Öğrenince Tek Öğününüz Olacak: Bu 2 Besin Vücuttaki Uzun Ömür Genlerini Aktif Hale Getiriyor!
Kaliforniya Üniversitesi'nde gerçekleştirilen bilimsel araştırma, beslenme alışkanlıklarının insan ömrü üzerindeki etkilerini mercek altına aldı.
Kaynak: Haber Merkezi
Araştırmaya göre, avokado ve domatesin bir araya gelmesi, vücutta yaşlanmayı geciktiren süreçleri harekete geçiriyor.
Bilim insanları, avokadonun içerdiği omega-3 çoklu doymamış yağ asitlerinin, domateste bulunan güçlü bir antioksidan olan likopenin emilimini dört kat artırdığını ortaya koydu. Likopen, hücre yenilenmesini desteklerken iltihaplanma süreçlerini engelleyen önemli bir bileşen olarak öne çıkıyor. Ayrıca, kalp-damar hastalıkları ve bazı kanser türlerine yakalanma riskini azalttığı da biliniyor.
Ancak uzmanlar, likopenin vücut tarafından yeterince emilebilmesi için çoklu doymamış yağlara ihtiyaç duyduğunu belirtiyor. Avokadonun içerdiği sağlıklı yağlar, bu antioksidanın hücrelere derinlemesine nüfuz etmesini sağlıyor. Journal of Nutrition dergisinde yayımlanan araştırma sonuçlarına göre, düzenli olarak avokado ve domates tüketen kişilerde antioksidan seviyelerinin belirgin şekilde arttığı görüldü.
UZUN ÖMÜR GENLERİ AKTİF HALE GELİYOR
Harvard Üniversitesi'nden genetik uzmanları ise bu iki besinin birleşiminin, uzun ömürle ilişkilendirilen SIRT1 ve FOXO3 genlerini aktive edebildiğini belirtiyor. Bu genler, hücre yaşlanmasını yavaşlatarak DNA’yı koruma altına alıyor ve vücudun genç kalmasını sağlıyor.
Ayrıca avokado ve domates kombinasyonunun kalp sağlığına önemli katkılar sunduğu vurgulanıyor. Uzmanlara göre, bu besinler kötü kolesterol seviyelerini düşürerek damar tıkanıklığı riskini azaltıyor. Avokadonun yüksek potasyum içeriği ise tansiyonu dengeleyerek hipertansiyon riskini minimize ediyor.
SAĞLIĞA BÜYÜK KATKISI VAR
Bilim insanlarının tespitleri, hastaların iyileşme süreçlerinde de kendini gösterdi. Kalp krizi geçiren bir kadının her gün avokado ve domates salatası tükettiği ve bir yıl sonra kolesterol seviyelerinin normale döndüğü bildirildi. Bir başka vakada ise Alzheimer riski taşıyan bir hasta, iki yıl boyunca düzenli olarak bu besinleri tüketerek bilişsel işlevlerini korumayı başardı.