor.

Türkiye’de İlim Yayma Cemiyeti’nin 107 yurdu bulunurken; toplam kapasite 14 bin 463 olarak biliniyor. TÜRGEV’in 18 yurdunun kapasitesi 3 bin 690, TÜGVA’nın 38 yurdunun kapasitesi 4 bin 852 ve Ensar Vakfı’nın 60 yurdunun kapasitesinin 6 bin 688 olduğu belirtiliyor.

İstanbul’da ise İlim Yayma Cemiyeti’ne ait yurtların toplam kapasitesi 3 bin 455, TÜRGEV’in 2 bin 396. Çocuklara yönelik cinsel istismar olayları ile gündeme gelen Ensar Vakfı’nın İstanbul’daki yurtlarının kapasitesi ise 1089.

İKTİDARDAN TARİKAT YURTLARINA DEV DESTEK

Devletten, öğrenci başına barınma ve beslenme yardımı alan bu yurtlar, tanıtımlarını “devlet destekli” ifadeleriyle sürdürüyor.

Yurt desteğinde devletin, bu 4 dernek ve vakfa bir ayda ödeyeceği para 19 milyon 300 bin 450 lira.

Bu sayı üniversitelerin yüz yüze eğitimi sürdüreceği 9 ay boyunca 173 milyon 704 bin 50 lirayı buluyor.

MÜLAKATLA ALIYORLAR

Tarikat ve cemaat yurtlarına başvurmak için söz konusu vakıfların internet sitelerinden başvuru yapılıyor ancak ön kayıt işlemi sonrası öğrenciler, mülakatlara alınıyor.

Örneğin yine AKP’ye yakınlığı ile bilinen TÜGVA'nın resmi sitesinde yurt başvuru süreci ‘’Ön kayıt işlemi sonrası öğrenciler mülakat için çağrılacak, yapılacak olan mülakatların ardından kesin kayıtlar açıklanacaktır’’ ifadeleri ile aktarılıyor.

TÜRGEV'de ise yurt başvurusu için öncelikle TÜRGEV Portal’a üye olma zorunluluğu var.

HATIRLAYALIM

CHP İstanbul İl Gençlik Kolları Başkanı Cem Aydın, geçtiğimiz günlerde CHP’nin barınma sorununa dikkat çekmek için yaptığı eylemde, devlet yurtlarının yetersizliği, özel ve tarikat yurtlarının önünün nasıl açıldığını şu verilerle ortaya koymuştu:

‘’İstanbul’da KYK yurtlarının yatak kapasitesi ise sadece 25 bindir. Sayının daha iyi anlaşılması açısından örnek vermek gerekirse toplam kent nüfusu bir milyonun altında olan Erzurum’da KYK yurtlarının yatak sayısı 20 bin iken Eskişehir’de 10 bin dolayında. İstanbul’da bir KYK yurdunun tek bir yatağına yaklaşık 44 öğrenci düşmekte. Son on yılda İstanbul’daki öğrenci sayısı yaklaşık beş katına çıkmışken, KYK yurtlarının sayısı iki katına dahi çıkmamıştır. Ancak aynı on yıllık süreçte ise AKP’ye yakınlığıyla bilinen Türgev, Ensar Vakfı gibi cemaat ve tarikat yurtları ile özel yurtların sayısı ise üç katına çıkmıştır.’’

ÖĞRENCİLER ÇIKIŞ ARIYOR

İktidarın son 20 yıldaki eğitim politikalarının sonuçları pandemi ile birlikte daha görünür hale gelirken; üniversitelerin yüz yüze eğitime başlama kararı sonrası ortaya karanlık bir tablo çıkıyor.

Öğrenciler ise en temel haklarından biri olan eğitim hakkına sahip çıkmak için bir çıkış arıyor.

Etiketler
Öğrenci Türkiye Üniversite