Ece Erken'den canlı yayında istifa açıklaması

Ece Erken'in adı bir süredir boşanma davası süren Avukat Şafak Mahmutyazıcıoğlu ile anılıyordu. Şafak Mahmutyazıcıoğlu'nun eşi Benan Mahmutyazıcıoğlu dün Instagram sayfasında Ece Erken'e karşı koruma kararı aldırdı.

Kararın gerekçesini Instagram sayfasında takipçileri ile paylaşan Benan Yazıcıoğlu, bir kadının evinin önündeki arabalara zarar verdiği anların görüntüsünü de sayfasında yayınlandı.

Benan Mahmutyazıcıoğlu, videodaki kişinin Ece Erken olduğunu ima etti. "Gecenin bir yarısı evimizin önüne gelip araçlarımıza zarar verenin kim olduğunu söylememe gerek yok sanırım... Unutmayın ki bir gün herkes yaşayacak, kimisi aldığı duaları kimisi de aldığı ahları...Adalet herkese layık olduğunu veren bir erdemdir."

Yaşananların ardından Ece Erken'in yapacağı açıklama merak ediliyordu. Erken, sunucusu olduğu 'Söylemezsem Olmaz' programının bu sabahki canlı yayınında istifa ettiğini duyurdu.

Ece Erken şunları söyledi: "Gerçeklerin ortaya çıkacağını da biliyorum. Hiç lafı uzatmayacağım. İstifa etmem istenmedi. Onu da söylersiniz ya... Gerçekten tatile ihtiyacım var. Gerçekten yoruldum. Çünkü ben bir mücadelenin içinde değildim. Mücadelenin içerisinde bir şeyi bozmaya çalışan üçüncü şahıslar olur. Ben hiçbir zaman üçüncü şahıs olmadım. o yüzden de her şeyin arkasında Şafak Bey zaten. Şafak Bey gereken açıklamayı yaptıktan sonra da bana söz söylemek düşmez. Hepinize çok teşekkür etmek istiyorum."

"Bir süre tatile gideceğim, kafamı dinleyeceğim. Şu saatten sonra Şafak'ın söylediği çok önemli bir şey var şu saatten sonra konuşan biri olursa gaddarlık yapar, çocuklarla ilgili konuşur, ve karşısında beni bulamaz ben şey diyemiyorum 'bana bir şey olmaz' öyle bir şey hayatımda demedim. Olur ama Şafak gereken cevabı kanuni yollardan verecektir. O yüzden teşekkür ediyorum. Özellikle tekrar vurguluyorum. İstifa etmem istenmedi ama benim psikolojim buna el vermeyecek. Siz devam edin. Teşekkür ediyorum."

"Bu yaşanan bir gönül ilişkisi. Kimseye yakalandığımız, ettiğiniz böyle bir şey de yok. Bir şey yaşadık, yaşıyoruz. bunun da bir bedeli varsa ben ödemeye razıyım. Bunu bu kadar ülke gündemi haline getirmek, birilerini kötü ilan etmek, bir çocuk annesi bir kadını rezil rüsva ilan etmek kime ne fayda sağlayabilir bilmiyorum ama biri suçlanacaksa suçlanması gereken benim. Pişman değilim, arkasındayım. Hiçbir sıkıntı yok. sonuçta bu bir gönül ilişkisi. Allah'tan geliyor ve buna karşı gelmek gibi bir şansım da yok. Ne demem gerektiğini tam olarak bilmiyorum ama söylemek istediğim şey özetle şu kimi ne ilgilendiriyor? Sonuçta ben muatabıma bunu söyledim, yakalanmadım. Yakalandığım, ettiğim, kaçtığım, göçtüğüm öyle bir şeyim yok benim. Bir davam var devam ediyor. Durumla ilgili çok da konuşmak istemiyorum."

"Herkesin evladı var, benim de evladım var. Onlar da zarar görsün istemiyorum. Çok da iyi niyetli bir açıklama yapıyorum. neden bu konu bu kadar uzadı, dallandı budaklandı? Her gün birileri bir şeyler paylaşıyor sosyal medyada yani kime ne? Görüntüler eski, yeni bir görüntü değil. açıkcası benim izleyince gülüp geçtiğim şeyler bunlar. Bir kavga sonrasında yaşanmış çocukça sinir anı. Olabilir, araba benim! İkisi de benim arabam. Herkes bir şey yazıyor. Napalım, oldu! Çocukça yaşanan bir sinir. Tekrar söylüyorum, çok çok özür diliyorum. Kimsenin zarar görmesini istemem. Üzülmesini de istemem. İnsanın hakim olamadığı, kontrolü ele alamadığı bir şey gönül... Yapacak hiçbir şey yok. Bunun da arkasındayım. Çok üzgünüm, keşke yaşanmasaydı ama... Görüntülerle ilgili konuşacak hiçbir şeyim yok. Ufacık bir sinir anı, olabilir. Geçti gitti. Muatabı da benim. Ben de şikayetçi falan da değilim, canı sağ olsun. "