Habertürk, Recep İvedik, Berna Laçin, Özlem Gürses ve tövbe edenler

Kimi temsil ettiklerini net olarak ortaya koymayan medya canlarının ortak dilleri etkileyici değil çünkü kelimeleri bile aynı. 'Kıymetli', 'önemsiyor'...

Kimi temsil ettiklerini net olarak ortaya koymayan medya canlarının ortak dilleri etkileyici değil çünkü kelimeleri bile aynı. 'Kıymetli', 'önemsiyor' içerikli önermelerini dinledikçe Ali Babacan’dan medet ummamızı isterlerken onu da sınavdan geçiriyorlar, hiç boş yok.

Bu arada Ali Babacan’a sanki hiç denenmemiş bir seçenek muamelesine halimiz olsa güleceğiz.

Maddi durum büyük sıkıntı ya Ali Bey bir anda işi halledecek yurt dışında tanıdıkları var imajı ‘önemseniyor’.

Alem bu medyacılar, ülke yönetimi kendi onaylarından geçsin istiyorlar, kriterleri kendileri ve bunlarla iyi geçinenler, bir zamanlar patronlarıydı hey gidi günler.

Aslında geçmişlerinde farklı görüşlere aidiyetleri olanların şimdilerde ilk isimleriyle birbirlerine hitapları, samimiyetleri yeni medya koalisyon ekip, kliklerini müjdeliyor, temsiliyetleri ise halk değil ama halk namına diz boyu konuşma. Kendi aralarında ‘Biz eski arkadaşız havası atılıyor’, kime? İyice şaşırdılar pusulayı.

Birlik, beraberlik aslında kendileri için istedikleri bir şey gibi sanki!

Doğalda, halk birlik olursa bunlara ne ihtiyaç var, ihtiyacı karşılıyorlar mı, hayır mesele zaten ihtiyacı karşılamamaları!

Kadın lider isteyenler var, çok saygılıdırlar ya kadına, yeni fark ettiler kadınların dayak yediklerini senelerce gündemlerinde olmadı.

Ya da Tansu Hanım'ın yönetiminin tadı damaklarında kaldı herhalde, kadın başbakandı ya, bizi dönüştürüp değiştirecek kadına ihtiyaç varmış, ben onların yalancısıyım, erkekler kötü mü çıktı iyiydiniz yahu!

Yıllardır çocuk gelinleri fark etmeyen adamların ise yeni doğmuş sığırcık yavrusu gibi gözleri yeni açılmış, farkındalık rekorları kırıyorlar, küçük kızlar eşek kadar adamlarla nasıl evlendirilir tarzı itirazlar, seneler süren uykularından uyanmış gibiler, sizi hangi prens öptü acaba da kurbağadan adam oldunuz?

Bu arada Covid-19 faciasından ders alan kimi ünlüler arasında ‘tövbekar’ olma yarışı başladı.

Nelerden tövbe edecekler tam net değil, iktidardan nemalanmaktan, muhalefeti kazıklamaktan, iltimaslarından, uyduruk aşk promosyonlarından, yalakalıktan, egoizmlerinden mi, dini ve laik düşünce, Atatürk Devrimleri, sanatı istismar da tövbeye dahil mi, arsızlık, para hırsı tövbeden sonra geçer mi, inşaallah. Lakin ben sadece birbirlerini özledikleri sık görüşemediklerini düşünüyorum. Halbuki birbirlerine tövbe etseler zaten ülke kurtulur, iktidar kurtulur, muhalefet kurtulur dolayısıylamhalkın payına da bir kurtuluş düşer diyeceğim ama halka bunlardan kalmaz, yine maske ve kolonyadan başka şey düşmeyebilir.

Şimdilerde iyilik yarışındalar ama elbette başkalarının parasıyla.

Mazhar Alanson aylaklık, konser, lokanta, martılar, uçurtma uçurmanın kıymetini anlamış, aa çok ayıp bunca zaman bunların kıymetini bilmedin de neyin bildin, Bertrand Russell aylaklığıysa Mazhar Alanson’unki daha ne isteriz .

Acil ‘Asi Kahraman’ yaratma düğmesine basılmış ki konuşkan, güzeller güzeli Berna Laçin paylaşımlarıyla ‘Asi’ler Kraliçesi’ haline getirilirken Atilla Taş aklımıza geliyor! Aman ha...

Berna Laçin akıllı bir kadın, aslında ne kadar muhafazakar evinin kadını olarak nasıl çoluk çocuğuyla meşgul olduğunu anlattı, ben hatta bir an ezan sesi gelecek Özlem Gürses ile yayını kesecekler sonra devam edecekler ya da vakti geldiğinde ikili namaza duracaklar zannettim.

Emre Kınay’ın Berna Laçin’e ‘Sen de gezmeye gelmezsin gitmezsin gezmezsin‘ mealindeki sözlerini muhafazakarlığına tanık etti.

Emre’miz İYİ Parti'nin kaybeden Kadıköy başkan adayıydı o da muhafazakar, bir muhafazakar bir başka muhafazakara sanat bu işin neresinde diye sormuş gibi olmuş!

Ve herhalde Berna Laçin bütün bunları sarkastik buluyor ki kendi söyledi ve kahkahalar attı durdu.

Kamu spotları ise ne diyeceğini şaşırmış haline devam ediyor, anlatımlarda nezleli ses tercihleri solunum yolu enfeksiyonlarına asorti olsun diye mi anlamadım.

Uyduruk kamu spotunu şiirsel yakıştırma tonuyla okuyanlar şiirden de tövbe ettirecekler.

Sokağa çıkma yasağı olduğu günlerde ‘halka sorduk’, ‘ mikrofon uzattık’ tarzı gazetecilik ise hakikaten yüksek zeka örneği.

Ama asıl mevzu;

Habertürk’de Veyis Ateş’in programıdaki konuklar Mete Yarar’ın konuşması esnasında çıkan o ses yüzünden yayın tarihinde görülmemiş bir şaibe altında kaldılar.

Yer yerinden oynadı, çok özetle her insanın barsaklarında yediklerinin bakteri fementa syonu ile oluşan gaz salınımı olay oldu.

Kim yaptı, mesajlar, paylaşımlar, bu toprakların insanlarının osuruk merakı inanılır gibi değil, Sümer’lere dayanıyormuş bu şakalar .

Fail belli olmadı tahminler diz boyu, davranış bilimciler devrede, kim olduğu ortaya çıkıp, naçizane tahminim, filmi çekildiği an Recep İvedik efsanesi biter, mesele af buyrun osuruktur ciddi mevzuu konuşanların ki elbette daha büyük dikkat çekti, 10 milyon gişe beklerim.

Şayet ileride tayyaresi bile yapılır, Enola Gay gibi bir ad verilecek olursa bu ‘O….. Tayyare’ ye bunu akıl eden uygulayan akıl kimse isim onun hakkıdır bu yüzden açıklanmalıdır.

Her şeyi unutturdu.

Geride kalan soru Habertürk Recep İvedik’in yerine mi göz dikti. Bokla başladı osurukla doruklara taşıdı!

Hamdi Alkan’ın da hakkını yemeyelim, o da bir ara ‘Fart Man’ oldu Türkçe adı ‘Gazman’dı yanlış hatırlamıyorsam, sonra çok ciddi işler yaptı. Ciddiyete başlangıç olarak fena değil demek osuruk.

Ciddiyet, toplum ve osuruk merakı sosyolojik bir mesele beni aşıyor sosyolojinin baş ‘Fart’ına bırakıyorum, çıt çıkmadı kendisinden daha fazla dikkat çeken her şeye gıcıktır, kıskanmıştır dedi bir yakını.

Etiketler
Berna Laçin Habertürk