Altın Sahipleri Ters Köşe Oldu! Yıllar Sonra Bir İlk: Düşüşü Büyük Oldu
Türkiye'nin kıymetli maden ithalatında 2024 yılı dikkat çekici bir gerilemeye sahne oldu. Borsa İstanbul Kıymetli Madenler Piyasası verilerine göre, altın ithalatı 2024 yılında son üç yılın en düşük seviyesine gerilerken, gümüş ithalatında da 2019 yılından bu yana en düşük seviyeler kaydedildi.
Kaynak: foreks.com

Altın ithalatı, 2024 yılında toplam 125 bin 693 kilogram olarak gerçekleşti. Bu rakam, 2023 yılındaki 318 bin 978 kilogramlık ithalatın oldukça altında kaldı. 2022 yılında ise altın ithalatı 264 bin 839 kilogram seviyesindeydi. Böylece 2024 yılı, 2021 yılından sonra en düşük altın ithalatının yapıldığı yıl oldu. Aralık ayında ise altın ithalatı 14 bin 385 kilogram olarak gerçekleşerek, Temmuz ayından itibaren görülen kademeli artışın devam ettiğini gösterdi.

YÜZDE 63 AZALDI
Altındaki bu sert düşüşe paralel olarak, gümüş ithalatında da önemli bir gerileme yaşandı. 2024 yılında toplam gümüş ithalatı 406 bin 48 kilogram olarak kaydedildi. Bu rakam, 2023 yılında gerçekleştirilen 1 milyon 113 bin 618 kilogramlık rekor ithalatın yaklaşık yüzde 63 gerisinde kaldı. Gümüş ithalatında yıllık bazda en düşük seviye 2019 yılından bu yana ilk kez görüldü. Ancak Aralık ayında 58 bin 208 kilogramlık gümüş ithalatı yapılarak, yılın en yüksek aylık seviyesi kaydedildi.

DÜŞÜK SEVİYELERDE SEYRETTİ
2024 yılı genelinde altın ve gümüş ithalatı, yılın ilk yarısında belirgin şekilde düşük seviyelerde seyretti. Yılın ikinci yarısından itibaren her iki madende de kademeli bir toparlanma gözlense de yıllık toplamlar, önceki yılların oldukça gerisinde kaldı. Uzmanlar, ithalattaki bu düşüşü küresel piyasalardaki dalgalanmalar, Türkiye’nin ithalat politikaları ve iç piyasadaki değişen talep koşullarıyla ilişkilendiriyor.

YATIRIMCILAR DİKKAT
Altın ve gümüş ithalatında 2024 yılı boyunca yaşanan sert düşüşler, yatırımcıların dikkatini çekti. Özellikle yıl sonunda görülen toparlanma sinyalleri, 2025 yılında kıymetli maden ithalatında bir artışın mümkün olabileceğini işaret ediyor. Ancak bu artışın sürdürülebilir olup olmayacağı, piyasa koşulları ve ekonomik gelişmelere bağlı olacak.