Halk Adalar’ın "rant"a açılmasına karşı; Muhtar, Adalar Belediyesi, İBB, planı Gerçek Gündem’e anlattı

Abone ol

Adalar halkı, İBB'nin hazırladığı imar planına karşı itiraz etmeye hazırlanıyor. Yarın, halk Bakanlığa itiraz dilekçesi sunacak.

İstanbul’da “huzur” deyince ilk akla gelen yerlerdir.

Aşıkların romantik buluşmalarının, nostalji sevdalılarının vazgeçilmezidir. Bazen bir şarkıda, bazen hoş anılarda anıp dururuz. Bir mekan olmaktan çok fazlası, bir kültürün temsili, eşsiz mimarisiyle, çok dilli yapısıyla İstanbul’un nadide bir çiçeği Adalar.

“Bir tatlı huzur” için kaçtığımız Adalar, son günlerde imar planıyla gündemde. 1984’ten beri doğal sit alanı ilan edilen Adalar, 2021’in kasım ayında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın kararıyla “Özel Çevre Koruma Bölgesi” ilan edildi. 2021 yılı itibariyle yapılaşma tehdidiyle karşı karşıya kalan Adalar için İstanbul Büyükşehir Belediyesi tarafından Koruma Amaçlı İmar Planı hazırlandı.

Bu plana göre, özellikle Burgazada’da turizm sektörünü daha da canlandırmak adına konaklamalı mekanlar için bazı koyların ve kıyıların imara açılacağı, bir manastır arazisine de otel yapılacağı konuşuluyor. İmar planına ada sakinleri tepki göstererek yarın Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na itiraz dilekçesi sunacaklar.

Günlerdir tartışma konusu olan imar planında haberin taraflarını bir araya getirdik. Burgazada Muhtarı Mustafa Biçer, İBB İmar ve Şehircilik Daire Başkanı Gürkan Akgün ve Adalar Belediye Başkanı Erdem Gül Gerçek Gündem’in sorularını yanıtladı.

“YARIN İTİRAZ DİLEKÇEMİZİ SUNACAĞIZ”

“Bu mecliste söz ilk olarak her zaman halkın” diyerek ilk sırayı Burgazada Muhtarı Mustafa Biçer’e bıraktık. Biçer, “İmar planına karşı neden bir mücadele kararı” aldıklarını anlattı:

“15 gün önce Belediye’nin davetiyle çağrıldım. Orada İBB yetkilileri vardı. İBB açıklarken planlarını ‘Burgazada’ya ilişkin olarak turizm imarına açılmıştır’, dedi. Ben de 60’a yakın sakinimiz olduğunu hatırlatarak hem de çevre uygun olmadığını söyleyerek itiraz ettim. Bir haftadır halkımızla beraber mücadele vermeye çalışıyoruz biz de. 250’ye yakın bir imza topladım. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na da bir dilekçe yazarak hemen Ankara’ya gittik. Görüşemedik bakan ile ama Tabiat Varlıklarını Koruma Genel Müdür Yardımcısı ile görüştük. Dilekçemi verdim bana ‘gerek olmayabileceğini’ söyledi. Döndük Ankara’dan. 200-300 kişi toplantı yapıyoruz. Yarın da hazırladığımız dilekçeyi vereceğiz.”

Biçer, doğup-büyüdüğü adasının bozulmasını istemiyor ve destek istemekten çekinmiyor: “Basınımızın, herkesin bize sahip çıkması lazım.”

GÜL: “BURANIN İNŞAAT RANTINA AÇILMASINI KABUL ETMEYİZ”

Konunun bir başka tarafı ise Adalar Belediyesi. Adalar Belediye Başkanı Erdem Gül, plana ilişkin olarak daha önce “Adalar’ın artık planı var. En kötü plan plansızlıktan iyidir” ifadelerini kullanmış ve Adalılar tarafından tepkiyle karşılanmıştı.

Gül, konuya ilişkin olarak şunları kaydetti:

“Benim oradaki bakış açım şudur: Yıllardır Adalar’ın planı yoktu. 2019’da Özel Çevre Koruma Planı olarak değiştirildi ve Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na geçti yetki. Plana cepheden karşı olmak diye bir durum yok. Biz belediye olarak da incelememizi yapıyoruz. Hem imar açısından hem hukuken. Biz de başvuracağız aykırı gördüğümüz noktalar için.

Planlı olmakta bir sakınca yoktur. Fakat iki tane noktaya dikkat çekmek istiyorum. Ne kadar büyük arsanız olursa olsun 2 kattan fazla bir bina yapmanıza izin vermiyor. Bu iyi yanı planın. İkincisi de hiçbir şekilde yeni arsa üretimi yapmıyoruz bu planla. Tescilli eski binalarda da arsanız ne olursa olsun ikinci bir bina yapmaya izin vermiyor.

Burgaz açısından da inceliyoruz. Günü birlik tesisler var ve turizm alanları var. Bunları da gelecekte başımıza bir sorun getirir mi diye ekiplerimiz inceliyor. İtirazlar kabul edilmese bu plan bu şekilde kalsa bile hiç kimse betonarme binalar yapılacağını düşünmesin. Bu yine prefabrik olacaktır. Buranın inşaat rantına açılmasını kabul etmeyiz. İstanbul’da elimizde kalan tek yer.”

“HALKIN TALEBİ DİKKATE ALINMIŞ OLABİLİR”

Planda, Büyükada’da Aya Nikola’nın da lojistik alanına dönüştürülmesi yer alıyor. Adada küçük zanaatkarların da bulunduğu bölgeye ilişkin plana tepkiler büyük. Gül ise bu kararın arkasında daha önce Ada halkının yaptığı itirazlar olabileceğini söylüyor:

“Çarşılarımız küçük. Konut ve evler birbirine yakın. Daha önce gürültülü iş yapan esnafı çarşıdan çıkartalım diye bir kamuoyu vardır. Aya Nikola’ya konulan bu ‘lojistik alan’ bu tartışmadan kaynaklı. Plan hazırlanırken dört adada katılımcı toplantı yaptılar. Belki halktan da gelmiş bir talep olarak görülüyordur. Ama biz yine de orada da bir inceleme yaptırıyoruz. Biz de mutabık olmadığımız noktaları Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na ileteceğiz 28 Ağustos’a kadar. İnsanların tepkilerini anlıyorum, eleştiriye de gayet açığız ama şu noktada itirazım var: Adalar’ı ranta açacaklar. En azından benim etki alanımın olduğu noktalarda doğru bulmuyorum.”

“DEZENFORMASYON VAR”

Konunun en tartışmalı tarafı ise İstanbul Büyükşehir Belediyesi. Bugüne kadar konuya ilişkin kamuoyuna tek bir açıklamada bulunmadı. Halk İBB tarafından böyle bir planın hazırlanmasına tepki gösterirken İBB ise ortada büyük bir “dezenformasyon” olduğunu savunuyor.

İBB İmar ve Şehircilik Daire Başkanı Gürkan Akgün, konuya ilişkin olarak Gerçek Gündem’e yaptığı açıklamada şunları söyledi:

“Planın çok fazla korumacı yönleri var. 2-3 parselde itirazlar yoğunlaşıyor. İtirazlar değerlendirilir. Burada konunun muhataplarına sorulmadan bir kişinin beyanına dayanarak açıklamalar yapılmış.

Nüfus azaltan ve yeni hiçbir yapılaşmaya açmayan bir plan. Heliport iddiası doğru değil, planda mahkemece iptal edilen Heliport alanı yok. Kumsallar bizim planlarımızda kamuya açıldı ama Bakanlık onu henüz onaylamadı... Kıyı alanını Bakanlık plandan çıkardı. Bunu bizler de doğru bulmuyoruz. Ancak kıyıların imara açılması gibi bir durum yok.

Sit derecelerinin değiştirilmesi vs. zaten yasal olarak mümkün değil, imar planında böyle bir şey olamaz. Bir imar planında bir yere fonksiyon vermek zorundasınız. Bir tane otel alanıyla ilgili bir konu var vakıf arazisinde. Vakıfların büyük bir kısmı kamuya ayrıldı. Sınırlı bir alanda, daha önceki planlarda imarlı olan bölgelerde düşük yoğunluklu sökülüp takılabilir turizm alanı yapılabilir kararı var. O da Kıyı Kanuna’na göre verilebilecek en düşük yoğunluklu fonksiyon kararı.

Plan notlarında da sorumlu turizm anlayışıyla, kullanımlar belirlenmiş durumda. İtirazlar değerlendirilir, itiraz planlamanın doğal ve yasal, olması gereken bir sürecidir. Ama turizm açısından da katılım toplantılarında böyle bir ihtiyaç olduğu ortaya çıkmıştı. Kitlesel turizmi sınırlayacak birçok plan notu var. Bunları tek tek açıklayacağımız bir rapor yazdık. Yakında yayınlayacağız ve her soruya cevap vereceğiz.”

ADALILAR BAKANLIĞA İTİRAZ EDECEK

İBB, yaşanılanın “dezenformasyon” olduğunu söylerken Adalar Belediyesi ise, plana top yekun karşı değil ancak rant söz konusu olursa “izin vermeyeceklerini” de ekliyor. Adalılar ise yaşadıkları alanın talan edilmesinden endişeli. Adım başı betonun baş gösterdiği İstanbul, nadir nefes alanlarından biri olan Adalar’ın halkı yarın Bakanlığa itiraz dilekçesi sunacak.

İmamoğlu: 2053 yılı planlamamızda Kanal İstanbul belası yok Siyaset Çanakkale'de ikinci yangın Güncel Meral Akşener hakkında 7 yıl sonra takipsizlik Güncel Çanakkale yangınına "imar rantı" diyenlere "tutuklansın" çağrısı Siyaset